Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Müslümanların Batı İle İmtihanı

Müslümanların Batı İle İmtihanı

Aşırı sağcı ve Milliyetçi Danimarka Halkı Partisi sözcüsü Martin Henriksen ülkedeki göçmenlerin Danimarkalı olduklarını ispatlamaları için Noel ve Paskalya gibi Hristiyan bayramlarını kutlamaları gerektiğini ifade ediyor. Henriksen daha da ileri giderek ülkede yaşayan Müslümanların Hristiyan kültürüne entegre olabilmeleri için okul kantinlerinde domuz eti yenilmesi gerektiğini söylüyor. 
 
Hollanda ile yaşanan kriz sonrası Avrupa’nın tek bilek olup, Türkiye aleyhtarı açıklamalar yapmaları bizi aslında tek bir sonuca gösteriyor. “Ayıdan post düşmandan dost olmaz” Fakat içimizi acıtan bir gerçek var; Batı toplumu kendi ideolojileri uğruna birleşip birbirlerinin destekçisi olurken İslam toplumları mezhep ve meşrep çatışması üzerinden birbirlerine husumet beslemeye devam ediyorlar.
 
Bilindiği üzere Küresel Batı odaklarının tek hedefi Ortadoğu’da Müslüman halkları benliklerinden kopararak, zayıf bırakmak ve kaynaklarını elde edebilmektir. Bu odaklar bizi benliğimizden koparırken iki noktadan hareket ettiler. Bir yandan kaynaklarımızı sömürerek bizi yoksullaştırırken diğer yandan köklerimizle bağlarımızı koparıp Hristiyanlaştırma çabası içinde oldular. Son yıllarda ortaya atılan Ilımlı İslam projesi Müslümanların Hristiyanlaştırılması için aktive edilen bir proje idi. Nitekim şu an Batıda hâkim olan Hristiyanlığa göre, kişinin Hristiyan olması kâfidir. Bu anlayışa göre kişi her türlü hatayı yapabilir daha sonra günah çıkarma yolu ile temizlenir ve yaşamına devam eder. Vatikan Malta Şövalyeleri adlı bir kitapta şu ibareler yer alır: Müslümanların Hristiyanlaşmaları için fazla çaba göstermeyin. Onlar Müslümanız desinler fakat biz Hristiyanlar gibi düşünsünler ve yaşasınlar. Fakat Müslüman olduklarını söylemeye devam etsinler. Camiye gitmesinler fakat cenazeleri cami avlusunun musalla taşında olabilir, bunda sakınca yok…”
Küresel güçler, İslam’ı ortadan kaldıramayacaklarını anlayınca kendilerine uyan bir İslam anlayışı oluşturma ihtiyacı hissettiler. Müslüman halkları öz kültürlerinden uzaklaştıracak ve faaliyetlerine karışmayacak pasif bir yapıya dönüştüreceklerdi. Hoşgörü ve dinler arası diyalog kavramları bu niyetle ortaya atılmış kavramlardır. Fakat ne acıdır ki, belli bir noktaya kadar da başarılı oldular. 2005’de ölen Papa 2. Jean Paul şu ifadeleri Müslüman halklar üzerinde kurgulanan senaryoyu özetler mahiyettedir. “Birinci bin yılda Avrupa’yı ikinci bin yılda Afrika’yı ve Amerika’yı Hristiyanlaştırdık. Üçüncü bin yılda Asya’yı Hristiyanlaştırmalıyız. Batı bu noktada hedefine ulaşabilmek için kendine yerli işbirlikçiler edindi ve İslam’ın esaslarını hedef aldı. Fakat İslam toplumlarının ne liderleri ne de kanaat önderi, aydın mütefekkirleri bu konuda kayda değer bir önlem alabildiler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi