M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Uçan otomobiller

Uçan otomobiller

* UÇAN otomobiller birkaç sene içinde piyasaya çıkacakmış. Desenize gökten yeryüzüne motorlar, şanzımanlar, şaftlar, aküler, otomobil pervaneleri, karbüratörler, somunlar, cıvatalar; adam ve kadın kelleleri, kollar, bacaklar, kanlar yağacak.
 
* Onun şu sırada en büyük derdi, düşüncesi, sıkıntısı evin, otomobilin, aldığı eşyaların taksitlerini ödemek. Peki, üçüncü dünya savaşı çıkınca ne yapacak? Bu konuda bir planı olduğunu sanmıyorum.
 
* Haram kazananlar, rüşvet alanlar, ribacılar, zinacılar, fitne ve fesat çıkartanlar ateşin çocuklarıdır. Ateş fena yakar.
 
* Bir kimse ölenlerden ibret alıp da kendisini derleyip toplayıp ıslah etmiyorsa onun iflah olması, necat bulması çok zordur.
 
* 1914 haziranında birinci dünya savaşının patlayacağını sanan kimseler çok azdı, büyük kalabalık savaş için hiçbir hazırlık yapmıyordu. Temmuzda savaş başladı, Avrupa alt üst oldu, milyonlarca insan öldü.
 
* Üçüncü dünya savaşının ayak sesleri duyuluyor. Hangi tarihte, nerede, nasıl başlayacağı bilinmiyor. Kaç kişi hazırlık yapıyor?
 
* Elektriklere bir şey olacak, elektrikli ve elektronik cihazlar çalışmayacak. Bankalar, havayolları, trenler, hastahaneler, asansörler, doğalgazlar çalışmayacak, hayat felç olacak.
 
* Kötü günler gelip çatmadan, planlar programlar yaparak, tedbirler alarak hazırlanmak mı isabetlidir, yoksa gaflet içinde yan gelip yatmak mı?
 
* Elli küsur daireli oldukça yeni dev apartman ansızın birkaç saniye içinde çöktü. Bereket tahliye edilmişti, içinde oturan yoktu. Konya’daki Zümrüt apartmanı insan doluydu ve ansızın çöktüğünde yüzden fazla vatandaş ölmüştü.
 
* On üç yaşındaki kızı iğfal edip onunla yatan adam önce tutuksuz yargılanacaktı. Sonra tutuklandı.
 
* Çocuğunu doğurup apartman boşluğuna atmış.
 
* Uyarılara kulaklarını tıkayan azgın, isyankâr, günahkâr, fasık ve facir bir toplum; zevk u safa içinde vur patlasın çal oynasın yaşarken, hiç beklemediği bir anda azap gelir çatar.
 
* Ellerinde imkan ve fırsat olduğu, emr-i mâruf ve nehy-i münker yapmaları gerektiği halde yapmayan sözde sofular ve sahte dindarlar günahkardır ve bela genel gelince onlar dayanar.
 
* Ülkemize akın akın turist geldiği yıllarda çok canlı olan Sultanahmet Arasta çarşısından geçtim. Birçok dükkan kapanmıştı, esnaf hüzünlüydü, asık suratlar gördüm.
 
* Kolombiyalı iki turist hanım yolda bendenizi durdurdular fotoğrafımı çekmek istediler. Birlikte poz verdik.
 
* İstanbul artık bundan sonra düzelmez. Beş milyonu geçmemesi gereken nüfus otuzmilyon oldu. Şehir bu kadar kalabalığı kaldırmaz. Rantçılar nüfusu artırmaya devam ediyor. Bunun sonu patlamadır.
 
* Dünyanın en yaşanabilir şehri, Danimarka’nın başkenti Kopenhag’mış, bisikletlilerin sayısı otomobillilerden fazlaymış.
 
* Nedir bu başımıza gelenler, bu çektiklerimiz diyen zata: Sabırsızlık ve acele etmeyin. Daha Sultan Abdülaziz’in ahı çıkmadı. Sırada Sultan Abdülhamid’in, Sultan Vahdettin’in, Halife Abdülmecid efendinin ahları var. Onlarla da bitmez. Daha tonlarca ah ü vah var.
 
* Kemalistleri anlamaya çalışıyorum amaAtatürk diyen siyasal İslamcıları anlamakta zorluk çekiyorum.
 
* Mehdinin zuhurunu ve İsa aleyhisselamın nüzulünü inkar edenler Fırka-ı NâciyeEhl-i Sünnet ve Cemaat Müslümanı değildir. Onlara kulak asmayınız. 
 
* Müslüman gençleri iyi, vasıflı, güçlü, üstün, bilgili, kültürlü, (Osmanlıca) okuryazar, ahlaklı, faziletli, hikmetli, edepli, terbiyeli, mürüvvetli, Ümmet ve Hilafet şuuruna sahip, fedakâr, ihlaslı, beyefendi veya hanımefendi olarak yetiştirmeyen; bütün cemaatler, vakıflar, dernekler, kuruluşlar büyük
sorumluluk ve vebal altındadır. On sekizsıfat ve haslet yazdım… Bu sıfatlara sahip kâmil genç yetiştirenleri tebrik eder, ellerinden öperim. Böyleleri ellerinden öpülesi hayırlı Müslümanlardır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi