Dünya İslam’a koşarken
Haftada bir dış dünyada İslam’a geçenlerle ilgili bazı videoları seyr ediyorum. Gerçekten Batı dünyasında akın akın İslama geçiş var. Bunların bazısı, eski azılı İslam düşmanları. ABD’de elli yıl boyunca misyonerlik yapmış bir Baptist papazı da Müslüman olmuş. Politikacılar, ilim adamları, matematik profesörleri, sporcular, film artistleri. Ünlü şahsiyetler...
New York’ta 11 Eylül İkiz Kulelerin yıkılması, Paris’te Charlie hadisesinden sonra ihtida vak’aları (İslama geçişler) çok artmış.
Dünya İslama koşuyor.
Ümmet birliği yok, Müslümanların başında râşid bir Halife yok ama İslama geçişler hızla artıyor.
Bizde ise birtakım son derece agresif ve insafsız İslam düşmanları inatla dine karşı çıkıyor. Batılı mühtedilerden hiç ibret almıyorlar.
İslam ile Müslümanlar arasında büyük seviye farkı var. İslam çok yüksek, Müslümanlar onun çok gerisinde kalmışlar. Buna rağmen insanlar Müslüman oluyor.
İngilterede şu anda 85 Şeriat mahkemesi resmen faaliyet gösteriyor.
Yine orada Müslüman mahallelerin girişlerinde; içki kumar, uyuşturucu, fuhuş, kötü eğlencelerin, discoların yasak olduğunu gösteren levhalar asılı.
Rusça bir video seyrettim (alt yazısı Fransızca idi) Fransadaki Müslümanları gösteriyor, bu ülke birkaç on yıl içinde Müslüman olacak diyordu.
Ortodoks bir Rus papazı, şu mealde konuşuyordu: Kiliseme bağlı kimseler bana zaman zaman sorular yöneltiyor. Bunlardan biri şu: İhtiyar bir kadın, “Papaz efendi, ben Pazar günleri kiliseye gelmek için otostop yapıyorum. Hıristiyan bir Rus otomobiline alırsa, benzin parası istiyor, bir Müslüman alıp götürürse, para istemiyor. Ne iştir bu?” diyordu.
Batı Müslümanlaşırken, bizdeki bazı derin güçler, dindar halkı sekülerleştirerek İslamdan kopartmaya çalışıyor.
Müslüman gazetelerin, dergilerin, tv’lerin, Batıdaki İslamlaşmadan devamlı olarak bahs etmesini temenni ediyorum.
***
Bir gence: Yalancıları, müfterileri mahkemeye veriyorum, mahkum oluyorlar... Onlarla polemik yapmak, tuzaklarına düşmek istemiyorum. Sidik ve necaset yarışı yapamam. Onlar pislik böcekleridir, polemik yaparak onlarla başa çıkılmaz. Allah yalan söyleyenlerin, iftira atanların belasını versin.
***
İslam düşmanı azılı agresif kafirlerin necasetli yazılarının tiryakisi olan, onları içer gibi okuyanlar, çar na çar necaset tüketmiş oluyorlar.
***
Meşreb, tarikat, cemaat, görüş farklılıkları yüzünden namaz kılan salih Müslümanlara düşmanlık edenler, düşmanlık etmeseler bile onları ötekileştirenler iyi Müslüman değildir. Müslümanlıkta, mü’minlerin birbirlerini sevmeleri, desteklemeleri, ittihad, tesanüd, uhuvvet esastır.
***
Bayramdan birkaç gün sonra bir akşam namazında Fatih camiinde idim. Cemaat miktarı yetersizdi, namaz esnasında küçük çocuklar koşuşup ciyak ciyak bağırarak ibadetin huzurunu bozdular. Çocuklar elbette camie getirilmeli ama o kutsal mekanda yaramazlık etmemeliler. Cemaatin çoğunun kıyafeti İslamî kıyafet değildi. Başı açıklar çoğunluktaydı. Çıkarken, yeni bir cemaat gördüm, imamın da başı açıktı. Cami adabını bilmiyoruz.
***
Resulullah Efendimiz, ihramlı olduğu zamanlar dışında bir kere bile başı açık olarak namaz kılmamıştır. Başı açık namaz kılmak bid’attir. Namaz takkesi namazın edep ve sünnetlerindendir, İslamî bir şiardır. Diyanet bu konuda Müslümanları niçin uyarmıyor?
***
Perşembe akşamı Kumkapıda bir camide namaz kıldım. Kapıda, camiye çıplak ayakla girmeyiniz diye yazıyordu. Lüzumsuz bir uyarı. Çorabı olmayan bir fakir camiye gelmesin mi?
