ABD taviz vermediğine göre!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türk-ABD İş Konseyi’nde yaptığı konuşma bütün rest çeken açıklamalara rağmen ABD ile ilişkilerden bir türlü vazgeçilemediğini ortaya koyuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD ile ilişkilerde bugüne kadar pek çok badireyi atlatan stratejik ortaklığın, bu çalkantılı döneminin üstesinden geleceğine inandığını söylüyor.
Tüm olumsuzluklara rağmen ABD ile siyasi ve ticari ilişkilere umutla bakıldığını ifade ediyor ve ABD ile ilişkilerde kapatılması gereken ciddi bir mesafe olduğunu dile getiriyor.
ABD ile aramızda FETÖ, Suriye, terörle mücadele, Kudüs, ekonomi ve yaptırımlar konusunda fikir ayrılıkları bulunduğunun altını çiziyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD yönetiminde bulunan kimi çevrelerin ilişkilerdeki bu sorunları tehdit, baskı ve şantajla aşabileceklerini düşündüklerini belirterek bu durumun ilânihaye sürmeyeceğini ifade ediyor.
Yani ilişkilerde Amerikan tarafında bir politika değişikliğine gidilmesi gerektiğini hatırlatıyor.
ABD yönetimi söz konusu görüş ayrılıkları konusunda bugüne kadar izlediği politikalardan hiç taviz vermediğine göre umarız Türk tarafı, “Erenlerin gönlü alçak olur, onlar bize yaklaşmıyorsa biz onlara yaklaşırız” diye düşünmez.
Açık söylemek gerekirse ABD ile yaşanan bunca sıkıntıdan sonra hâlâ stratejik ortaklığa bel bağlanıyor olmasını ve ilişkilerin düzeleceği yolunda umut taşınmasını yadırgamamak mümkün değil.
ABD’den FETÖ konusunda hangi olumlu adım bekleniyor ki?
Ya da terör örgütlerine verdiği desteği bundan sonra kesecek olsa bile bugüne kadar vermiş oldukları silah ve mühimmat ne olacak?
ABD Başkanı Trump Türkiye’ye teşekkür etti diye ümitvar olmayı gerçekçi bir yaklaşım olarak görmek mümkün mü?
Adamlar bir taraftan Türkiye’nin kuyusunu kazarken bir yandan da İdlib politikasını överek zaman kazanmaktan başka bir şey yapmıyorlar!
Evet, ABD ile ilişkilerimiz o noktaya gelmiş bulunuyor ki bundan sonrası için iyimser olmak deveye hendek atlatmaktan çok daha zor bir hale gelmiş bulunuyor.
FETÖ hâlâ baş tacı ediliyor. Terör örgütü PKK’nın yurt dışı uzantıları YPG ve PYD gibi oluşumlar hâlâ korunup kollanıyor.
Ekonomi konusunda bir papazın tutuklanması bahane edilerek akıl almaz yaptırımlar uygulanıyor. Bunların hiçbirinden vazgeçilmesi söz konusu edilmiyor. Hâl böyle olunca ilişkilerdeki mesafenin kapatılması ümidi ham hayal haline geliyor.
Hele Trump’ın terör örgütü mensuplarından söz ederken, “Bizim için öldüler, muhteşem insanlar” dediği dikkate alınınca ABD’ye stratejik ortak gözü ile bakmak iyiden iyiye zorlaşıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.