M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Burslar krediler ne işe yarar?

Burslar krediler ne işe yarar?

Beş vakit namaz kılan, oldukça terbiyeli Müslüman genç, dört senelik üniversite tahsili esnasında üç yerden kredi ve burs aldı. Babası da bir miktar para gönderdi, öğrenciliğini maddî sıkıntı çekmeden geçirdi.

Lakin burs ve kredi paraları ona şu kültürleri, ilimleri, irfanları, marifetleri kazandıramadı.

1- Osmanlıca öğrenmedi.

2- Öğrenilmesi, kadın erkek her Müslüman’a farz olan ilmihal bilgilerini asgarî seviyede bile olsa öğrenemedi.

3- Akranlarına, arkadaşlarına imamlık yapacak kadar akaid, fıkıh, kıraat bilgisi edinemedi.

4- Edebiyat kültürüne sahip olamadı.

5- Tarih kültürü edinemedi.

6- Mantık ve diğer felsefî ilimler kültürü edinemedi.

7- Sanat, güzellik, estetik boyutuna sahip olamadı.

8- İrfan sahibi olamadı.

9- İstanbul yüksek kültürüne, ahlakına, nezaketine, kibarlığına, mürüvvetine, görgüsüne sahip olamadı.

10- Yeterli siyaset, idare kültürü elde edemedi.

11- Nefs-i emmaresini terbiye ve zabt etmek konusunda bir şey elde edemedi.

12- Ümmet birliği, İmamet konusunda bilgisiz ve bilinçsiz kaldı.

13 Vasıflı, güçlü, üstün bir Müslüman’da bulunması gerekli olan nice şeyi öğrenemedi.

14- İman, İslam, Kur’an, Sünnet, Şeriat hizmetleri konusunda bir eğitim göremedi.

15- İstikamet, ihlâs, fütüvvet gibi konularda yetişemedi.

16- Hangi meşrepten olursa olsun, musalli ve salihmü’min kardeşlerini sevmeyi ve desteklemeyi öğrenemedi.

17- Lüks otomobil, lüks telefon, lüks ve israflı hayat tarzı gibi statülerden uzak kalamadı.

18- Dilini gıybetten koruyamadı.

Velhasıl gencimiz para yardımı gördü ama ilim irfan ahlak konusunda dişe dokunur, planlı programlı bir yardım alamadı.

O şimdi hayata atıldı, iş güç sahibi oldu ama okur-yazar cahil statüsündedir.

Allah’ın on dört sıfatını sayınız deseniz, cevap veremez.

Çalıkuşu romanının Osmanlıca baskısını verseniz okuyamaz.

Dört yıllık üniversite tahsili esnasında bir tek ilim, kültür, yüksek düşünce kitabı okumamıştır.

Edebiyat, tarih, mantık, sanat kültürü pek zayıftır.

Kötü düzenlerde bozuk işler yapılır, kazanılacak haram paralarla hayırlı hizmet edilir konusunda şeytandan alınmış ateşli/nârî bir fetvaya da sahiptir.

Sadece burs vererek adam yetişeceğini mi sanıyorlar?

Vah bu zihniyete, vah bu kafaya, vah bu adamlara, vah bu burslara, vah bu kredilere, vah bu memlekete!..

***

BEŞ yüz senede oluşan bir kültür yapısı kısa zamanda çökertilir, enkaz haline getirilebilir.

***

Suçluları, kötüleri gereği ve yeteri kadar cezalandırmayan bir sistem, suçsuzları cezalandırmış olur.

***

Zinanın suç sayılmadığı bir toplumda nesep güvenliği tehlikeye düşer.

***

Bendeniz futboldan anlamam ve futbol konusunda yazmam. Bu bir suç ve eksiklik değildir. Kimsenin bu fakire, ille de futbol konusunda yazacaksın demeye ve baskı yapmaya hakkı yoktur.

***

Tarım konusundaki sorum şudur:

Yapılabilecek olup de yapılmayan tarım çalışmalarının, hizmetlerinin, faaliyetlerinin niçin yapılmadığını soruyorum. Bunu sormak suç değildir.

