Türkiye Yıldız Ülkedir, Onlar Hep Kaybedecek
Türkiye düşmanlarının, küçücük çıkarları için ülkeyi ateşe atmaktan çekinmeyenlerin, ne kadar değer varsa aşındırmaya çalışanların, içlerindeki kötülükleri size “gerçek” diye yutturmaya çalışanların telkinlerine aldırmayın. Onları umursamayın, yok sayın.
Çünkü onların kim olduğunu, neler planladıklarını, içlerinde ne tür şeytanlıklar sakladıklarını son üç yılda imza attıkları eylemlerinden anladınız, kirli yönlerini bütün çıplaklığı ile gördünüz. Ülkemize yıkımlar yaşattılar. Darbe girişimleri, sokak terörü, iç savaşendişeleri yaşattılar. Kalemleriyle, siyasi güçleriyle, örgütsel bağlarıyla, dış istihbarat bağlantılarıyla, sermayeleriyleTürkiye'ye çok ağır bedeller ödettiler.
Utançlarıyla kaldılar ortada, kaybettiler
Etnik kavgalara, mezhep kavgalarına yatırım yaptılar, Türkiye'yi küçük bir Anadolu beyliğine döndürmeye çalıştılar. Coğrafyayı kasıp kavuran kaos fırtınasını bu ülkeye çağırdılar, bölgesel yeni harita taslaklarına ortak oldular. Bu harita çalışmalarına Türkiye'yi de katmak için ihanet üstüne ihanet sergilediler.
Ama yenildiler, kaybettiler, utançlarıyla ortada kaldılar. Şimdi bütün kirli cümlelerini, eylemlerini, entrikalarını unutturmaya, yeni bir sayfa açmaya çalışıyorlar. Bedel ödemeleri gerekirken bir ay öncesini, altı ay, bir yıl öncesini gizlemeye çalışıyorlar. Yüzleri kızarmadan hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar.
Kimi sermaye grubu için, kimi medya grubu için, kimi paralel örgütü için, kimi terör örgütü için seferber olmalarına, kendilerine harekete geçiren dış istihbarat bağlantılarına, onları tek çatı altında toplayan dış iradeye rağmen geçmiş temizleme kampanyası başlattılar. Bu samimi bir çaba değil. Fırsatlar bir bir ellerinden kaçtığı için, bütün tezleri çöktüğü için bir kaçış sadece.
Hepsi Moskova'da birer Demirtaş'tır
Birileri önlerine yeni bir senaryo koyduğu anda aynı şiddetle Türkiye karşıtı olmaktan çekinmeyeceklerdir. Hepsi Moskova'ya gidip Rus dışişlerine Türkiye hakkında rapor sunan birer Demirtaş olacaktır. Kimi İngiliz, kimi İsrail, kimi Rus, kimi PKK olacak, her biri bir başka devletin ya da örgütün yanında saf tutacaktır. Hepsinin ortak yanı Türkiye düşmanlığı, Türkiye'ye diz çöktürme çabası olacaktır.
Onlara asla inanmayın, onların telkinlerine, psikolojik operasyonlarına, kamuoyu mobilizasyonlarına teslim olmayın. Türkiye son üç yılda, normalde on yıl, yirmi yılda yüzleşmesi muhtemel krizlerle boğuştu. Ama üstesinden geldi. Başaramadılar, başaramayacaklar.
Türkiye'ye inanmaya, bu ülkenin bölgesel etkisine inanmaya, kenti halkına ve tarihsel hafızasına güvenmeye devam edin. Bin yıldır aynı coğrafyada yaşadığı bütün gel-gitlerin, krizlerin üstesinden nasıl geldiyse, kendine nasıl yeni yollar açtıysa yine yapacaktır. Yüz yıldır verdiği icaba bunun göstergesidir. Bugün hem içeriden hem de dışarıdan gelen tazyikler işte bu yüzyıllık mücadeleyi boğmaya dönüktür.
İç işgalciler kaybetti, dış işgalciler de kaybedecek
Üç yıldır yaşadığımız şeyler, Türkiye'yi boğma çabalarının son örnekleridir. İç işgalciler kaybettiği gibi dış işgalciler, Türkiye'yi çevrelemeye çalışanlar, sınırlarına kalın duvarlar örmeye çalışanlar, onu Suriye'de boğmak isteyenler, Anadolu için şeri haritalar çizenler de yenilecektir.
2015 yılı zor geçti. İki seçim, terör, şehir işgalleri, İstanbul'daki karargahlardan tertiplenen darbe girişimleri, ülkeyi düzlüğe çıkarmaya çalışanları tasfiye etme girişimleri, Rusya-İran üzerinden yeni senaryolar hep bir yılda yaşandı.
7 Haziran seçim sonuçları üzerinden siyaseti parçalama, Ak Parti'yi bölme ya da rehin alma girişimleri yaşandı. PKK üzerinden iç işgaller sahnelendi, iç savaşa yatırım yapıldı. Paralel-terörörgütleri ve bazı sermaye gruplarının ortaklıklarıyla Türkiye'nin gücü azaltılmak istendi. Öyle ki, Suriye tarafındaki PYD bile bu amaçla desteklendi. Bugün Rusya ve İran onlara nasıl destek veriyorsa içeriden de öyle destekler verildi.
Rusya ile kriz hafifletilmeli
Yeni bir yıla giriyoruz. Bütün bunlar yine olacak, aynı çevreler kötülüklerine yine devam edecek. Türkiye için yeni krizlertezgahlanacak. Belki daha büyük sıkıntılar kapımızı çalacak. Ülke başka sınavlardan geçecek. Ağırlıklı olarak dışarıdan gelen tazyiklerle içeride operasyonlar çekilecek.
Ama bunların da üstesinden gelinecek. Türkiye'nin etkinliği, nüfuzu şaşırtıcı biçimde artacak, güçlenecek, genişleyecek. Hem bölgede hem de Doğu'da ve Batı'da “merkez ülke” pozisyonu güç kazanacak. Arap dünyasıyla ilişkileri güçlenecek, Rusya ile kriz hafifletilip daha yönetilebilir alana çekilecek. Türkiye-İranarasında Suriye üzerinden yaşanan atışma halinin uzun sürmeyeceğini, bir şekilde yumuşatılacağını düşünüyorum.
Suriye'de radikal gelişmeler olabilir
Özellikle Suriye'de 2016 yılı içinde radikal gelişmeler olacağınıtahmin ediyorum. Sanıldığının aksine Türkiye'nin bu alanda eli daha da güçlenecek. Çünkü mesele artık Suriye değil, coğrafyadaki güç hesaplaşmasıdır ve bu hesaplaşmada herkesin pozisyonu çok daha esaslı bir zeminde olacaktır.
PKK üzerinden ilçelerimizde yürütülen işgal girişimlerinin büyük bir hayal kırıklığı ile sonuçlanacağını, bu sonucun HDP'nin siyasi gücüne ağır darbe indireceğini düşünüyorum. Türkiye artık terör adı altında dış müdahalelere karşı daha dikkatli, teyakkuz halinde olacaktır. İçerideki unsurlar temizlendikten sonra sınırın diğer tarafına yönelik tavırlar da rahatlayacaktır. Kimse Türkiye'nin, tehditleri sınırının sıfır noktasında karşılama beklentisi içine girmesin çünkü öyle olmayacaktır.
Üç ayrı çokuluslu darbe, üç fiyasko
Ben inancımı, güvenimi ve umudumu hiçbir zaman kaybetmedim. Üç ayrı çokuluslu darbe girişiminden çıktık. Şimdi onlar rezil bir şekilde oradan oraya savruluyor. Bu ülkenin temelleri sağlamdır, gücü yerindedir, siyasi aklı coğrafyasının önündedir. Yeni bir başlangıç için, yeni bir yükseliş için bütün imkan ve niyet ortadadır.
Bu yüzden kötülük duygusuyla kaplanmış olanların moralinizi bozmasına, ülkenize inancınızı sarmasına izin vermeyin. Bugüne kadar size söyledikleri her şey yalan çıktı. Kendileri kaybetti, Türkiye dimdik ayakta. Bundan sonra o kadar bile güçleri olmayacak. Sadece bireylere, ülkeye, millete karşı kullandıklarıçirkeflikleriyle ortada kalacaklar.
Coğrafyamızın vatansızlarını el üstünde tutun. Onların ahı bu kötülükleri yenecektir. Onların yakarışları hepimizi ayağa kaldıracak güçtedir. Kimsesizlere, evlerini ve şehirlerini kaybetmişlere, size sığınanlara el açın, güç verin. Bizim ülkemiz bu erdemlerle,değerlerle ayakta durmuştur.
Hasan Abi'yi uğurlarken..
2015'i kapatırken son üzücü haber Hasan Karakaya'nın vefatı oldu. Cumhurbaşkanımızla S. Arabistan ziyaretine katılan Hasan Abi, en sevdiği yerde hayata gözlerini yumdu. Bilemeyiz, belki içten içe hep böyle bir ölümün duasını etmiştir.
Kalemi sert, kendisi net, direnci sağlam, yufka yürekli bir adamdı. Özellikle seyahatlerde Hasan Abi olmadan hiçbir şeyin tadı olmazdı. Hep merkezdeydi, hep neşeliydi. Kavga ettiği insanlarla bile şakalaşmayı bilirdi. Ne yapar yapar onların yüzünü güldürürdü.
Medyamız çok değerli bir insanı, önemli bir karakteri kaybetti. Allah ona rahmet etsin.
Derin bir üzüntü içindeyim…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.