Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Suriyeli Ümran

Suriyeli Ümran

Suriyeli Ümran henüz beş yaşında. Yani bildik bir tabirle daha ağzı süt kokan bir çocuk. Bizler onu ekranlara yansıyan hüzünlü yüzüyle tanıdık. Suriye’de yaşanan dram ne zaman gündeme gelse, Ümranın o çaresizliği canlanıverir zihinlerimizde. Ve çocukluğundan koparılıp, acıyla tanıştırılan çocukları düşünürüz…

Bir çocuğun dünyasında iki şeyin büyük önemi vardır. Anne baba ve ev! Ev çocuk için bir korunaktır, sevgi ve paylaşımın yaşandığı sıcak bir yuvadır. Anne baba ise sevgi ve şefkatin kaynağıdır. Çocuğun ruhsal ve bedensel bütünlüğünü ayakta tutan bu değerlerden biri zedelendiğinde onun yaşadığı dünya ile bağı zayıflar. Böyle durumlarda çocuk dünyanın kendisi için güvenli bir yer olmadığını hisseder ve korkuya kapılır. İşte Ümran’ın gözlerindeki korkunun nedeni budur. Hem evi yıkılmıştır hem de anne babadan uzaklaşmıştır.

O gece ümranın yaslandığı duvarlar yerle bir edilmiş ve küçük kız olup bitenlere anlam vermeye ve anne babadan bir iz bulmaya çalışmaktadır. Kim bilir belki de yaşadıklarını gündüz vakti oynadığı oyunun bir parçası olarak görmek istemiştir fakat bu oyunlardan çok farklı bir şeydir.

Kendisini ambulansa götüren amcaya şaşkın gözlerle bakmaktadır, gecenin bu vaktinde bu insanlar da neyin nesidir. Kendisine güven veren anne baba nerededir şimdi Onların kendisini bırakmayacağından emindir, fakat gecenin bu saatinde bu gürültü de nereden çıkmıştır… Ümran şoktadır, olup bitenleri anlamaya çalışmaktadır. Uzun süre boşluğa baktıktan sonra ne olduysa elini enkazdan çıkarıp başına götürür ve kanı görür. Şaşkınlığı iki kat daha artmıştır, bu kanda neyin nesidir. Acıyı hissedecek kadar vakit yoktur, her şey biranda olmuş bitmiştir. Donuk vaziyette etrafına bakınır, anne babadan bir iz arar fakat burada tanıdık kimse yoktur. Ağlamak ister fakat ağlayamaz ve anlamsız vaziyette etrafa bakınmaya devam eder.

Ümran Suriye’de yaşanan, vahşet, katliam ve yıkımın bir simgesi olmuştur. Onun gözlerine baktığınızda yıkılan evlerin parçalanan hayatların izlerini görebilirsiniz. Ama görme ve duyma duyarlılığını yitiren Siyonist-Emperyalistler zihniyetler için bu görüntülerin hiçbir önemi yoktur.

Çünkü görmek ve hissetmek için insan olmak gerekir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi