Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Küresel elitlerin gizli planına alet olmak

Küresel elitlerin gizli planına alet olmak

Anlamadık, anlamamakta inat ediyoruz.  Kaybedenler tarafındayız. Sadece “La” diyoruz.

Evet “Küresel Elitlerin Kripto Para Birimleri İçin Gizli Planı”ndan, yani Bitcoin’den söz ediyorum.

İngiliz The Economist dergisi 9 Ocak 1988 tarihli sayısında bu konuyu kapağına taşımıştı. Kapağı “Get ready for a word currency” manşeti ile çıktı. Kapakta Amerikan Doları yanıyor ve çift başlı bir kartalın boynundaki kolyede “yeni para”nın haberi veriliyordu. Paranın üzerindeki tarihte ise 2018 yazıyordu. Bu sene Davos’ta geleceğin dünyası konuşulurken, ana tema, “yapay zekâ” ve geleceğin dünyası idi. Elbette The Economist’in kapak konusu bir “kehanet denemesi” değildi. Çok iyi planlanmış bir senaryodan söz ediyoruz. 30 yıllık bir hikâyeden yani. Soğuk savaş bitmeden, yeni dünyanın parası ilan ediliyordu.

Bitcoin’e takılıp kaldık.. “Block Chance” teknolojisi, ya da “kripto para” daha uygun bir isim. “Kâğıt para” “kaydi para”, “plastik para” gibi bir para bu. Hatta ötekilerden daha sahici.

Kuşkusuz öteki paralar için geçerli olan riskler bunun için de geçerli.

Bakın, şu da var: Bu paranın izini süremiyorsunuz. Bu para ile deepweb’e inip her türlü illegal işlemi yapabilirsiniz. Bu kriptolama işlemi ile gizli bir haberleşme ağı kurabilirsiniz. Bunlar da bir gerçek. Ama tek gerçek bu değil.

Mesela, bir yıl önce 50.000 dolarlık Bitcoin alsaydınız, bugün bir dolar milyoneri olabilirdiniz. Yani bankada 2 milyon dolarınız olabilirdi. Bu piyasa adeta bir “kripto-histeri”ye sebeb olmuş gibi. Bu para sistemini kimin kontrol ettiği belli değil. Piyasa da regüle değil. Mesela AB ülkeleri ile Türkiye arasında nerede ise % 10’luk bir fark var. Zaten bu iş sanal bir borsada gerçekleştiriliyor. Bu yolla ciddi para transferleri de yapılıyor. Bu sistem kendi kredi kartını da oluşturdu. Kimilerine göre piyasa “korkunç bir geleceğe doğru” sürükleniyoruz. Hükümetler, yasama, yürütme, yargı, piyasa, dini otoriteler, hâlâ ne olup bittiğinin farkında değiller. Akademisyenler de öyle.    

Bizim ekonomistler, Aliexpress’in nasıl olup da Çin’den evinize 1 dolarlık bir telefon kılıfını gönderdiğinin maliyet analizini yapabilmiş ve kârını hesaplayabilmiş değiller. Hocalar Bitcoin’e “haram” dediler de, “Forex” konusunda bir fetva yayınlanmadı. Hoş biz hâlâ mevcut borsayı tam olarak anlamış değiliz. Hem de tarihin en eski borsasının, Galata borsasının bulunduğu bir coğrafyada yaşamamıza rağmen!

Piyasayı düzenleyen kurumların patronları bu işten ciddi anlamda rahatsız. Vergi makamları da öyle. Kontrol edemedikleri şeyden endişe ediyorlar. Yerel zenginler de bu “yenilik”ten ciddi anlamda korkuyorlar. Küresel seçkinlere gelince, bu işin merkezindekiler piyasaya yeniden güçlü bir şekilde hakim olmak için “kripto para”yı bir silah olarak kullanmaya hazırlanıyorlar. Öldürme için hareket ettiğine dair her gösterge var. Bitcoin’in geleceği, Globalistlerin elinde “Big Brother”in piyasayı kontrol mekanizmasına dönüşebilir. “blok zincir”i bir kara delik ya da piyasa solucanına da dönüşebilir. Dokunduğu her şeyi kendine bağlayan bir solucan! Buradan her şeyi alıp satabilirsiniz. Sizin bir şey satın almanız ya da satmanız için artık zaman ve mekân önemli değil. Hayal ile gerçek arasında salınacağınız insansız ya da insanımsı robotlarla, “Humanoidlerle” birlikte yaşayacağınız bir dünyanın parası bu.

