Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Katledilen adalettir

Katledilen adalettir

Fitne dönemi, hak ile batılın iç içe geçtiği, doğru ile yanlışın yabancı ile dostun bir birine karıştığı dönemlerdir. Bu dönemlerde toplum kendi içinde cadı kazanı gibi kaynar. Bir tür ayrışma, saflara ayrılma ve yabancılaşma ortaya çıkar. Kamplaşmalar artar. Fitne zamanı yara alan ilk kavram adalet kavramıdır. Böyle dönemlerde, istikrar, adalet ve paylaşım zayıflatılmış, güç sahipleri diğerleri üzerinde her türlü tasarruf hakkına sahip olmuşlardır. Toplumun ekserisi, gücü elinde tutanların yanında toplanır ve çıkar hesapları yapmaya başlarlar. Adaletin katledildiği bir toplumda, haktan yana tavır alanların avuçlarına düşen yalnızlıktır. Zira böyle durumlarda sizin ne söylediğinize bakılmaz, kimin safında yer aldığınıza bakılır.

Fitne dönemlerinde sıradan halkın en büyük korkusu güvenliktir, kendilerini güvende hissedebilmek için tasvip etmedikleri şeyleri dahi onaylayabilirler. Çünkü onlar ne kendilerini güçlü kılacak bilince sahiptirler ne de mücadele verecek ekonomik özgürlüğe. Gücü ellerinde tutanlar kendileri için ne düşünmüşlerse ona rıza gösterirler.

Fitne zamanı hak adalet, özgürlük, sevgi, paylaşım, merhamet gibi yüce değerler belli kesimler tarafından istismar edilir. Bu değerlerin zayıflatılması toplumun çöküşünü de beraberinde getirir. Fitne döneminde, kitleler suskundur. Fakat toplumun bağrından öyle kimseler çıkar ki, bu bilinçli azınlık uyuyanların üzerine su serperler. Onların uyanmalarını ve yaşamı yeniden sorgulamalarını sağlarlar. Otoritenin eylemlerine dikkat çeker ve halkı haklarını savunmaya çağırırlar.

Topluma yön gösteren, aydınlar tarihin en karanlık dönemlerinde ortaya çıkar ve hakkı savunmak adına canlarını ortaya koyarlar. Onlar kaybetmekten korkmazlar, Allah’ın koyduğu kaideleri korumayı kendi canlarını korumaktan önde tutarlar. Onların safı, susup kenara çekilen ve taraf belli etmeyenlerin safı değildir. Sahip oldukları değerleri üç kuruşa satanların, renk belli etmemek için kılıktan kılığa girenlerin safı da değildir. Onlar Hz. Peygamberin gösterdiği safta yer alır ve buradan asla ayrılmazlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi