Uçan Otomobiller
Uçan otomobiller yapılacakmış… Başka ülkelerde ileride yapılabilir ama bizde uçan otomobil şu anda çok. Dereye uçan otomobil… Baraja… Göle… Uçuruma… Şarampole… Denize… Üst geçidin altına… Kelkit çayına… Uçan uçana.
**
Zavallı asil vatandaşlar havaalanlarındaki izdihamda sıkıntı çekiyor. Vekiller VIP salonlarında keyf çatıyor.
**
Büyüklük taslayan gururlu, kibirli birine: Gururun ve kibrin batsın!.. Burnun yere sürtülsün…
**
Birine: Sen ne pespaye bir satranççısın…
**
Şeyhinin, ismet sıfatıyla muttasıf günahsız bir mâsum olduğuna inanan Ehl-i Sünnet dairesinden çıkar, ehl-i bid’at ve dalalet dairesi içine girer.
**
Adam mürşidlik taslıyor. Etrafındaki gençler en basit ilmihal bilgilerinin bile cahili… O kâmil bir mürşid değil, cahil bir mürşittir.
**
Birtakım tekke binalarını ele geçirip keyfe mâyeşa kullananlara: Vakfiyelerdeki lânet şartından korkun. Ansızın bir tokat yiyebilirsiniz.
**
Üniversiteli bir gence: Bu fakire, sadece ve sadece yaşım dolayısıyla hürmet etmek zorundasınız. İlim, irfan, hayır hasenat konusunda faziletim ve meziyetim olmadığı için o konularda hürmet beklemem ve istemem.
**
Şiddetli rüzgârda başına bir kiremit parçası düşen adama: O kiremit niçin başına düştü? Hele bir düşün, araştır, sebebini bulmaya çalış.
**
Cep telefonu üç bin lira, cebindeki kalem üç lira. Oldu mu bu?
**
Şişmanlamamak bahanesiyle ekmek yemeyenler, yemediği ekmeği yerine ikinci porsiyon yemek yiyenler soframa oturmasın.
**
Sağlıklı yaşamak ve beslenmek için: Az yemek ve katık, bol, kepekli doğal ekmek…
**
Zenginliğin âfetleri, fakirliğin âfetlerinden fazladır.
**
Lüks otomobilin camından dışarıya kocaman bir boynuz sarkmıştı.
**
Açılmasını istediğim süper İslam Mektebinde, Japonya’da olduğu gibi; temizlikçi, hademe, müstahdem bulunmayacak; başta tuvaletler olmak üzere bütün okulu genç öğretmenler ve öğrenciler temizleyecektir. Hiçbir öğrenci okul ve tuvalet temizliğinden muaf tutulmayacaktır. Temizlik notu, 10 üzerinden en az dokuz olacaktır. Okulda ayakkabı ile gezilmeyecek, her yer pırıl pırıl temiz olacaktır. (Yaşlı öğretmenler, mazeretleri dolayısıyla temizlik işi yapmayacaktır.)
**
Okumaya istidadı olmayan yeteneksiz çocuklarını liselerde ve üniversitelerde zorla, ite kaka okutan bir toplum çok sıkıntı çekmeye mahkûm olur.
**
Sanat, güzellik, estetik boyutu olmayan bir insan güdük bir insandır.
**
Bizde Singapur’daki kanunlar, nizamlar, emniyet teşkilatı, titizlik olsa; trafik cezalarından elde edilen parayla bütçe açığı kapatılabilir.
**
Faizler yükselsin mi, yükselmesin mi?.. Yükselse de alçalsa da ribanın sonu çöküş ve batıştır. Riba üç dinde haramdır. İslam dinine göre, riba, anasıyla zina etmek kadar çirkin bir günahtır.
**
Faizli krediyle dört bin liraya lüks ve ihtişamlı cep telefonu almış, mali durumu çok bozukmuş, yardım istedi, vermedim.
**
Tarihî bir tekke binasının mihraplı, minberli mescit ve semahanesinde düğün yapanlara: Vakt-i merhunu gelince öyle bir sille yersiniz ki, neye uğradığınızı şaşırırsınız.
