Kimler Hizmet Eder Kimler Edemez
MEVLEVİLİK nedir? Başına sikke geçirip, tennure giyip sema etmek midir?.. Hayır hayır hayır!.. Mevlevilik olgun, vasıflı Müslüman yetiştirme; imana İslam’a Kur’an’a Sünnete Şeriata Ümmete İmamete ve bütün insanlığa ilimle irfanla ihlâsla hizmet etme mektebidir.
NURCULUK nedir? Nurculuk yapmak mıdır? Hayır hayır hayır. Nurculuk yukarıda sayılan sekiz konuda ihlâslı ve tesirli hizmet etme mektebidir.
NAKŞÎLİK nedir? Nakşîliğe hizmet etmek midir? Hayır hayır hayır!..Nakşîlik de, sayılan sekiz hizmeti doğru dürüst yapma mektebidir.
Diğer tarikatlar da hep öyledir.
Bütün meşru cemaatlerin vazifesi de bu hizmetleri yapmaktır.
Bu sekiz hizmet, bütün Müslümanların ortak hizmetleridir.
Hiçbir islamî kuruluşun bu temel ve ortak hizmetleri bırakıp da kısır bir döngü içine girip kendine hizmet etmeye hakkı yoktur.
Bu sekiz hizmeti, ilmi, kültürü, ahlakı yeterli ehliyetli ve liyakatli hizmetkârlar yapabilir.
Bu hizmetler ya doğrudan doğruya yahut dolaylı olarak planlı ve programlı şekilde yapılır.
Tarikat, cemaat, Nurculuk amaç değil araçtır, hizmet aracı.
Bu hizmetler ilmin ve irfanın ışığında yapılmazsa başarılı olunmaz.
Bu hizmetler ihlâsla yapılmazsa Allah katında makbul olmaz.
Hem hizmet edecekmiş, hem de bu esnada din ticareti yaparak zengin olacakmış. Bu niyet fasittir, şeytanîdir.
Hizmet ederken nefsini tatmin edecek, makam mevki ün kazanacakmış. Bu da bâtıl bir niyettir.
İslam’ı yeteri kadar, doğru dürüst bilmeyenler nasıl hizmet edebilir?
Namazın farzlarını, vaciblerini, sünnetlerini, edeblerini, müfsidlerini bilmeyen bir cahil imamlık yapabilir mi?
Hizmet için toplanan paralar, bir kuruşu israf ve ziyan edilmeksizin, yukarıda saydığım konularda harcanmalıdır.
Bütün mü’minlerin tek bir Ümmet olduğunu bilmeyenler nasıl hizmet edecek?
İmamet şuuruna sahip olmayanlar nasıl hizmet edecek?
Yahu, İslam’ı doğru bilmeyenler ona nasıl hizmet edebilir?
Mü’minleri sevmeyenler nasıl hizmet edecek?
Tarikat, cemaat, meşreb, parça holiganları, militanları, fanatikleri nasıl hizmet edecek?
Ehliyeti, liyakati, icazeti olmayan sahte şeyhleri uçuranlar nasıl hizmet edecek?
Müslümanların hizmette en büyük üstadı, rehberi Resulullah’tır (Salat ve selam olsun ona). Onun hizmet metoduna aykırı ve zıt şekilde hizmet edilebilir mi?
Çağdaş genel kültüre sahip olmayanlar nasıl hizmet edebilir?
Adam nefs-i emmâre bataklıklarında çırpınırken hizmet edebiyatı yapıyor. Vah onun peşinden giden zavallılara.
Kardeşler kardeşlerkardeşler edebiyatı… Hangi kardeşler?.. Bizim fraksiyonun kardeşleri… Olur mu öyle şey. Allah bütün mü’minleri kardeş kılmıştır. Önce Ümmet kardeşliği, ondan sonra özel kardeşlik… Ümmet şuuru ve kardeşliği yoksa,meşreb kardeşliği zarar verir.
Salih Müslümanları ötekileştirenler hizmet edemez.
Fraksiyonunu, cemaatini, tarikatını İslam’la özdeş hale getirenler, hatta Allah saklasın dinin üzerinde tutanlar ve görenler hizmet edemez.
Beş yıldızlı içkili fuhuşlu mekânlarda iftar ziyafeti verenler mi hizmet edecek?
İslam’da din baronu diye bir sınıf yoktur. Din baronları hizmet edemez.
Hizmet çile demektir. Çilesizler hizmet edemez.
Mağrurlar, kibirliler, büyüklük taslayanlar hizmet edemez.
Müslümanların hizmet paralarını zimmetlerine geçirenler hizmet edemez.
Resulullahın bazen eline büyük servetler geçerdi. On bin deve, kırk bin koyun… Onların hepsini Allah yolunda dağıttıktan sonra evine dönerdi, yiyecek bir şey olmadığı için aç kaldığı olurdu.
Hulefa-i Râşidîn’in beşincisi Halife Ömer bin Abdilaziz efendimizin hanımına, Halifeye temiz ve düzgün bir gömlek giydirsene demişler. Yedeği yok ki, giydireyim cevabını vermiş.
Latilokumlardan, maydanozlardan, kuşkonmazlardan, muhallebi çocuklarından, ehl-i keyften, hedonistten, arivistten, yarı mühtediden, ahlaksız ve karaktersizden gerçek hizmetkâr olmaz.
Hizmetin başındaki zatın, Resulullah efendimize biatli olması gerekir. İrtibatsız hizmet olmaz.
Hizmetin gerçek ve makbul hizmet olması için Fırka-i Nâciye dairesi içinde yapılması gerekir.
Küçük hizmetkârlar bulursa şükr eder, bulmazsa sabr ederlermiş.
Büyük hizmetkârlar bulursa dağıtır, bulmazsa şükr edermiş.
Lüks, israf, gösteriş hastaları hizmet değil, hezimet üretir.
Firasetsiz kişiler hizmet edemez.
Mürailer, iki yüzlüler, Allah için kurban, küp için kavurma diyenler hizmet edemez.
Bir delikten çıkan zararlı ve zehirli mahlûk tarafından ikinci defa sokulanlar hizmet edemez.
“Belanın en şiddetlisi Peygamberlere gelmiştir. Sonra derece derece…” hadisini düşün de, kim hizmet ediyor, kim mıncıklıyor anla.
Mütemadiyen tıka basa yiyen, nimetleri israf eden pisboğazlardan hizmetkâr olmaz.
Kendini lâ yuhti gören, nefsini aklayan benciller hizmet edemez.
Gerçek hizmetkârlar, hizmet paralarıyla kendilerine mükellef ziyafetler çekmez.
Edebiyatı bırakalım da Kur’an’a Sünnete Hikmete uygun gerçek hizmetler edelim.
(Gerçek muhlis ve muslih hizmetkârların ellerinden hürmetle öperim. Tenkitlerim onlara değildir. Dua buyursunlar.)