SORU: Doğru, aslına uygun İslam din bilgisi ve kültürü nasıl elde edilir?

CEVAP: Ehliyetli, liyakatli, icazetli, güvenilir din hocalarının yazdığı kıymetli ve doğru kitapları; ehliyetli ve icazetli hocalardan iyice okuyup öğrenerek elde edilir.

SORU: İslam kitap fuarına gitti, isimlerini ve kapak kompozisyonlarını beğendiği birkaç kitap aldı. Bunları okumak suretiyle din bilgisi ve kültürü elde edebilir mi?

CEVAP: Bu metot çok tehlikelidir ve isabetsizdir. Kitaplardaki bilgilerin hepsinin doğru olmaması ihtimali vardır. İçlerinde vahim yanlışlar olması ihtimali vardır. Reformcu ve sapık kimselerin yazmış olması ihtimali vardır. Kapakları güzel ama para kazanmak için paldır küldür yazılmış şişirme kafa karıştırıcı kitaplar olması ihtimali vardır.

SORU: Müslüman hangi kitapları okumalı?

CEVAP: (1) İçindeki bilgilerin hepsi doğru olan bir Akaid kitabı. (2) Doğru/sahih bir ilmihal kitabı. (3) İslam ahlakı ve İslam görgüsü kitabı. (4) Usul-i fıkıh özeti… (Tekrar ediyorum: Bu kitapların hepsi güvenilir ve doğru olacaktır.)

SORU: Bir Müslüman’a şu dünya hayatında en lüzumlu insan kimdir?

CEVAP: Gerçek bir mürşid-i kâmildir?.. Mürşid-i kâmiller, Resulullah Efendimizin (Salât ve selam olsun ona) vekilleri, varisleri, halifeleridir. Onlar Şeriattan, dinin zahirî hükümlerinden zerre kadar ayrılmazlar. Şeriat ve tasavvuf iki kanadıyla uçarlar. Mükemmel ve mükemmildirler. Kendilerine bağlanan kimselerin necatına ve felahına vesile olurlar. Ucu Resullerin Seyyidine ulaşan icazetleri vardır. Çok yüksek ahlaka sahiptirler. Kendilerine bağlı olanlardan, kendilerini sevenlerden zatları için para istemezler, dünyaya meyl etmezler. Şöhretten, riyasetten, lüksten, israftan, alkıştan, alayişten, tantanadan, debdebeden hoşlanmazlar.

SORU: Zamanımızda İslam dünyasında kaç mürşid-i kâmil vardır?

CEVAP: Sayılarının gayet az olduğunu söylerim ama kesin rakam veremem. Elli, bilemediniz yüz kişi olabilir. Bazılarının Halid-i Bağdadî gibi büyük sayıda halifesi olabilir.

SORU: Bana bir mürşid-i kâmil ismi, adresi verebilir misiniz?

CEVAP: (Gülerek…) Telefon numarası ve mail de ister misiniz?

SORU: Eski asırlarda yaşamış mürşid-i kâmillerin bana faydası dokunur mu?

CEVAP: Kitaplarını okursanız, içlerindeki faydalı bilgileri ve hükümleri hayata geçirirseniz, Yollarından giderseniz, inşallah faide görürsünüz.

SORU: Böyle birkaç mürşid sayar mısınız?

CEVAP: İmam Gazalî… Abdülkadir Geylanî… Seyyid Ahmeder-Rufaî… Hasan eş-Şâzelî… İmam Rabbanî… Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevî… Bursalı İsmail Hakkı… (Liste uzundur,  yedi zatın ismini verdim.)

SORU:  İcazetli gerçek şeyhler, Müslümanlara faydalı olur mu?

CEVAP: İcazetli gerçek şeyhlerin çok faydası olur. Şeriata aykırı işler yapan, İslam ahlakı ile mütehalli (ziynetli) olmayan icazetsiz sahte şeyhlerin ise (insîşeytanların) çok zararı dokunur.

SORU: Bilhassa yirminci yüzyılda zuhur etmiş aktivist hareketlerin kurucuları faydalı kimseler midir?

CEVAP: Biraz faydaları, çok zararları olmuştur. Pîrleri farmason, taqiyyeci, bulaşık, aslında Şiî olduğu halde Sünnî görünerek Müslümanları aldatan, Bahaîlikle esrarlı ilişkileri olan Cemalüddin Afganîdir. Her firasetli Müslüman, dini bir ideoloji haline getiren aktivistlerden uzak durmalıdır. Yirminci asırda hiçbir aktivist islamî cereyan başarılı olamamıştır. (Afganî ile ilgili şöyle bir rivayet var: Mısır’da İskenderiye mason locasına kayd olmuş, bir müddet sonra, aramızda böyle dinsiz bir kimse istemeyiz gerekçesiyle atılmış!..)

SORU: İslam ahlakı ile ahlaklı olmayan bir Müslüman iyi bir Müslüman sayılır mı?

CEVAP: Namaz kılsa da, oruç tutsa da, hacca ve umreye gitse de o iyi bir Müslüman değil, kötü bir Müslüman’dır.

SORU: Bir Müslüman devamlı yalan söyleyebilir, yalancı olabilir mi?

CEVAP: Müslüman yalan söylemez, o yalancı değildir.

SORU: Dindarlık sofuluk taslıyor ama devamlı gıybet ediyor, buna ne dersiniz?

CEVAP: Böyle biri fasıktır, facirdir, büyük günahkârdır. Ondan ne sofu olur, ne dindar. Ölü kardeşinin etini yiyen bir canavardır o.

**

TEST SINAVLARI

Test sınavları, yüzde doksan, bir aldatmacadan ibarettir. Gerçek sınav, kompozisyon yazdırılarak yapılır. Kompozisyonlar ehliyetli bir heyet tarafından okunur. Laf salatası yapanlara sıfır verilir. Gramer, noktalama, edebiyat hatası yapanların notları kırılır. El yazısı eciş bücüş, kargacık burgacık olanların notları çok kırılır. Şizofrenik telgraf cümleli kompozisyon yazanlar kaybeder. Geçerli not 5 değil, 7’dir. Birkaç kompozisyon konusu:

EDEBİYAT: Ziya Paşa’dan hikemî bir beyt verilir, edebî ve fikrî şerh yapılması istenir.

TARİH: Sultan Vahdettin’in yaveri M. Kemal Paşa Padişahın kızı Sabiha sultanla evlenmek istemişti. Evlenebilseydi, tarihin akışı sizce nasıl olurdu?

COĞRAFYA: Norveç, Avrupa Birliği ülkesi olmadığı halde, fert başına düşen millî gelir bakımından dünyanın en müreffeh birinci ülkesidir. Bunu nasıl açıklıyorsunuz?

FELSEFE: Gerçek ile gerçeklik konusunda beş yüz kelimelik bir kompozisyon yazınız. (Beş yüz kelimelik laf salatası yapanlar sıfır alır.)

**

GERÇEK NURCULAR:

Gerçek Nurcu iyi Müslüman demektir. O yalan söylemez, iftira ve gıybet etmez. Mü’min kardeşlerini sever. Sahih Ehl-i Sünnet itikadı sahibidir. Beş vakit namazı dosdoğru kılar. İyi ahlak sahibidir. Salih kişidir. Gerçek dindardır. Fraksiyon ve meşreb holiganlığı, militanlığı yapmaz. Fitne fesat çıkartmaz. Ümmet birliğini korur. Lüks, israflı, şatafatlı hayat sürmez. Kanaatli yaşar. Kendisiyle ülfet ve ünsiyet edilir. İhlâsa aykırı laf etmez, iş yapmaz.  İmana İslam’a Kur’an’a Sünnete Şeriata hizmet eder.

Tarikatlı Müslümanlar da böyledir. Tarikatçılar böyle değildir.

**

NEFSİNİ PUTLAŞTIRAN BİRİNE: Farkında mısın bilmem. Sen egosantrik bir kimsesin. Bana kızacaksın ama seni uyarmak istiyorum. Uyan ve benliğinden vaz geç, aksi takdirde halin kötü olur. Bana kızıp köpüreceğine kendine kız.

**

Paraları, imkânları, hürriyetleri olduğu halde Müslüman gençliği, yeni nesilleri; iyi vasıflı güçlü üstün insanlar olarak yetiştirmeye çalışmayanlara, bu konuda niyetleri olmayanlara, plan program yapıp bunu hayata geçirmeyenlere yazıklar olsun. Veballeri çok büyüktür.

**

Vasıflı, iyi, güçlü, üstün, ihlâslı hizmetkârlar yetiştiren, yetişmelere vesile olan, katkıda bulananlar çok büyük bir ticaret yapmış olur. Onların hayır defterleri ölümlerinden sonra kapanmaz.

**

Yatılı Kur’an kurslarında, İmam-Hatip mekteplerinde, Müslüman talebe yurtlarında beş vakit namazın cemaatle kılınması mecburî olmalıdır… Böyle müesseselerde bir lokma ekmeğin, bir kaşık yemeğin, bir tek pirinç tanesinin bile çöpe atılması ziyan edilmesi hoşgörülemez.

**

HAMELE-İ KUR’AN:

Kur’anın emirlerini yerine getirir, Kur’anın yasakladığı büyük günahları işlemez, Kur’an’ın öğütlerini dinler ve tutar, Kur’an’ın kıssalarından ibret alır, Kur’an ahlakı ile ahlaklıdır, Kur’an’ın kesin emri olarak, Resulullaha (Salât ve selam olsun ona) biatli ve itaatlidir, onda Ümmet ve İmamet şuuru vardır.

**

En güzel, en kârlı, en hayırlı ticaret Allah-ü Teala ile yapılandır. Allah, ihlâslı hayırseverlere 700 kat sevap, ücret, mükâfat verir.

**

Din sömürücüsü haşarata ve eşkiyaya: İslam âlemi fitne, fesat, nifak şikak, şirk küfür, fısk fücur, isyan tuğyan yangınları ile kavrulurken; siz mukaddes dinimizi nefsinize, para ve mal kazanmaya, riyasete, ikbale, makam ve mevkie, üne alkışa, lüks hayat sürmeye, tantanaya, debdebeye alet ediyorsunuz.