BİR buçuk milyar nüfusu olan İslam dünyasına birleşmek, tek bir Ümmet olma iznini, hürriyetini, fırsatını, imkânını vermiyorlar. İlle böyle bölünmüş, parçalanmış olacaksın ve kalacaksın diyorlar. Bugünkü tefrika ve bölünmüşlük yetmiyormuş gibi BOP gereğince, mevcut ülkeleri daha da bölmek, İslam düşmanlarından satın aldıkları silahlarla ileride birbirleriyle çarpışacak ve çekişecek daha fazla devletçik çıkartmak istiyorlar.

Müslümanların, Ümmet-i Muhammed’in başına râşid, âdil, muktedir, müdebbir, âbid, zâhid zü’l-cenaheyn bir Halife getirip ona biat ve itaat etmesine de izin vermiyorlar.

Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği olabilir ama bir Müslüman devletler Federasyonu veya Konfederasyonu olmasını istemiyorlar.

Irak’a saldırdılar, ülkeyi parçaladılar, Şiîlerle Sünnîleri birbirine düşürdüler, Saddam Hüseyin’e rahmet okuttular.

Suriye’deki iç savaşın senaryosunu onlar yazdı.

Mısır’da serbest seçimler yapılmıştı, onlar bir sene sonra meşru hükümeti devirip yerine darbe rejimi getirdiler.

Libya’yı onlar bu hale getirdi.

Filistin’i onlar Siyonistlere verdi.

Her geçen gün işler karışıyor, üçüncü dünya savaşına yol açacak krizler çıkıyor.

Bazı uzmanlar bu savaşta, insanlığın altı milyarının öleceğini veya ağır şekilde yaralanıp hastalanacağını, geriye bir milyar kişi kalacağını söylüyor.

Terör kendilerine de sıçradı, savaşta onlar da yanıp helak olacak ama yine de Müslümanların en tabiî hakları olan, kendi dinlerine, inançlarına ve medeniyetlerine göre yaşamak hürriyetini kabul etmiyorlar.

Aslında bunu kabul etseler ve gerçekleşmesine yardımcı olsalar hem bütün insanlık, hem de kendileri kurtulup rahat edecek.

Yapılacak iş, eski Osmanlı Devleti ve hilafeti gibi bir Ehl-i Sünnet devleti, bir “Milletler Birliği”  kurmaktır.

Selefî İslam devletini bitirecek tek çare odur.

Batılıların parası, silahı çok ama akılları o nispette değil. Elbette bazı konularda akılları var ama bilgelikleri hemen hemen hiç yok.

Militan, fanatik, holigan İslam düşmanlarının akılları şeytanî akıl.

Onlar İslam’la, Müslümanlarla demografik konuda bile rekabet edemeyeceklerini bir türlü anlayıp idrak edemiyor… İslam dünyası barbarmış… Değildir ama böyle olduğunu farz edelim. Batı Roma İmparatorluğu’nu barbarlar yıkmadı mı?

Kuzey Kore rejimine bile tahammül ediyorlar ama Osmanlı tipi bir İslam devletini düşünmek bile istemiyorlar.

11 Eylüller, Paris’teki terör ihtida (Müslümanlığı kabul edenlerin) sayısını arttırdı mı eksiltti mi?

Müslümanlarla savaşmak yerine barış ihtimallerini araştırsalar daha iyi etmiş olmazlar mı?

Benim bu yazımdan haberleri bile olmaz.

Bari Nostradamus’u okusalar...

Birinci ve ikinci dünya savaşlarını boşu boşuna yaptılar, büyük felaketlere ve kıyımlara sebep oldular. Bu iki faciadan ibret ve ders alıp üçüncüsünü önleseler, kendileri, insanlık ve dünya için ne iyi olur.

Evet, en iyi çözüm Müslümanlara Osmanlı’ya benzer bir İslam devleti kurdurtmaktır.

Ümmet birliğine imkân sağlamaktır.

Ümmetin başına âdil, bilge ve muktedir bir Halife seçilmesini kolaylaştırmaktır. Bu konuda, şeytanî planlar yapmadan Müslümanlara yardım etmektir. Bu saydıklarım, insanlığı taş devrine döndürecek üçüncü dünya savaşından ehven olmaz mı?

İslam âleminde bilge bir Halife olursa, kendileri zulm etmezlerse onlara fazla zarar gelmez.

Tevrat’ta ve İncil’de yazılı bütün günahları, kötülükleri, haramları işliyorlar.

Onlar İsa’ya da Musa’ya da (aleyhimüsselam) isyan etmişlerdir.

Kendileri isyankâr ve günahkâr oldukları için Müslümanların da öyle olmasını istiyorlar. Onlar İsa’ya ve Musa’ya (İkisine de selam olsun) isyan ettiler ama biz Müslümanlar onlara iman ediyoruz ve onları seviyoruz. Bu ikisine iman etmeyen kimse mü’min olamaz.

Aslında yapacakları şey basit ve kolaydır:

Biz nasıl İsa’ya, Musa’ya iman ediyorsak, onlar da hem bu ikisine, hem de âhir zaman Peygamberi Muhammed Mustafa’ya iman ederlerse herkes kurtulur.

Onların imansızlığı dünyayı ve insanlığı üçüncü cihan savaşının felaketlerine yuvarlayacak, büyük yangının alevleri ve ateşi her yeri yakacak.

Alevler sadece Müslümanları yakmayacak, kendilerini de yakacak.

Bunu göremiyorlar, sezemiyorlar…