***
Başta İlim Yayma Cemiyeti olmak üzere bütün büyük İslamî sivil toplum kuruluşları, bir araya gelerek ORTAK ilmî çalışmalar yapmalı, Müslüman halk için küçük bir Ehl-i Sünnet İlmihali hazırlatmalı ve bunu milyonlarca adet bastırıp halka maliyetine satmalıdır.
***
En iyi ve tesirli kalp ilacı: Sağ avucunuzun içine üç damla melisa, üç damla çörek otu yağı dökerek kalbinizin üzerine masaj yapınız. Beş on dakika içinde sıkıntı ve ağrı kalmaz, açılırsınız. Mücerreptir (tecrübe edilmiştir).
***
Hiç lüzumu olmadığı, gerekmediği halde ameliyat yapmak tıp etiğine aykırıdır ve böyle yapanlar kötü doktordur, kötü hastahanedir.
***
Şu anda hatırıma geldi, Ebüzziyafe Dökümcü Şevket beyi rahmetle anıyorum. Onun gibi bir kimse bir daha gelmez. Kitap meraklısıydı. Haftada üç beş hayli kez misafir çağırır, yedirip içirirdi. Ardından geç vakitlere kadar çaylar içilir, güzel sohbetler yapılırdı. Hak Teala rahmetiyle ve keremiyle muamele buyursun.
***
Askerî olsun, sivil olsun darbelere hayır. Seçimle gelen, seçimle gitmelidir. 15 Temmuz darbesi, ülkedeki bütün büyük, orta, küçük çivileri yerinden oynattı, maddî mânevî büyük zararlara yol açtı.
***
Dostlarıma: Yaşımın ilerlediğini göz önüne alarak, birtakım sosyal faaliyetlere, toplantılara çağırılmamamı istirham ediyor, bağışlanmamı diliyorum.
***
Her akıllı terbiyeli Müslüman genç vasıflı adam olmak ister ama olabilen binde bir bile değildir. Siz o binde birlerden olmaya çalışınız.
***
Aklı apış arasında olan kişi adam olamaz.
Aklı işkembesinde olan kişi adam olamaz.
Aklı, selim olmayan kişi adam olamaz.
İhlaslı olmayan adam olamaz.
Mürüvvetli olmayan adam olamaz.
İrfanı olmayan adam olamaz.
Adam olma programına ve iradesine sahip olmayan adam olamaz.
***
Kavak ağacından mobilya yapılmaz. Patiska bezinden kostüm dikilmez. Kerestenin ve kumaşın cinsi ve kalitesi çok önemlidir.
***
Tanıdığım, kendilerinden istifade ettiğim İslam büyüklerinin, ziyalı kişilerin örnek olacak menkıbelerini ve kerametlerini bir kitapta toplayabilsem ne iyi olur. Mesela Mahir İz beyin, yegane geçim kaynağı olan öğretmenlik maaşını alır almaz, kırkta birini sadaka olarak dağıtması...
***
Ümmet birliği ve İmam-ı Kebir bulunmamasından dolayı üzülmeyen rahat kimselerle birlikte olmak istemiyorum. Müslümanlar bu iki büyük ve ölümcül eksiğe çok üzülmeli..
***
Bendeniz elbette iyi ve faziletli bir Müslüman değilim ama durup dinlenmeden, mütemadiyen, doyduktan sonra yemek yiyecek derecede de cahil değilimdir. İnsan bazen bir ziyafette, bir iftar yemeğinde biraz fazla yiyebilir, lakin her zaman asla...
***
O muhterem zat hadimü’l-fukara değil, hâdimü’l-Ümme ve’l-Mille’dir. Ruhaniyeti üzerimize sayeban olsun.
***
Zenginlerle boy ölçüşmeye yeltenen bir fakir akılsızlığının cezasını çekmiş. Basit ve ucuz otomobili, zenginlerin tank gibi arabalarının altında kalmış ezilmiş, yamulmuş, hurdaya dönmüş.
***
Geçen sene beş liraya aldığım (Hiç giyilmemiş, yeni) Armani marka lüks gömleğimi giydim, toplantıya gittim. Beş yüz liralık gömlekler içinde benimki birinci oldu. Demek ki, ucuza da şık olunabiliyormuş. Marka fetişistlerine duyurulur.
***
Öncelikle mütevazı, alçak gönüllü olanlara selam ve hürmetlerimi arz ediyorum. Sonra diğer herkese...
***
Başı çok ağrıyan birine: Dilini tut, dilini tut.
***
Namaz kılmayan Müslümana: Çıkmaz ayın son çarşambasına bırakma, hemen başla, hemen başla.