Hizmet ve Hezimet
* HİZMET’in olmazsa olmaz birinci şartı ihlâstır, yani Allah rızası için yapılmış olmasıdır.
* Allah rızası niyetine bina edilmemiş hizmetler, dıştan hizmet gibi görünse de gerçek hizmet değildir.
* Bir kimsenin ün, başkanlık, makam mevki kazanmak, halktan alkış ve övgü toplamak, zenginleşmek niyetiyle yaptığı hizmetler gerçek hizmet değildir.
* Hizmetin ikinci ana şartı, ehliyettir, yani hizmet edecek kimsenin hizmete ehil olmasıdır.
* İlimsiz, irfansız, bilgisiz, hikmetsiz (bilgelik), takvasız hizmet olmaz.
* Cahiller hizmetleri yüzlerine gözlerine bulaştırır, hizmet yerine hezimet üretir.
* Kur’an’a, Sünnete, Şeriata, İslam ahlakına ve İslam bilgeliğine aykırı ve zıt hiçbir şey hizmet değildir, onların hepsi hederdir.
* En büyük hizmet muhlisenlillah yapılan gerçek İman, İslam, Kur’an hizmetleridir.
* Fırka-i Nâciye olan Ehl-i Sünnet ve Cemaat dışında hizmet olmaz.
* “Allah bu dini fasık ve facirlerle de te’yid eder” hadisindeki fasık ve facirler hizmetkâr sayılmaz.
* Camilere hoparlör, kalorifer, klima, tuvalet, lojman yaptırmak, halı sermek islamî hizmet değildir.
* Camileri kadınlarla doldurmak kampanyası hizmet değildir, bid’attir.
* Hiçbir şahıs ve kurum haram olan lüksle ve israfla hizmet edemez.
* Hizmet Kur’an, Sünnet ahlakı ve metodu ile olur.
* Her cemaatin, her fırkanın, her tarikatın, her derneğin, her vakfın, her dinî okul ve ekolün kendi özel dergisini yayınlaması hizmet değildir. Medya konusunda asıl hizmet Ümmetin büyük gazetesi, Ümmetin büyük dergisi, Ümmetin büyük TV’si olması için çalışmaktır.
* Doğru dürüst hizmet edilebilmesi için Ümmet birliği olması, Ümmetin başında, kendisine biat ve itaat edilen bir Halife bulunması, yetkili bir “Meclis-i Hidemat” kurulunun hizmetleri planlaması ve denetlemesi gerekir.
* İcazetsiz İlahiyatçılar hizmet edemez.
* İcazetsiz müteşeyyihlar hizmet edemez.
* Zekât parası ve malı ile islamî hizmet edilemez.
* Zekât ile cami, Kur’an kursu, hayır eseri, vakıf yapılamaz.
* Zekât, Kur’an-ı Kerim’de çok açık şekilde bildirilmiş olan gerçek kimselere temlik yoluyla yoluyla verilir.
* Tüzel kişilere, yani derneklere vakıflara hayır kurumlarına zekât verilemez. Bu konudaki naylon ictihadlar ve fetvalar batıldır, geçersizdir.
* Sadece parayla malla hizmet edilemez. Paranın malın yanında ilim, ihlâs, irfan, istikamet, ahlak şarttır.
* İslam’ı ve çağı iyi bilen, kâfirlerden daha güçlü olan vasıflı ve üstün hademe-i hayrat (din görevlisi) yetiştirilmedikçe camiler mânen harap olacak ve kalacaktır.
* Ben hem hizmet ederim, hem malı götürür zengin ve güçlü olurum zihniyeti hain ve alçak zihniyetidir.
* Yirminci asırda zuhur etmiş hiçbir bid’atçi aktivist islamî cereyan Dine ve Ümmete hizmet edememiş, aksine büyük zarar vermiştir.
* Mü’minleri birleştirmek, tek bir Ümmet haline getirmek, zamanın İmamına biat ve itaat ettirmek için ilmin ışığında ihlâsla rızaenlillah yapılan hizmetler büyük hizmettir.
* Kur’an’a Sünnete Şeriata İslam ahlak ve hikmetine uygun ve doğru dürüst yapılan emr-i mâruf ve nehy-i hizmetleri büyük hizmetlerdir.
* İslam’da, ihlasla ve fıkha uygun olarak yapılan cihad fi sebillilah vardır ama terör yoktur.
* On dokuzuncu sırda yapılan büyük hizmetlerden biri Kafkasya’da İmam Şamil hazretlerinin başında bulunduğu cihad hareketidir. O icazetli bir fakih, icazetli bir tarikat şeyhi, râşid bir emirdi. (Halid-i Bağdadî hazretlerinden hilafeti vardır.)
* Bulunduğumuz asırda hakikî Mevlevîlerin önünde büyük hizmet sahaları vardır.
* Hakikî Mevlevî Ehl-i Sünnet itikadına sahiptir, beş vakit namazı kılar, ilim ve irfan sahibidir.
*Diğer bütün gerçek Sünnî tarikatlar da inşaallah ihlâsla büyük hizmetler edecektir.
* İslamî Kur’anî hizmetleri şahsî menfaatlerine, prestijlerine alet eden münafıktır, haindir, merduttur.
* Bediüzzaman’ın prensiplerine ve Risale-i Nura bağlı gerçek Nurcular hizmet erbabıdır.
* Dilleriyle Nurculuk şarkıları okuyan ama Bediüzzaman’a ve Risale-i Nurlara olması gibi bağlı ve sadık olmayanlar hizmet edemez.
* Kur’an’ın “Allah katında din İslam’dır” beyanını reddedip, zamanımızda üç ibrahimî din vardır ve bunların üçünün de bağlıları ehl-i necat ve ehl-i Cennettir itikadına sahip bulunanlar hizmet edemez.
* Bizzat hizmet edemeyen Müslümanlar gerçek hizmetkârları desteklesinler.
* Sahte, münafık, bid’atçi, yarı müntedi sözde hizmetkârları; destekleyenler, onlara para verenler kendi dinlerini yıkmış olur.
* Allah’ım bizi hizmet konusunda razı olduğun doğru yola kılavuzla.
24.12.2016