Müşevveş Beyefendiye 20 Soru
Müşevveş beyefendiye: Zat-ı âlinize bazı rahatsız edici sorular yöneltiyorum. Bağışlanmamı diler, selam ve hürmetler ederim…
Birincisi: Yaklaşan depreme karşı ne gibi hazırlıklar yaptınız, hangi tedbirleri aldınız? Oturduğunuz binanın sağlamlığı ne kadardır, biliyor musunuz? Çürük bir bina ise, en kısa zamanda terk ve tahliye edip dayanıklı sağlam bir eve taşınmayı düşünüyor musunuz?
İkincisi: Ayak sesleri duyulan, yaklaşan üçüncü dünya savaşı konusunda herhangi bir hazırlığınız var mıdır?
Üçüncüsü: Hiç olmazsa on beş gün size ve ailenize yetecekgıda maddesi, su, zarurî ihtiyaç maddeleri stok ettiniz mi? Elektrikler kesilirse nasıl aydınlanacaksınız? Fitilli gaz lambası, mum, el feneri… İlk tıbbî yardım malzemesi… Makarna, pirinç, bulgur… Doğalgaz kesilirse tüp gazı…
Dördüncüsü: Er veya geç, zamanı gelince öleceksiniz. Bir Müslüman olarak âhiret için hazırlık yapıyor musunuz? Büyük yolculuk için azık topluyor musunuz?
Beşincisi: Büyük kız üniversiteye, Metin liseye gidiyor. O ciğerparelerinizin iyi insan, iyi vatandaş, iyi Müslüman olarak yetişmeleri için neler yapıyorsunuz?
Altıncısı: Siz namaz kılan oldukça dindar bir Müslümansınız, evinizin çok yakınında bir cami var, arada bir oraya gidip cemaatle namaz kılıyor musunuz?
Yedincisi: Mahallenizdeki yardıma ve ilgiye muhtaç fakirlerle, miskinlerle, düşkünlerle ilgili bir hayır faaliyetiniz var mı? Muhtara gidip, çok kötü durumda olan kimseleri öğrenip onlara, bütçenizin el verdiği derecede yardım ediyor musunuz?
Sekizincisi: Boyunuza göre yirmi beş kilo fazlalığınız var. Ne zaman perhize başlayacaksınız?
Dokuzuncusu: Dilinizin durumu nedir? Yalan konuşmayan, gıybet etmeyen bir kimse misiniz?
Onuncusu: Hicrî tarihin birinci ayı geldi. Bitişik komşulara aşure ikram etmeyi düşünüyor musunuz?
On birincisi: Yeterli ilmihal bilgisine sahip değilseniz, mesela Allahın 14 sıfatını ezbere bilmiyorsanız, bu konudaki eksiklerinizi tamamlamayı düşünüyor musunuz?
On ikincisi: Kendinizi kontrol ediyor musunuz? Her gün yatarken, günlük muhasebenizi yapıyor musunuz?
On üçüncüsü: Peygamberimiz (Salat ve selam olsun ona) “İki günü eşit olan zarardadır” buyurmuştur. Siz, her yeni gününüzün, ilim irfan, hayır hasenat, ibadet, hayırlı hizmetler konusunda bir öncekinden ileri ve üstün olması için neler yapıyorsunuz?
On dördüncüsü: Her gün en az yarım saat faydalı yazılar, kitaplar okumak suretiyle kültürünüzü arttırıyor musunuz?
On beşincisi: Bildiğiniz iyi, faydalı şeyleri hayata uyguluyor musunuz?
On altıncısı: Lüks, pahalı, israflı, lüzumsuz, ihtişamlı, gurur ve kibir verici otomobilinizi satıp; yerine ihtiyacınızı yine mükemmelen görecek daha mütevazı bir vasıta almayı düşünüyor musunuz?
On yedincisi: En önemlisi, derin düşünebilir musunuz?
On sekizincisi: Siz günde sekiz saat uyuyanlardan mısınız, yoksa yirmi dört saat uyuyanlardan mısınız?
On dokuzuncusu: Bir insan olarak hatalarınız, eksikleriniz olduğunu düşünüyor musunuz, yoksa ben hiç hatâ etmem, bütün yanlışlar başkalarındadır diyenlerden misiniz?
Yirmincisi: Siz lise ve üniversite mezunusunuz. Doğru düşünmek, doğru ile yanlışı birbirinden ayırt etmek ilmi olan mantık biliyor musunuz? Mesela, sebepler ile neticeler konusunda 10 üzerinden en az 7 alabilecek bir kompozisyon yazabilir misiniz? Başka bir konu: Gerçek ile gerçeklik konusunda üç sayfalık ciddî ve tutarlı bir kompozisyon yazabilecek kültüre sahip misiniz?
***
Sizi üzdü ve öfkelendirdiysem tekrar tekrar bağışlanma diliyorum. Hoşça kalınız muhterem beyefendi!