Ben bütün bu gerçeklerden korkmuyorum. Bu işten korkanlardan bu konuda, hem risk ve hem de sunduğu imkânlar açısından daha fazla şey biliyorum. Üzüntüm şu ki, bizim fütüristlerimiz nerede ise yok denecek kadar az. Akademisyenlerimiz yenilikler konusunda gerçekle yüzleşmeye hazır değiller. Politikacılarımız ve bürokrasi yeterli bilgi sahibi olmadıkları bir konuda kural koymaya bayılıyorlar!

Evet, bu süreç bizim için ufuk açıcı olabilir. Bu kapıdan geçerek daha farklı ve daha gerçekçi bir piyasa, daha adil bir piyasa için yeni teklifler sunabiliriz.. Korkmaya gerek yok, çünkü Amerikan dolarından daha anlamsız, saçma, sömürüye açık başka bir para yok ve bu konuda hiçbir alternatif ondan daha kötü olamaz. Onun için korkmayın, daha kötüsü mümkün değil. En fazla onun kadar kötü olabilir. Belki Dolar’ı üretenler, dolar eskidiği, yıprandığı, artık bazı gerçekler anlaşıldığı için onun yerine yeni bir para birimi uydurmak istiyor olabilirler. Bu mümkün. Çünkü kripto para ile her şey mümkün.

Birileri şunu anlasın lütfen, bu bir sadet zinciri değil. Bu içi boş bir şey değil. Kripto para bir değer. O bir yazılım. Veri madenciliğinden anlamayanların bunu anlaması mümkün değil. Sizin topraktan altın elementinizden daha değerli ve katma değeri yüksek bir iştir veri madenciliği. Birinin kazmayla yaptığını öteki beyinle yapıyor. Buğdayı orakla biçmekle, biçerdöverle biçmek arasındaki farktan daha büyük bir farktan söz ediyorum.

Bakın “tedbir almak” değil, siz bu sistemi meşru anlamda yeniden yapılandırmazsanız, polisiye tedbirler, vergilendirme ve kayıt altına alma çabaları ile bu işle başedemeyeceğiniz gibi, bu insanları da ülkenizden kaçırırsınız. Ya da yakalar içeri atarsınız! Bu da tam anlamı ile bir cinayet olur, kendi ellerinizle, kendi geleceğinizi yok edersiniz.

Bakın bu kripto para teknolojisi, demin söyledim, tekrar söylüyorum, “Finans kapital”in, “küresel seçkinler”in dolar temelli finansal sistemin yerini alması için kullandığı bir mekanizma olabilir. Buna yeni kardeşler de geliyor, gelecek..

Bitcoin ve bugün dağıtılmış defter dönüştürme teknolojisi (DLT) ile benzer bir şey oluyor. Hükümetler sabırla yıllardır kendi kontrollerinin dışında gelişen ve büyüyen blok zincir teknolojilerini izliyorlar. Sanırım harekete geçmek için Beştepe’nin bu konuya el atmasını bekliyor birileri.. Başbakanımız, Bilim - Sanayi, Teknoloji, Ulaştırma, Maliye Bakanlıkları, Adalet Bakanlığı, Ekonomiden sorumlu bakanlıklar, Diyanet yeniden bu konuyu değerlendirmeye alsın. BTK konuyu gündemine alsa ne iyi eder.

MÜSİAD, TOBB, üniversitelerimiz bu konuya eğilsinler. Ha! MÜSİAD’dan bir grup bilişimci, şimdiden Bitcoin cüzdanı için çalışmalara başladı bile.. 

Birçok birimde kıpırdanma var ama somut bir adım yok.. Ama artık onlar da yeniden konunun değerlendirmeye alınması fikrindeler.. BİST ve Altın Borsasının bu konuda 5-6 aydır çalışmalar yaptığını biliyorum. Çok ileri projelerin de masalarında olduğunu biliyorum. Vadeli işlemlerde kullanılabilecek Block Chance teknoloji üzerinden çalışacak yeni çalışmalar için Türkiye dünyada yeni bir merkez olabilir.. Ama geç kalmayalım.

Bu konu burada bitmeyecek yarın da bu konuya devam edelim. Selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi