Başta Boğaziçi olmak üzere İstanbul’un gözde, muteber semtlerinde müzeyyen (lüks, süslü) meskenlerde yaşayan seçkin ve zengin vatandaşlarda ne gibi faziletler, meziyetler, üstünlükler, özellikler bulunmalıdır?

 

1. Yeterli miktarda kültür ve doğru bilgi üstünlüğü… 

 

2. Ahlak ve karakter yüksekliği…

 

3. Sanattan, mimarlıktan, şehircilikten yeterli miktarda nasipleri olmalıdır.

 

4. Evlerinde mutlaka en az üç bin kitaplık bir kütüphaneleri olmalı, her gün kıymetli ve faydalı kitaplar, yazılar mütalaa etmelidirler.

 

5. Kitap, sanat eşyası, antika eşyalar almalıdır.

 

 

6. Aylık harcamalarının onda biri kültür ve sanat dalında olmalıdır.

 

7. Güzel otomobilleri olabilir ama bunların mutlaka sanat boyutu olması gerekir. Gerçek zengin, otomobil başta olmak üzere hiçbir şeyi statü konusu yapmaz. Zenginin güzel bir otomobili olabilir ama o bununla kesinlikle övünmez, gururlanmaz, caka satmak küçüklüğüne tenezzül etmez. Eviyle, otomobiliyle, serveti ile giysiler övünen, gururlanan, kibirlenin kişiler yüksek zengin değil, alçak zengindir. 

 

8. Ruh soyluluğu…

 

9. Mürüvvet…

 

10. Vatanseverlik.

 

11. Servetleri, mal varlıkları, gelirleri, kazançları haram olmamalıdır.

 

12. Millî kimlik ve kültüre bağlılık. 

 

13. Civardaki, kıyıdaki köşedeki, varoşlardaki fakirlere zekat vermeli, yardım etmelidir.

 

14. Şu kötülüklerden uzak olmalıdırlar: Gurur kibir, görmemişlik, türedilik, ne oldum deliliği, şımarıklık, züppelik, hoppalık, her türlü hafiflik…

 

15. Erkekleri beyefendi, kadınları hanımefendi, çocukları küçük beyefendi ve küçük hanımefendi olmalıdır. Çocuklarını iyi insan, iyi vatandaş, iyi komşu olarak, büyüklerine saygılı, akranlarına ve kendisinden küçüklere merhametli olarak yetiştir(e)meyen zenginler

alçak zengindir. 

 

16. Helal servetleri aritmetik diziyle çoğaldıkça; tevazuları, alçak gönüllülükleri, iyilikleri geometrik diziyle artmalıdır.

 

17. Emirlerinde çalışanlara adaletle, insafla, (disipline zarar vermemek ve yüz göz olmamak şartıyla) merhamet ve hilmle muamele etmelidirler. (Ayda en az bir kez, hizmetçilerle, kapıcı ve şoförlerle birlikte aynı masada yemek yemelidirler.)

 

18. Herkes onlar hakkında, zengin dediğin böyle olmalıdır hükmünü vermelidir.

 

19. Erkekler en az haftada bir kere Cuma namazında camide boy göstermelidir.

 

20. Ramazanlardaki iftar sofralarında temiz pak birkaç fakir de bulunmalıdır.

 

21. Bendeniz helal servete karşı değilim. Lakin zenginliğin de çeşitlerinin olduğunu, yüksek zenginlerin yanında alçak, sefil, rezil zenginler de bulunduğunu bilirim.

 

Cumartesi gecesi Anadolu yakasında bir dostumda yemek yedik, sohbet ettik. Saat 24’de dönerken Köprüde yoğun bir trafik vardı. Otomobiller sel gibi akıyordu. O saatte böyle trafik hayra alamet değildir. (Gece ikide üçte de böyle anormal sıkışıklık oluyormuş.)

 

***

Diyanet’in ana vazifesi turistik umre turları tertiplemek, imamların maaş bordrolarını hazırlamak değildir; muhlisenlillah (ihlasla) İman ve İslam için neler yapılması gerekiyorsa öyle çalışmak, Kur’an, Sünnet, Şeriat, ahlak hizmetleri yapmaktır. 

 

***

Bir Müslümanın kalbinde Hz. Muhammed Mustafa (Salat ve selam olsun ona) sevgisi ile deccal sevgisi bir arada olmaz.

 

***

Aklı başında şuurlu bir Müslüman, Ezan okumayı yasaklayan, Ayasofyayı camilikten çıkartan, İslam medreselerini kapatan, Şeriata savaş ilan eden, ulemayı meşayihi idam eden zalim dinsizleri sevemez, destekleyemez.

 

***

Dinî cemaatler, tarikatler, gruplar siyasî iktidara muhalif olabilirler ama onunla asla açık ve sıcak şekilde savaşmamalıdırlar.

 

***

Bundan birkaç sene önce, birkaç kere “Bazı cemaatlerin içine hergeleler girdi” diye yazmıştım. Dediklerim çıktı, hergeleler hergeleliklerini yaptılar ve devlete ülkeye halka İslam’a, kendi cemaatlerine büyük zararlar verdiler. Hergelelerden hayır gelmez.

 

***

Anadolu yakası Maltepe’de bir börekçide (Boşnak Mantı Börek Evi, Tel: 0216/441 36 34) fırında pişmiş Boşnak mantısı yedim, çok beğendim. Dükkan sahibi (veya ortağı) hanımefendi ile Gümüşhaneli garson çok kibardı. Tavsiye ederim. (Kıymalı böreğin porsiyonu 8,5, peynirlisi 6,5, çay 1,5 lira. Yemek listesinde, “Beğenmezseniz lütfen ücret ödemeyiniz” yazılı.)

 

***

İmkanınız ne kadarsa fakirlere yardım ediyor musunuz?.. Arada bir de olsa sofranızda bir fakiri ağırlıyor musunuz?.. Zaman zaman aç bir kediyi doyuruyor musunuz?.. Kuşlara ekmek kırıntısı veya bulgur veriyor musunuz?.. Siz böyle hayırlar yapmaya çok muhtaçsınız. Aman sakın ihmal etmeyin. Bütün iyilikleri Allahın rızasını kazanmak için halis niyetle yapınız.

 

***

Sevgili peygamberimiz (Salat ve selam olsun ona), “Allah Afüvv’dir (afvedicidir), kerimdir afvetmeyi sever” buyurmuştur. Kul hatalıdır, günah işler, yanılır… Her akıllı Müslüman Allahtan afv dilemelidir.

 

***

Yatak odalarına, ofislere, şuraya buraya gizili kameralar, mikrofonlar yerleştirerek, insanların örtülü ayıplarını, çirkinliklerini ve günahlarını araştıranlara ve teşhir edenlere soruyorum: Günahları insanların kazuratlarıdır. Siz lağım faresi misiniz? Yaptıklarınız bumerang gibi döndü dolaştı, başınıza çarptı.