“Atımın ayaklarındaki nallardan birinin bir çivisi eksik olsa bütün Roma imparatorluğu bozuk demektir.” (İmparator Marcus Orelius)
Bu sözün devamı:
 
Türkiye’nin herhangi bir yerindeki toplu taşıma vasıtasında genç bir yolcu, hasta veya ihtiyar bir yolcuya yer vermiyorsa…
 
Şu yedi yüz küsur bin kilometre kare yüzölçümlü ve seksen milyon nüfuslu Türkiye’de bir tek vahşi otomobil sürücüsü, burnunu sildiği kağıt mendili yola atıyorsa,
 
Lise diplomasına sahip bir tek kişi, mantık kültürüne sahip değilse…
 
Günde dört milyon ekmek değil, sadece bir tek ekmek çöpe atılıyorsa…
 
Bir sürü değil, sadece bir haksızlık yapılıyorsa ve cezasız kalıyorsa…
 
Bunca tokun içinde bir tek kişi aç geceliyorsa…
 
Devlet ve belediye bütçelerinden bir tek lira israf ediliyorsa…
 
Buğday ekilmesi ve ürün alınması gereken bir tek tarla ekilmeden boş duruyorsa…
 
Bir tek kişi rüşvet alıyorsa…
 
Sadece bir kişi haram rant yiyorsa…
 
Bütün Türkiye bozuk demektir.
 
Türkiye’yi düzeltmek istiyorsak, onun uluslararası şeffaflık, temizlik, ahlak, fazilet notunu, 10 üzerinden en az 9’a çıkartmalıyız.
 
Şu anda bu notumuz 4,2’dir.
 
Notumuzu 9’a çıkartmak mümkün müdür
 
Elbette, pek tabii ki, mümkündür.
 
Nasıl olacak bu iş
 
Nasılını masılını bilmem, biz de Danimarka gibi, şeffaflık ve temizlik konusunda 10 üzerinden 9 küsur alabilmeliyiz. Onlar nasıl alabiliyorsa…
Türkiye lâfta değil, işte ve özde Müslüman bir ülke ise, en kısa zamanda bu konudaki notu 7 olmalı ve birkaç sene sonra 9’a yükselmelidir.
Edebiyatı bırakalım, şeffaflık temizlik ahlak fazilet notumuzu yükseltmek için çareler, çözümler, formüller bulalım ve bunları hayata geçirelim.
Bu konuda asıl sözüm ve sitemim Sünnî Müslümanlaradır. Onlar bu memlekette çoğunluğu oluşturuyor ama hâkim ve muktedir olamıyorlar.
Şu Müslüman ülkede İslam’ın icaplarını (gerekli kıldığı şeyleri, işleri) yapamıyorlar.
 
Ülkede bir tek İslam lisesi yok.
 
Bir tek, eski medreseler seviyesinde İslam medresesi yok.
 
İş, ticaret, iktisat faaliyetlerini İslam’a göre tanzim edecek ahîlik teşkilâtı, fütüvvet ahlakı yok. 
 
Habire yeni camiler yapılıyor, birkaçı dışında namaz vakitlerinde yeterli cemaat yok. Hele sabah namazlarında durum tam bir fecaat.
İslam’ın imandan sonra ikinci şartı olan beş vakit namazı kılanların nispeti yüzde ona düşmüş, kimsenin aldırdığı yok.
 
İslam’ın azgınlık olarak vasıflandırdığı günahlar, isyanlar, diz boyu mu Hayır… Gırtlağa kadar mı Hayır… Boyumuzu aşmış!.. 
 
Yüz Müslüman içinde ilmihalini doğru olarak bilen kaç kişi çıkar
 
Rabbi, Haliqi, Râzik’ı olan Allahü tealanın sıfatlarını ezbere bilmeyen adamın hâfızası çöp tenekesi gibi…
 
İslamî kesimde holiganlık, militanlık, fanatizm kasırgaları esiyor.
 
İslam birliği, iman kardeşliği temelleri dinamitlenmiş.
 
Zamanını İmamına biat etmeden ölen kimse sanki cahiliyet ölümü ile ölür hadisini bilen ve biatsız olduğuna üzülen kaç kişi var
Müslümanlar bir araya gelip de niçin ortak bir İslamî Islah plan ve projesi hazırlamıyor
 
***
ÇOK VAHİM bir haber: İstanbul’a yakın kalabalık nüfuslu bir ilçede, 17 yaşındaki bir kız, her biri 13 yaşında olan üç okul kızını erkeklere pazarlarken yakalandı.
 
Dönme ve pagan gazete ve tv’ler, bu haberin üzerinde fazla durmadılar. Onlar için çok ama çok önemli olan, otobüsteki tahrik edici kıyafetli şortlu kadına tepki gösteren vatandaştı. Onlar bu vatandaşı linç ettiler, yargıya baskı yaparak tutuklanmasını sağladılar, en ağır cezanın verilmesini istiyorlar.
 
15 Temmuz gecesi İzmir’in bir ilçesinde salâ okuyan müezzini ve imamı dövenler de Dönme ve pagan medyanın koruması altında.
 
Müslüman kesim bu facialar karşısında ne yapıyor Keyfine bakıyor… Kimi dindarlar bunca hengâme içinde uçurtma uçurur gibi şeyh uçuruyor.
 
Münker, çirkin, kötü şeyleri protesto etmeyen, engellemeye çalışmayan bir Müslüman toplumun başına azab ineceğinden haberleri yok.
 
Azap ansızın iner… 
04.11.2016