M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Müslüman Genç

Müslüman Genç


LİSELİ ve üniversiteli Müslüman gençler hiçbir yerde, bilhassa kamu alanlarında, toplu taşıma vasıtalarında, çayhanelerde, piknik alanlarında; gürültü patırtı, taşkınlık, soytarılık, şımarıkça hareketler, başkalarını rahatsız edecek derecede yüksek kahkahalar atmak, bağırmak çağırmak gibi hafiflikler yapmazlar.
 
Onlar küçük beyefendilerdir.
 
Bir ateist, bir komünist, herhangi sapık ve çarpık bir ideolojinin mensubu yapabilir ama onlar yapamaz.
 
Liseli ve üniversiteli Müslüman gençlerin ahlakına, terbiyesine, edebine, görgüsüne, kibarlığına, nezaketine, mürüvvetine düşmanlar ve karşıtlar bile hayran kalmalıdır.
 
17 yaşında liseli bir gencin ağırlığı, vakarı ve ciddiyeti 50 yaşındaki bir ehl-i dünyanınkinden fazla olmalıdır.
 
Müslüman anne babalar, Müslüman öğretmenler, Müslüman idareciler, ağabeyler gençleri böyle yetiştirmelidir.
Müslüman genç yalan söylemez.
 
Kimseyi aldatmaz.
 
Gıybet ve iftira etmez.
 
Tecessüs etmez, yani başkalarının gizli ayıp ve günahlarını merak etmez, araştırmaz. Kendisi istemeden öğrenirse onları gizler.
 
Müslüman genç, bir tarikata mensup olabilir ama o asla tarikatçılık yapmaz.
 
Cemaatçilik, fırkacılık, oculuk, buculuk, şuculuk yapmaz.
 
Müslüman genç asla holigan, militan ve fanatik olmaz.
 
Müslüman genç büyüklere hürmetkâr, küçüklere merhametli ve şefkatlidir.
 
Müslüman genç, okul müdürü hatâlı da olsa, o konuşurken arkasını dönmez.
 
Yaşlılar, hastalar, rabıtalı kadınlar ayakta iken o sere serpe oturmaz.
 
Müslüman genç, yemek yerken tabağında artık bırakmaz.
 
Ekmeğe son derece saygılıdır. Sofrada ekmek artarsa bunlar ufalar kuşlara verir.
 
Olgun ve vasıflı Müslüman gençleri gören militan müşrikler, kâfirler, münafıklar; saçlarına başlarına toprak saçarak, biz artık şu Müslümanlarla baş edemeyiz diyerek ağlar.
 
Müslüman gençte itliğin, kopukluğun, serseriliğin, uğursuzluğun, eşekliğin zerresini bulamazsınız.
 
Türkiyeli Müslüman genç Osmanlıca öğrenir, okur, yazar.
 
Zengin, orta halli veya fakir olsun, mutlaka geleneksel islamî ve millî sanatlarımızdan birini öğrenir, ürün verir, sanatkâr boyutuna sahip olur.
Sanatkâr olunca bu sanatı öncelikle para kazanmaya, zengin olmaya alet etmez.
 
Müslüman genç az konuşur, faydalı sözleri çok dinler, faydalı yazıları çok okur.
 
Müslüman genç kendisine yetecek, kendisini kurtaracak derecede ilmihalini doğru olarak bilir.
 
Öğrendiği hayırlı, faydalı, kurtarıcı bilgileri hayata uygular.
 
Müslüman genç ahlak ve fazilet timsalidir.
 
Müslüman genç dinî konuları mıncıklamaz ve tartışmaz.
 
Müslüman genç dinini ehliyetli, liyakatli, icazetli ulema, fukaha ve meşayihten doğru olarak öğrenir.
 
Müslüman genç, Resulullah (Salât ve selam olsun ona) efendimizi en büyük ve en güzel örnek ve model bilir ve ona uymaya, ona benzemeye çalışır.
 
Müslüman genç yaşamak için yer, yemek için yaşamaz.
 
Müslüman genç her türlü aktivist cereyanlardan, mâceralardan uzak durur.
 
O Müslüman’dır ama İslamcı değildir.
 
Müslüman genç çay kahve içebilir ama çayın kahvenin bağımlısı ve tiryakisi olamaz.
 
Müslüman genç temiz ve güzel giyinebilir ama o asla marka fetişisti ve hastası olmaz.
 
Giyim kuşamda, elbisede ayakkabıda ölçülü olur, lükse ve şatafata yönelmez.
 
Müslüman genç, yazılı edebî zengin Türkçeyi öğrenir.
 
Müslüman genç, liselerde doğru dürüstü okutulmayan mantığı, özel hocalardan yahut kendi gayreti ile öğrenir, mantıklı bir insan olur, mantıksız olmaz.
 
Müslüman genç Latin yazısını çok sanatlı, çok estetik şekilde, Latinlerden ve Latincilerden daha güzel yazar.
 
Müslüman genç, ehliyetli bir kimseden; nefs-i emmâre ile mücadele, nefsini terbiye dersleri alır, o kendini beğenmez, mütevazı olur.
 
Müslüman gencin faziletlerini, meziyetlerini,  vasfını, üstünlüğünü düşmanları ve karşıtları da tasdik ve kabul eder.
Müslüman genç kendini harcamaz ve harcatmaz.
 
Müslüman genç kendisini iyi yetiştiren ana ve babasına, öğretmenlerine, hocalarına, mürşidine, sadaka-i cariye olur; onlar öldükten sonra bu genç yüzünden defterlerine sevap ve hasenat yazılır.
 
Müslüman gencin, her yeni günü, bir öncekinden daha hayırlı olur.
 
Böyle Müslüman gençler geleceğimizin teminatıdır.
 
Böyle gençler yetiştirmek için ortak plan ve program yapılmalıdır.
 
Gençleri böyle yetiştirmeyip harcayanların, noksan bırakanların vebali ve suçu çok büyüktür.
 
Gençlere selam ve hürmet ediyorum.
 
Cenab-ı Hak onlara, vasıflı iyi olgun faydalı hizmetkar Müslümanlar olmayı nasip etsin.
 
20.11.2016
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi