D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Biyoloji mi, Sosyoloji mi?

Biyoloji mi, Sosyoloji mi?

Bir Nobel’imiz daha oldu... Hem de kimya dalında... Hani “görmemişin oğlu olmuş da...” diye bir lâfımız var ya...Tıpkı o durumdayız. 

Kahramanı ABD’nin bir üniversitesinde mesleğini icra ediyor. Türkiye’de çalışarak bu sonuca ulaşabilir miydi? Belki de mümkün değildi. Türkiye’de üniversite şartları bir yana, ABD’de olmak böyle hallerde daha fazla göz önünde bulunma, dikkat çekme sonucunu doğuruyor. 

Haber duyulunca, Aziz Sancar’ın Mardin doğumlu olması birilerinde siyasallaştırma ümidi hasıl etti; “acaba Kürt olabilir mi?” diye... Asıl o değil de, “siyaseten Kürtçü partinin yanında durur biri mi acaba?” sorusu hızla soruldu. Çünkü aynı soyadını taşıyan, hatta malûm partiden milletvekili seçilmiş olan birisi vardı çünkü...

Bu soruyu İngiliz yayın kuruluşu BBC de sordu. Muhtemelen “Kürdüm” cevabı almak için... Çünkü bütün dünyaya birileri tarafından “Kürt bölgesi, Kürdistan” diye pazarlanıyor ya oraları... Oysa orada Türkmenler de var, fakat asıl Araplar önemli bir unsur. Bunu bilse idi BBC muhabiri muhtemelen bu soruyu sormazdı...

Aziz Sancar’ın cevabını biliyoruz. Türkiye’nin hangi ilinden olursa olsun cevabının değişmeyeceğini söyledi. Onun Türk olduğunu söylemesi bazı sebükmağzları bayağı gerdi. Beş on televizyonun gezgin konuşmacısı bir hatun bu sonucu Kemalizme bağladı, “Türk olmamak ayıp mı?” başlıklı yazısında. Türkiye’de, bütün dünyada olduğu gibi ülkelerin bir üst kimliğinin olmasını Kemalist ideoloji ile bağlantılandırıp kötüledi. Okuyucu bu mesnetsiz akıl yürütmeye bakıp, son yıllarda moda olduğu veçhile Türk olmanın suç olduğu kanaatine varabilir!

Evet, Kemalizm Türk kimliğini etnikleştirmek istedi, İslâm’dan ve Osmanlı’dan tecrit ederek bunu yapmaya çalıştı, fakat başaramadı. Bu etnikçi kimliğe ırken Türk olanlar dahi sahip çıkmadı, hatta kemalizmle en şedit mücadeleyi Türkler verdi. 

Muhtemelen Nobelli ilim adamımız biyolojinin ne olduğunu bu gezginci televizyon konuşur-yazarından daha iyi biliyordur. Etniklik çerçevesinde bir cevap verse idi, etnik kimliğini, yani Arap olduğunu söylerdi. O kültürel kimliğini söylemeyi tercih etti, doğru olanı yaptı. Bu kimlik, asla cumhuriyetle veya Kemalizmle bağlantılı değildir. Osmanlı döneminde de böyle idi. Osmanlı kültürü içinde bulunan geniş kitle, bilhassa Balkanlar’da, Müslümansa yetiştiği kültür itibarıyla Türk olduğunu söylerdi. “Onların öyle söylemesi yetmez” denilirse, onları yok etmek isteyen düşmanları da onlara Türk derdi. Hâlâ da öyledir: Sırplar indinde Boşnaklar Türk’tür!

Eğer insanları sırf biyolojik olarak değerlendirse idik; ete, kana, kemiğe, gene baksa idik... Onların hayvandan farkı olmadığını kabul ederdik ki o zaman ırk büyük önem taşırdı. 

Atların, itlerin secerelerinin neden sıkı sıkıya tutulduğunu bilmeyen beri gelsin! Safkan Arap atı, safkan Türkmen atı... Bunların safkanı makbul. Halbuki insan ırkında safkanlık ırkçı bir saplantı. O yüzden insanlar ırkla değil kültürle tanımlanır. ABD siyasetinde ırk üzerinden konuşulması halinde, nasıl bir sonuç ortaya çıkar düşünün hadi. Hatta kafanız açlılaşmamışsa “teemmül edin” bakalım. 

Elbette herkesin gerçek veya gerçek sandığı bir etnik aidiyeti vardır. Önemli olan onun sürdürdüğü hayat, içinde bulunduğu kültür dairesidir; asıl tanımlama ona göre yapılır. O zaman Türkiye’nin tamamı bir kültür dairesi içinde ifade edilebilir. Ki Cumhurbaşkanı ve Başbakan boşuna “tek millet”ten bahsetmiyor. Ondan sonra başka tanımlamalar yapılabilir. Etnik tanımlamalar, dini-mezhebî tanımlamalar, siyasî tanımlamalar. 

Türkiyeli Kürd’ü, Arab’ı, Çerkes’i, Arnavud’u, Ermeni’yi... Başka bir ülkenin aynı etnik gruba mensup olanlarından ayıran bir kimlik vardır. Daha ötesini söyleyelim: Türkiyeli Türk de diğer Türk ülkelerinin vatandaşlarından bu kimlikle ayrılır. 

“Ben üst kimliği tanımıyorum, etnik kimlikle tanımlanmak istiyorum...” diyenler olabilir. O onun meselesidir. Fakat bunun ne kadar güç olduğunu HDP’nin eş başkanının durumu ortaya koyuyor. O bir “Zaza”, fakat kendini üst kimlik olarak “Kürt” sayıyor. Ziya Gökalp ise ondan doksan sene önce kendini Türk kabul ederdi...

Sosyoloji insanların ilmidir, biyoloji hayvanların... 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
D.Mehmet Doğan Arşivi