İktidar sözcüleri sık sık, “Kimden yanasınız, bizden mi terör örgütünden yana mı?” diye Batı âlemine soruyorlardı.

Gönüllerinden de, “Elbette sizden yanayız” cevabını duymak geçiyordu.

Ama “duyulan cevap” gönüllerden geçtiği gibi olmadı.

Batı âlemi bu soruya öyle bir cevap verdi ki, bu hiç duymak istemedikleri bir cevaptı.

Batı âlemi lafı fazla uzatmadan, “PKK ve yandaşları bizim için tehdit unsuru değil” deyiverdi.

Batı âleminin bu cevabı iktidar sözcülerini bir hayli şaşırtmış olmalı ki hemen, “Bu sözleri ciddiye almıyoruz” deme ihtiyacını hissettiler.

Bizce bu sözleri ciddiye almalarında ve ona göre politika belirlemelerinde fayda var. Batı âlemine rest çekerek, “Madem PKK ve yandaşları sizin için bir tehdit unsuru değil, o zaman hadi bize eyvallah” deyip Avrupa Birliği kapısında bekleyip durmaya acilen son vermeliler.

Hem Avrupa Birliği kapısında içeri alınacağız diye bekleyip duracaksınız hem de onlardan gelen açıklamaları ciddiye almayacaksınız!

Olacak şey mi?

Batı âleminin, “Kimden yanasınız?” sorusuna verdiği bu net cevap aynı netlikte bir karşılık bekler.

Bizden yana değilseniz, bizi aranıza almamak için türlü çeşitli bahaneler üretiyorsanız, o zaman alın PKK ve uzantılarının hayrını görün denilmeli ve kapı yüzlerine çarpılmalıdır.

Türkiye’yi aralarına almamak için ellerinden gelen her şeyi yapan Batı âleminin PKK ve uzantılarını bağırlarına basacaklarından hiç şüpheniz olmasın.

PKK ve uzantılarını Avrupa Birliği’ne kabul etmeleri bizim açımızdan sürpriz olmaz.

Bu şekilde Güneyimizde ABD ile komşu haline geldiğimiz gibi Avrupa Birliği ile de komşu haline gelebiliriz.

Evet, Batı âlemi sıkça muhatap olduğu, “Kimden yanasınız bizden mi yoksa terör örgütünden yana mı?” sorusuna PKK ve uzantılarını tehdit unsuru olarak görmediğini asıl tehdit unsurunun DEAŞ olduğunu ifade ederek gayet açık ve net bir cevap vermiş oluyor.

İktidar sözcüleri de hiç duymak istemedikleri bu cevabı duymuş bulunuyorlar. Sanki hiç bilmedikleri, hiç tahmin etmedikleri bir cevap ile karşı karşıya kalmış gibi, “Ciddiye almayacağız” diye konuşmaları da bu konudaki hazırlıksızlarını ortaya koymaktadır.

Oysa ciddiye almak ve ona göre politika üretmek elzemdir.