**
Ayasofya’nın tekrar cami yapılıp yapılmaması için referanduma gidilmesini isteyen beyefendiye: Hayır beyefendi!.. Camilikten çıkartılıp müze yapılırken halka soruldu muydu?
**
Günde dört beş milyon aziz ekmeği çöpe atan, israf ve ziyan eden nankörler…
**
Çok yüksek süper siyaset… Çok yüksek olmayan siyaset… Orta siyaset… Alçak siyaset… Berbat pespaye siyaset… Nebilerin siyaseti… Sıddıkların siyaseti… Âdil İslam sultanlarının siyaseti… Zalim İslam sultanlarının siyaseti… Kâfirlerin facirlerin zalimlerin siyaseti… Şeytanın siyaseti… Deccalın siyaseti… Dıştan Müslüman görünen Kriptoların siyaseti… Egemen azınlık vesayet sisteminin siyaseti… Siyaset denilen şey çeşit çeşittir; efendi sen bunları birbirinden ayırt edecek zekâya, iz’ana, firasete, fetanete, sağduyuya, dehaya sahip misin?
**
Balkonumdaki ayakları, üstü, her yeri mermerden çay masasını kırdılar. Kimler kırdı? Lütfen kerem ediniz de bu suale cevap vermeyeyim. Sadece Norveçliler, İsveçliler, Almanların, Japonlar, Singapurlular kırmadı diyeyim. Onlar kırmadı da peki kimler kırdı?
**
Devamlı olarak doyduktan sonra yemek yemekle ilgili hükümler: (1) Sağlığını yitirir… (2) Obez olur… (3) İsraf büyük günahını işlemiş olur… (4) Hikmete (bilgeliğe) aykırı hareket etmiş olur… (5) Fakirlerin, ezilenlerin hakkını yemiş olur…
**
Din-Devlet kavgası olan, siyasî iktidarın ve rejimin Din ile savaştığı bir İslam ülkesi iflah olmaz, necat bulmaz. Din, Müslüman bir ülkede en büyük güçtür. Devlet dine saygılı ve bağlı olmalıdır. Din ve devlet işbirliği yapmalıdır. Din kesinlikle siyasete alet edilmemelidir.
**
Ateistlerin en büyük hataları ve kuruntuları, kendileri inanmadıkları için Allah’ı yok sanmalarıdır. Vacibülvücud yok demekle yok olmaz.
**
Ateistin göğsüne kulağımı dayadım. Kalbi Allah Allah Allah diye atıyordu.
**
Bendeniz (farz-ı muhal) milletvekili olsam, hiçbir yerde VIP kapısından geçmem, VIP salonunda oturmam, vekili olduğum halk ile birlikte olurum. Halk kuyrukta sıra bekliyorsa, bu fakir de o kuyruğun içinde olurum.
**
Yine farz-ı muhal milletvekili olsam, her ay maaşımın yarısını zekât ve sadaka olarak dağıtırım. Gereken yerlere dilekçe vererek kıyak emeklilik hakkımdan feragat eder, düşük emeklilik isterim. (Merhum Adnan Kahveci, kıyak emeklilik haklarından feragat etmişti.)
**
Bütün milletvekilleri ayda en az bir kere şunları yapmalıdır: (1) Otobüse, minibüse, metroyu binip ayakta seyahat edecek… (2) Bir halk lokantasına gidip 25 liraya üç kap yemek yiyecek… (3) Bir kahvehaneye gidip halkla birlikte çay içecek… (4) Semt pazarına gidip erzak alacak… (5) Bir kütüphaneye gidecek, kitap alacak… (6) (Müslüman ise) bir sabah namazında camiye gidecek… (7) Geleneksel sanat eseri üreten bir atölyeye gidip ucuz pahalı eserler, ürünler alacak.
**
İslam’ı içinden yıkmak isteyen sinsi reformculara, dinde yenilik ve değişim isteyenlere, Kur’an Sünnet Şeriat İslam’ını kaldırıp, yerine suya sabuna dokunmaz light ve ılımlı bir ideoloji veya hümanizma getirmek isteyenlere, Sünnet düşmanlarına: Allah size fırsat vermesin, hileleriniz ayaklarınıza dolaşsın, kazdığınız kuyulara kendiniz düşün.