Diplomatik dil ve..
Tayyib Erdoğan diplomatik bir dille konuşmuyor. “Kasımpaşalı” değil mi? Siz her şeyi yapacak, her şeyi söyleyeceksiniz, biz de size “özür dileriz”, “teşekkür ederim” diyeceğiz öyle mi. “Bir yüzümüze vurduğunuzda öbür yüzümüzü döneceğiz.” Unutun, yok öyle bir şey. “Tom amca” değiliz biz. Artık “Hayır” diyebilen bir Türkiye var.. Ucuz asker deponuz yok karşınızda.. “Hasta adam” ya da “Oltayı yutan balık” yok! Hani siz diplomatik bir dil ve incelikle öyle diyordunuz ya: “Oltayı yutan balık yem istemez” diye. Sizin “iyi çocuklar” yok artık.
Ne yani, ülkemize kasteden teröristlere yardım ve yataklık edeceksiniz, darbecileri himaye edeceksiniz, bizden de iltifat bekleyeceksiniz.
Sizinkiler “İslamofobi”, “Fundamentalist”, “Radikal”, “irtica” derken, “Şeytan ayetleri” derken çok mu diplomatik oluyor.. “Faşist” deyince kaba, “Diktatör” derken ince mi oluyor.
Hani derler ya, evin hanımı kırıca “hayırdır inşallah” derlermiş. Hizmetçi kırınca da “kör müsün” derlermiş. Batılılar kendilerini evin hanımı görüyor sanki.
Trump Merkel’in elini sıkmadı, olay geçiştirildi, ama Erdoğan Merkel’in elini sıkmasa ne derlerdi..
Erdoğan’ı suçlayanlar kendi yedikleri haltları görmezden geliyor. Sanki darbe gecesi Erdoğan’ın uçağını FETÖ’nün pilotları için işaretleyen Strafor çok diplomatik davranıyordu..
Türkiye batının ne “ucuz asker deposu”, ne “hasta adam”ı ne de “şamar oğlanı”dır!
Diplomasi dedikleri “münafıklık sanatı” mı yoksa..
Efendileri gibi işbirliği yaptıkları adamlar da öyle diplomatik bir dil filan kullanmıyorlardı. Osman Özbek paşa Erbakan ya da Suud kıralı için neler diyordu..
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da diplomatik bir dil kullanmayı bırakmış, “PKK’yı onlar kurdu. Bazı ülkelerde PKK’ya özel silah üreten fabrikalar var” açıklamasında bulunmuş ve demiş ki:“PKK’yı onlar kurdu. Bazı ülkelerde PKK’ya özel silah üreten fabrikalar var. Bunu biliyoruz. PYD’yi kim üretti? Gerçekte dost gibi görünen, altımızdan oyan bazı düşmanlar. Onları söylemeye gerek yok. DEAŞ İslami olabilir mi? Bu hainler. Nasıl ki FETÖ terör örgütü bazı insanları özellikle kandırarak böyle bir örgüt kurdu. Tarihinin en alçak kanlı terör örgütü darbe teşebbüsü yapmaya gayret etti. İşte DEAŞ da onun bir benzeri. Bunların hepsi birbirinin aynısıdır. Maşa olarak kullanılıyor ama maşayı tutanlar aynı ülkeler. Maksat ne? Türkiye çok büyüyor, gelişiyor, artık kendi kabuğuna sığmıyor. Afrika’da bir mesele oluyor, Türkiye müdahil oluyor. Irak’ta, Suriye’de Türkiye müdahil oluyor. Arakan’daki kardeşlerimizin başına bir şey geldiği zaman Türkiye var. Dolayısıyla ‘Türkiye’nin önünü keselim.’ Fakat kesemeyecekler.”
Olmadı işte. Biz BM’ye, NATO’ya, CENTO’ya, AB’ye bağlıyız. (CENTO-RCD kalmadı değil mi) İnci Baba da öyle diyordu. Büyük devletler ne derse biz onu tekrarlardık eskiden..
15 Temmuz’daki darbe girişiminden bu yana 236 Türk vatandaşı Yunanistan’a iltica talebinde bulunmuş. Belçika’yı, Hollanda’yı, Almanya’yı filan biliyoruz da Yunanistan’a 2017 yılının ilk iki ayında Türkiye’den 98 iltica başvurusu yapılmış.. 15 Temmuz’dan bu yana ise toplam başvuru sayısı 236 olmuş. Apo’yu ülkesinde barındıran da, ona orada kamp veren de siz değil mi idiniz.. Birde utanmadan terörle savaştığınızı söylüyorsunuz.. Asıl terörist kim! Terörün arkasında kim var.
Evet, Erdoğan köşeli konuşuyor, sert konuşuyor.. Öfkesi duyduğu acıdan daha fazla değil. Önce bunu bir not edeyim.
Siz adamın canına kastedeceksiniz, İncirlik’ten uçak kaldıracaksınız vurmak için, adam sert konuşunca da “nazik ol” diyeceksiniz..
Diplomasi için Erdoğan’ın Latince bilmesi gerekiyordu. Bir zamanlar diplomasinin dili Fransızca idi. O dili konuşanlara bizde “Monşer” denir. Birileri Erdoğan’ın “Monşer” olmasını mı istiyor. Böyle bir beklenti, “olmayacak duaya amin demek” olur.
Asıl sorun ne biliyor musunuz? O sorunun kaynağında varolan sıkıntının şuuraltından yansıması şu medya seçkisi ifadelerde gizli: ABD: Erdoğan’ı indirebilseydik Müslümanlar kaybedecek biz kazanacaktık. Planı Erdoğan ve Türkler bozdu. 40 yıllık yapılanma 4 saatte bitti. İsrail: Büyük projemiz bozuldu. Erdoğan’ın ne yaptığını anlamak mümkün değil önce İsrail’e sonra Amerika’ya meydan okudu. Türkler korkutucu. İngiltere: Bütün Müslüman ülkelerin yönetimini değiştirdik. Erdoğan tek başına meydan okuyor. Planlarımız tutmadı. Türkler çok cesur. Almanya: Erdoğanlı Türkiye’nin büyümesine engel olamıyoruz. Türkler durdurulamıyor. Fransa: Erdoğan 10 yıl daha devam ederse Avrupa Türkiye’nin çok gerisinde kalacak. Ermenistan: Türklerin büyümesi korkutucu. Dünyaya meydan okuyorlar. Ölmekten korkmayan tek millet. Birileri Türkleri durdursun artık. Çin: Türkler bizi de yenmişlerdi. Şimdi Ortadoğu’ya hükmediyorlar. Erdoğan çok cesur. Çeçenistan: Türkleri kimse yenemez. Esir alamaz. Şehit olmak için birbirleriyle yarışıyorlar. Amerikan işgalcilerini bir gecede yok ettiler. Türkmenistan: Türkiye dünyayı yönetiyor. Her ülkede söz sahibi Erdoğan dünya lideri oldu. Azerbaycan: Türkiye’den başka lider ülke tanımayız. Erdoğan ne isterse yapmaya hazırız. Biz iki bedende tek canız. Lübnan: biz darbecilere teslim olduk. Türkler ölüm pahasına üstlerine gitti. Bu milletin yenilmesi imkansız. Amerika işgalini yok ettiler. Katar: Erdoğan çok cesur. Önce İsrail sonra Amerika’ya meydan okudu. Türkiye’nin yanındayız. Ekonomik olarak ne isterse yaparız. Suudi Arabistan: Müslümanların duası Erdoğan ve Türkiye’ye, o kocaman yürekli insanlara. Allah yardımcıları olsun. Kahraman bir millet. Rusya: Erdoğan işgalcilerin planlarını bozdu. Türkiye ile işbirliği yapmak zorundayız. Türkler çok cesur, tanka, mermiye karşı ölüme koştular. Türk milleti kahramanca işgalcileri yok etti. Türkler Hak bildikleri bir dava için ölüme severek giderler. Pakistan: Erdoğan bizi yönetsin 5 yılda dünyaya hükmederiz. Türkler Erdoğan’ın bir sözüyle meydanlara çıktılar ve “Allahu ekber” sedaları ile ölüme koştular. Türkiye: Biz bitti demeden bitmez. Bütün etaplarınızla gelin. Şehit olmak için bekleyen milyonlar var. Bağımsızlığımız için, saldırgan zalimler kim olursa olsun herkesle savaşırız. Ölürüz yine de teslim olmayız işgalcilere. Haksızlıklar karşısında susanlar dilsiz şeytanlardır. Allah bize yeter. La galibe illallah! Ve daha niceleri. Türkiye mazlum halkların gören gözü, işiten kulağı, tutan eli, haykıran sesi oldu. Bugünkü güç ve servet biraz da Filistinli, Suriyeli, Somalili, Myanmarlı mazlumların dualarının bereketi iledir.
Sizin diplomasinizi biliyoruz. Siz Baradey’i, Tony Blair’i darbeci Sisi’ye müşavir yapın. Mursi’yi hapsedin, Mısır “diktatör”ü Hüsnü Mübarek’i serbest bırakın. Canınız cehenneme. Selâm ve dua ile.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.