ABD Büyükelçisi Bass’a, “Sizi aptal yerine koysak hoşunuza gider mi?” diye sormak istiyoruz. Hoşunuza gitmezse siz niye bizi “aptal yerine koymak” için çabalayıp duruyorsunuz? 

Bu sorumuzla neyi mi kast ediyoruz? Hemen açıklayalım:

15 Temmuz ile ilgili sözlerinizi kast ediyoruz! Diyorsunuz ki:

Türk hükümetinin 15 Temmuz’da meydana gelen korkunç olayların faillerini “adaletin karşısına çıkarmaya” yönelik girişimlerini desteklemeye devam ediyoruz! Bu sözler Türk milletini “aptal yerine” koymak değilse nedir?

Bir taraftan 15 Temmuz’un bir numaraları suçlusu Gülen’i bağrınıza basarken nasıl oluyor da “Türk hükümetinin korkunç olayın faillerini adaletin karşısına çıkarmaya yönelik girişimlerini” desteklemiş oluyorsunuz? 

Bundan büyük çelişki olur mu?

 

“Bu sözlerimde bir çelişki yok” diyorsanız o zaman doğrudan doğruya Türk halkını “aptal yerine” koyuyorsunuz demektir. Sayın Büyükelçi, 15 Temmuz’da meydana gelen korkunç olayların ardındaki pek çok ismi ülkenizde misafir etmiyor musunuz? Onlara iş güç temin etmiyor musunuz?

Hadi bunları bir kenara bırakalım!

 

Türkiye’de yakalanıp yargı önüne çıkarılan darbeci bozuntularına “kahraman” muamelesi yapmıyor musunuz?

O zavallılar da kendilerini gerçekten “kahraman” zannedip mahkemelere üzerinde “hero” yazan tişört ile çıkmaya kalkmıyorlar mı?

15 Temmuz darbe teşebbüsünün önde gelen isimlerinden olan Adil Öksüz’ün ortadan kaybolmasında ülkenizin hiç mi rolü yok?

 

Siz her ne kadar kendisini “tanımazlıktan” geliyor olsanız da Türk halkı Öksüz’ün bir anda ortadan sır olmasında ülkenizin büyük payı olduğunu düşünüyor.

Hal böyle iken, yani ne darbenin arkasındaki isimleri vermeye yanaşırken ve ne de darbeye bir şekilde bulaşmış olanları Türkiye’ye teslim etmezken kalkıp, “Darbecilerin adaletin karşısına çıkarılması girişimlerini destekliyoruz” demeniz doğrudan doğruya bu milletin zekâsı ile alay etmek olmuyor mu?

 

15 Temmuz’da meydana gelen korkunç olayın faillerinin “adaletin karşısına çıkarılmasına destek” ancak onları bu ülkeye teslim ederek olur!

Hem onları koruyup kollamak hem de bu tür beyanlarda bulunmak Türk milletini “aptal yerine” koymaktan başka bir şey değildir.

 

Ya açıkça onların yanında olduğunuzu ilan edin ya da böyle göz boyamaya çalışmaktan vazgeçin.         

Keşke insan hakları savunucuları için gösterdiğiniz büyük hassasiyeti (!) 249 şehidimiz için de göstermiş olsaydınız.