Deveye boynun niye eğri demişler.

Nerem doğru ki diye cevap vermiş.

Biz de ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert’in Afrin olayları ile ilgili açıklamasını şöyle bir düzeltelim dedik ama o kadar çok eğrisi var ki!

Hangi birini düzelteceğimizi şaşırdık.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Rusya’nın konuyla ilgili açıklamasını yorumlayarak, “İki müttefikin arasını açmaya çalışıyor” diyor. Bu yanlış bir yorum!

Çünkü Amerika ile Türkiye’nin arasını Rusya’nın yaptığı açıklama değil doğrudan doğruya Amerika’nın duyarsızlığı açıyor. Yıllardır Türkiye Amerika’ya, “Teröristlere kol kanat germe” diyor ama Amerika hiç oralı olmuyor.

Türkiye onlara silah verme dedikçe Amerika yeni silah dolu TIR’ları yola çıkarıyor. Sonra da Rusya, “Amerika Türkiye’yi çıldırttı” deyince hemen suçlu ilan ediliyor. Geçin efendim geçin!

ABD Dışişleri Sözcüsü, “Herkesin DEAŞ’e yönelmesi gerek, hedefe Kürtlerin konulması doğru değil” diyor.

Bu da yanlış bir yorum!

Özellikle şunu belirtelim ki hedefe Kürtler konmuyor, teröristler konuyor.

Sonra da şunu ifade edelim ki onların önceliği DEAŞ diye herkes böyle düşünmek zorunda değil. Türkiye’nin önceliği de terörist yapılanmalar. Gelin önce terörist yapılanmalara bir son verelim.

Sonra ortada hâlâ iddia edildiği gibi DEAŞ diye bir şey varsa onun üzerine gidelim. ABD Dışişleri Sözcüsü bir de, “Türkiye’nin PKK konusundaki endişeleri anlıyoruz” diyor. Bu gerçekleri yansıtmayan bir değerlendirme. ABD Türkiye’nin PKK konusundaki endişelerini anlamış olsa dört beş bin TIR dolusu silah ve mühimmatı PKK’nın dış uzantıları halindeki PYD ve YPG’ye teslim eder miydi?

ABD Sözcüsü ortaya çıkan fiili durumu söylemlerle örtbas etmeye çabalıyor ama eylemleri söylemlerinin önüne geçiyor ve gerçekleri göz önüne seriyor.

Bir bakıma ABD suçüstü yakalanmış oluyor. Şimdi soruyoruz ABD ve öteki Batılı ülkelerin açık desteği olmasa üç beş çapulcu bu kadar cesaretlenebilir miydi?