Dün çok ilginç bir olay oldu, gözlerden belki kaçtı ama görenler gördü... Malum medya’nın “tetik düzeneğinin önemli parçası” olan gazete, TÜSİAD başkanı ile yaptığı bir mülakatı “TÜSİAD’tan SERT UYARI” başlığı altında DEVLET’e, MİLLET’e “ekonomide aba altından sopa gösterir” şekilde yayına verdi...

Manşet ve haberin girişi aynen şunu söylüyordu; “ekonomideki ana çarkları biz kontrol ediyoruz, bizim isteğimiz harici adım atarsanız, biz de zarar görürüz ama MİLLET aç kalır”! 

NE DİYELİM! Zihniyet, kafa, mantıksızlık hiç değişmemiş bu arkadaşlarda ve DEĞİŞMİYOR!

Sevgili dostlar, peki sonra ne oldu?

Yaptıklarının, haberleştirme tekniği ve söylenen sözlerin DEVLET’i ve MİLLET’i nasıl tehdit ettiğinin farkına varmış olacaklar ki; 10:40’ta haberi kaldırdılar! UTANDILAR!  Veya şantajın boyutu onları bile ürküttü! Tekrar söyleyeyim; bu arkadaşlara ne diyelim! Allah BÜYÜK! 

Bu noktada haberden bazı alıntılar yapalım “sert uyarı” başlıklı tehdit mesajlarını birlikte deşifre edelim, cümleleri aynen paylaşıyorum;

1- “...Türkiye’de siyasi sorumsuzluğa geçmişte tanık olduğumuzu söyleyen TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes ‘Ancak geçmişte Türkiye ekonomisi kapalı bir ekonomiydi. Şimdi ise dünya ekonomisi ile entegre olan Türkiye için siyasi hırsların bedeli çok daha ağır olur. Zaman zaman geçmişte bunları yaşadık. Geçmişe takılan söylemlerden Türkiye’yi koparmak gerekiyor’ dedi”...

2- “...TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) siyasi ve ekonomi tarihimizin en önemli kurumlarından biri”...

3- “...Ekonomideki güçlü alanlar, kolonlar zayıflıyor. Seçim sonrası siyasi istikrarsızlığın da körüklemesiyle sadece kurlar değil, diğer faktörler de kötüleşti. Siyasi hırsların Türkiye’nin geleceğini tehlikeye atmaması gerekir. İş dünyası olarak bunu çok net görüyoruz. Türkiye siyasi sorumsuzluğa geçmişte tanık oldu”...

4- “...Ekonomide de alarm veren bir tablonun içindeyiz. Seçimlerin ardından da tüm beklentimiz siyasi liderlerin ekonomide alarm veren bu tabloyu iyi okumaları ve tüm programları vakit kaybetmeden bu çerçeve de gerçekleştirmeleri. Biz TÜSİAD olarak üstümüze düşen bütün vazifeyi yapmaya hazırız. 

5- “...Biz bu konuda TÜSİAD olarak pek çok uyarı yaptık hatırlayacaksınız. Seçimin hemen ardından tüm siyasi parti liderlerini ziyaret ettik. “Vakit kaybedilmesin, bir an önce hükümet kurulsun ve reformlara odaklanılsın, aksi takdirde Türkiye giderek zorlaşan küresel koşullar ile karşı karşıya kalacak” dedik... Kabaran sularda yol alıyoruz ama hazırlık yapmak yerine dümeni kim tutacak tartışmaları ile vakit kaybediyoruz”...

6- “...Haziran seçimlerinden bu yana yaşanan kayba bakın. Ciddi bir güven erozyonu var ekonomide. Artık kur öngörülebilir olmaktan çıktı. Reel sektör önünü göremiyor. İki seçim arasında doğal olarak ekonomi yönetimi mukavemetini yitirdi. Bunlar ciddi kayıplar”...

7- “...Son dönemlerde tüm uyarılara rağmen bu başarılı Türkiye resmi bozulmaya başladı. Haziran seçimleri öncesinde toplumsal kutuplaşma had safhaya getirilmişti. Son medya saldırıları, medya kurum ve mensuplarına darp da dahil olmak suretiyle yapılan saldırılar hastalıklı bir yapıyı işaret ediyor. Kişiler, kurumlar önce hedef gösteriliyor, sonra bu kurum ve kişilerin saldırıya uğraması adeta bekleniyor, saldırılar gerçekleşiyor...”

8- “...Sadece yeni bir Türkiye hikayesi değil ihtiyacımız olan...”

9- “...Hep birlikte gördük ki doğal olarak ekonomiye olan güven sarsıldı, güven endeksleri kriz dönemlerindeki düşük seviyelere ulaştı...”

10- Birçok gelişmekte olan ülke son dönemde yaşanan gelişmeler karşısında faiz artırımına gitti. Türkiye Merkez Bankası ise daha farklı bir yol seçti. Banka politikalarının siyasi etki altında kaldığını düşünenler var. Sizin görüşünüz nedir?

11- “...Fiyat istikrarını sağlayamıyorsa elbette Bankayı eleştirebilir, yöntemlerini tartışabiliriz ama araç bağımsızlığını asla. Siyasi iradenin hiçbir surette bir Merkez Bankası’na yöntemleri üzerinden baskı kurmaması gerekir...”

12- “...Genel olarak her şey telafi edilebilir ancak zamanında hareket etmezsek bu telafi sürecinin bedelini hep birlikte ödemek zorunda kalacağız...”

13- “...Masamızda çok detaylı çalışılmış kapsamlı bir program var. Son YİK toplantısında bu programı kamuoyu ile paylaştık...”

14- “...Bu çalışmaların ve elbette bu yönde çalışan tüm diğer paydaşlarımızın çalışmaları ile birlikte yeni kurulacak hükümete sunulması ve işbirliği içinde süratle reform ajandasına odaklanılması ihtiyacı var. TÜSİAD ve üyeleri bu konuda ülkemiz için her zaman olduğu gibi tüm bilgi ve birikimlerini kullanmaya hazır...”

Sevgili dostlar, üstü açık-kapalı söylenenler çok açık; “eski sistemi devam ettirmez ve yeni hükümet bize özellikle ekonomik alanda teslim olmazsa, ÇOK AMA ÇOK BÜYÜK ACILAR ÇEKERİZ, ÇEKERSİNİZ”! 

NE DİYELİM! Tehdit çok net ama BU MİLLET, BU DEVLET, eskisi gibi bu tehditlere boyun eğecek kadar çaresiz DEĞİL! YENİ BİR TÜRKİYE VAR ve bu arkadaşlar maalesef ALGILAYAMIYORLAR! Yaşasın tam bağımsız, güçlü, BÜYÜK TÜRKİYE!

ÖNEMLİ NOT: Yukarıda adı geçen derneğin “kanarya sevenler derneği” ile farkı ne? Hukuken YOK! Eğer demokrasi “parası olanların, dernek kurarak Hükümetlere ortak olması ise” o zaman adını değiştirelim ve “PAROKRASİ” yapalım!