Söz geçirememek!
AKP ’liler sanıyorlardı ki Cumhurbaşkanı Erdoğan “bir şey isteyince” parti tabanı “ikiletmeden” hemen yerine getirir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bazı belediye başkanlarındanistifa etmelerini istemesi üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın, “Adam yerine konulmadığım yerde durmam” diyerek istifasını vermesi bu zannı kuvvetlendirmişti.
İstifası istenen öteki belediye başkanlarının da çok geçmeden istifa edecekleri düşünülüyordu.
Yandaş medya “bugün istifa ediyorlar” ya da “yarın ayrılacaklar” şeklinde epey gaz verdi ama nafile!
İstifaları beklenen belediye başkanları adeta “Nuh dediler ama peygamber” demediler.
Sonunda parti tabanının yukardan gelen taleplere “anında” cevap vermediği görüldü.
Sonunda onlar da istifa edeceklerini açıkladılar ama bu arada olan “karizmaya” oldu.
Her istekleri “itirazsız” yerine getirileceği sanılanlar orta yerde kalıverdiler. Netice itibarıyla herkese hükmediyor zan edilenlerin üç başkana bile söz geçirmekte zorlandığı görülmüş oldu.
AKP içinde bu yaşanan gerilimden sadece istifası beklenen belediye başkanları zarar görmüyor aynı zamanda parti üst yönetimi de ağır biçimde yaralanıyor.
Yani bazı isimlerin tasfiyesi ile partinin güçleneceği var sayılırken tam aksi gerçekleşiyor.
Ve iktidar partisi hiç hesaplanmadığı şekilde güç kaybına uğruyor. Nitekim yapılan kamuoyu yoklamaları da bu gerçeği gözler önüne seriyor.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan bunu nasıl “görmezden” geliyor bilemiyoruz.
Sonuç itibarıyla kendisi “sözü dinlenilmeyen genel başkan” durumuna düşüyor, bu nasıl görmezden gelinir?
Bunca tartışmanın ardından iktidar kanadından hiç kimse “güçlü bir parti” beklentisi içine girmemelidir. “Elmanın içine kurt düştükten” sonra yapacak bir şey kalmamış demektir.
Evet, bir kez daha tanık oluyoruz ki dün söz dinlemeyenler bugün söz dinletmekte bir hayli zorlanıyorlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.