Erbakan Hocamızın vefatının yedinci yıl dönümünde teselli kaynağımız Milli Görüş’ün temsilcisi durumundaki Saadet Partisi’nin yeniden “Siyasetin Yıldızı” halini alıyor olmasıdır.

Siyaset sahnesinde bin bir türlü olay yaşanıyor. İttifaklar kuruluyor.

Bir bardak suda “yerli ve milli” fırtınaları koparılıyor. Bir taraf vatansever diğer taraf ise vatan haini olarak ilan ediliyor. İsteniyor ki bu tiyatro da Saadet Partisi de yer alsın! Ama Milli Görüş zihniyeti bu tiyatroda yer almaya hayır diyor.

“Biz Milli Görüş’üz”, “Biz Saadet Partisi’yiz”, “Biz farklıyız” denilerek siyasette yola kendi rotamızda devam edeceğimiz ilan ediliyor. Milli Görüş’ün siyaset anlayışı sadece TBMM çatısı altında yer almaya göre ayarlanmış anlayış değil. Ondan çok daha büyük hedef ve ilkeler söz konusu! Saadet Partisi mesela, “Önce ahlak ve maneviyat” diyor.

Bunun yanı sıra, “Bu vatan hepimizin” diyor.

Saadet Partisi farklılıkları bir çatışma vesilesi olarak değil anlaşma ve uzlaşma için fırsat olarak görüyor.

Kutuplaşmaya hayır deyip kucaklaşmaya davet çıkararak öteki partilerden farkını ortaya koyuyor. Saadet Partisi’nin bu farklı tutumu elbette gözlerden kaçmıyor.

Özellikle de gerilim politikalarından bıkıp usanan vatandaşlar için Saadet Partisi söylemleri ilaç gibi oluyor.

Şimdi memnuniyet ile görüyoruz ki iktidar da Saadet Partisi’nden bir şeyler bekliyor muhalefet partileri de bir şeyler bekliyor. Saadet Partisi siyasetin yön belirleyicisi haline gelmiş durumda. Ana muhalefet partisi bile siyasette Saadet Partisi kadar etkili olamıyor!

Siyaset bilimciler Saadet Partisi’nin siyasetteki etkisinin almış olduğu oy oranının çok üzerinde olduğu fikrinde birleşiyor.

Saadet Partisi’ndeki bu dinamik tavır elbette bizim için çok önemli bir durum.

Hele rahmetli Erbakan Hocamızın vefatının yedinci yıl dönümünde Saadet Partisi’nin böylesine öne çıkıyor olması bizim açımızdan oldukça önemli bir hal.

Saadet Partisi’ni öteki partilerden ayıran bir özelliği de aynen organik tohum gibi oluşu! Yani genleri ile oynanmış hibrid tohumlar gibi değil.

Yıllarca bir kenarda sessiz sedasız kalmış olsa bile yeri ve zamanı geldiğinde ayağa kalkarak şahlanmaya hazır olması Saadet Partisi’nin en büyük farkı olarak ortaya çıkıyor. Önümüzdeki dönemde Saadet Partisi’nin ağırlığının daha çok hissedileceğinden hiç şüphemiz yok.