***

Okul öğrencilerine ev ödevi verilmeyecekmiş... Bari okulları tümden kapatsalar da, hem öğrenciler, hem öğretmenler rahat etse. Hangi Osmanlı Maarif nâzırı, “Şu mektepler olmasa Maarifi ne güzel idare ederdim...” demişti?

***

Şunun bunun keyfi ve menfaati için bir tek ağacın bile kesilmesine bile rızam yoktur. Zaruret varsa kesilen bir ağacın yerine iki yeni ağaç dikilir.

***

Camilere girip, namaz başlayacağı sırada ciyak ciyak yaygara kopartarak eşitlik istiyoruz, ön safta imamın ardında erkeklerle birlikte namaz kılmak istiyoruz diyen kışkırtıcı kadınlar hadisesinin iç yüzü nedir? Onların arkasında hangi güçler vardır?

***

Onun İslamcı olduğunda hiç şüphe yok ama Müslümanlığı çok şüphelidir.

***

Altmış sene önceydi. Bir akşam yemeği. Yer sofrasında büyük bir tas içinde çorba, bol ekmek... Yedi derviş içine ekmek doğrayıp çorbaya kaşık sallamışlar ve doymuşlardı. Zamanımızın acayip modern dervişleri böyle kolay kolay doymuyor.

***

Adam olmasına yardımcı olduğum gence: İleride bana dua et demiyorum. Çünkü adam olabilirsen, benim istememe lüzum yok, zaten edersin. Etmesen bile, yaptığın iyi işlerden, hizmetlerden fakire de inşaallah pay düşer. Sen adam olmaya bak.

***

Mızraklı İlmihal kitabını küçümseyen, hafife alan, onu istihfaf eden züppe bir Müslüman’a: Senin Müslümanlığından şüphe etmem ama  çok mübarek hayırlı bereketli bir din kitabını küçümsediğin için teessüf ederim.

***

Tokatlı bir gence: Şeyhülislam Mustafa Sabri efendi gibi ol.

İskilipli bir gence: İskilipli Âtıf efendi gibi ol.

Düzceliye: Muhammed Zâhid el-Kevserî gibi ol.

Trabzonlu gence: Trabzon mebusu şehid-i muhterem Ali Şükrü bey gibi ol.

Bütün gençlere: Hangi şehirde doğmuş iseniz o şehirlerin yetiştirdiği büyük, ihlâslı, azimli, hizmetkâr Müslüman büyükler gibi olmanızı temenni ve tavsiye ederim.

***

Diyet yaptığı için hiç ekmek yemeyen, ekmekten nefret eden, ekmek yerine iki porsiyon ana yemek, iki porsiyon tatlı yiyen pisboğaza: Sizi ziyafete çağıramıyorum, beni afv buyurunuz. Hürmetler ederim.

***

İlim Milim, Kültür Mültür, Sanat Manat Vakfı başkanına ve mütevelli heyetine: Hürmet ve selamlarımı arzdan sonra... Milimi, Mültürü, Manatı bir kenara atıp gerçek, dişe dokunur İlim, Kültür ve Sanat hizmetleri yapmanızı heyecanla bekliyorum.

***

Kur’an’a, Sünnete, Şeriata, fıkha aykırı şekilde, hiç hakları olmadığı halde zekât toplayanlara: Öncelikle miskinlerin ve fakirlerin hakkı olan o paraların hesabını ödeyemezsiniz.

***

Her gün yazsam yetmez... Ellerinde imkân, fırsat, hürriyet olduğu halde ahlaksızlıklarla mücadele etmeyen, emr-i mâruf yapmayan sözde sahte ahlaklılar, ahlaksızlardan bin kat daha ahlaksızdır.

***

Zeyd-i müslim, mensubu bulunduğu cemaati, tarikati, meşrebi, fırkayı, hizbi, sekti, kliği, parçayı İslam’dan üstün görse, ona ne lazım gelir: CEVAP: O dengesiz, mantıksız bir Müslüman’dır. Ona akl-ı selim lazım gelir.

***

Müslümanlara nasihat edilmezse ne olur? CEVAP: Bugünkü kötü durum, anarşi, kaos meydana gelir.

***

Hafız olmuş ama parayla Kur’an okuyor, Kur’an’ı ticarete geçime alet ediyor... O, gerçek hamele-i Kur’an değildir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi