Haziran seçimlerinden önce (1 Haziran) dönemin Enerji Bakanı Berat Albayrak bir konuşmasında şöyle söylüyordu: “Seçmenlerle onu konuşuyorduk. Biri dedi ki, “Valla AK Partiye o kadar güveniyoruz ki, Cumhurbaşkanımız çıksa şuradan Ay’a kadar 4 şeritli yol yapacağım dese valla inanırız”.

Şimdi ikinci konuşmaya gelelim. TBMM Plan Bütçe Komisyonunda Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan özel sektöre Hazine garantileri ile yaptırılan köprü ve otoyollar için şöyle söylüyordu

“Diyorsunuz ki bunlar niye pahalı? Vatandaşa ücretsiz yol hizmetim var. Zorla buraya kimseyi davet etmiyorum. Burayı kullanan kendi menfaatini düşünerek zamandan, akaryakıttan sağladığı tasarruf karşılığında bu parayı veriyor.”

Şimdi iki konuşmanın bağını kuralım.

Sayın Bakan kimseyi pahalı köprülere mecbur etmedik diyor. Bu yolları kullananlar kendi menfaatlerini düşünerek, zamandan, akaryakıttan sağladığı tasarruf karşılığında bu parayı veriyor diyor. Bir de vatandaşa ücretsiz yol hizmetim var diyor.

Gerçek mi?

Ya da ne kadar gerçek?

Osmangazi Köprüsü (İzmit Körfezi üzerindeki asma köprü) alternatifi olan bir köprü. İsteyen bu köprüyü 70 TL ödeyerek kullanır, isteyen feribot hizmetini kullanır, isteyen de Körfezi dolaşarak bedava yolu kullanır.

Bu gerçek.

Burada şu noktayı düşelim: Önceki yılarda da bir korkuyu yazmıştım ve tekrar ediyorum. Kamyoncularda büyük bir korku var. Körfezi dolaşarak yüksek köprü ücreti ödemekten şimdilik kurtulmuş durumdalar. Ama her an Körfez yolunun büyük araçlara kapatılacağını söylüyorlar. Yani büyük araçlara Osmangazi Köprüsünün mecburi tek güzergah olarak kullandırılacağı korkusu var.

Tıpkı İstanbul’da yapıldığı gibi.

Dün KARAR Gazetesi ekonomi sayfasında haberi verdik. İstanbul’da büyük araçlara tek mecburi istikamet, yüksek fiyatlı özel sektör yolu olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve otoyoludur. Alternatif ucuz köprüler gece yarısında dahi büyük araçlara yasaktır. Ucuz otoban da büyük araçlara doğal olarak yasaktır.

Bedava alternatif yol ve köprü ise hiç yoktur.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı yukarıdaki açıklamayı yaparken sanırım alternatif ve bedava yol olarak uzay yolunu tarif etmiş olabilir.

ÇİFT TARAFLI ÜCRETLENDİRME

Yine tekrar edeceğim.

İstanbul’da boğaz köprüleri çok uzun sürmeyecek bir zaman diliminde çift taraflı ücretlendirilecektir.

YSS Köprüsü çift taraflı ücrete tabi. Avrasya Tüneli aynı şekilde çift taraflı ücrete tabi. Zaten bu iki köprü+tünel geçişi ve Osmangazi Köprüsüne Hazinden yapılan garanti ödemeleri nedeniyle Demirel ve Özal’ın yaptırdığı köprülere de fahiş zam yapıldı.

Son iki yılda Demirel’in ve Özal’ın devletin kaynakları ile ucuza yaptırdığı köprülerin geçiş fiyatı 3,40 TL’den 8,75 TL’ye artırıldı.

Sadece iki yılda nerede ise hiçbir gideri olmayan bu iki köprüye neden yüzde 157 zam yapılır?

Her ne kadar eski Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan ve yeni Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan bu köprü ve otoyollara yapılan Hazine garantisi ödemelerinin 3 yıl, bilemedin 4 yılda biteceğini açıklasa da, bu konuda mevcut araç sayısı vs hiçbir yeni gelişme yoktur. Kısaca özel sektöre çok yüksek Hazine garantileri ile yaptırılan hizmetlere öyle görülüyor ki, daha uzun süre ödemelerde bulunacağız.

Yine öyle görülüyor ki, özel sektör köprü ve yolları için geçenler 1 akçe öderken, geçmeyenler 3 akçe ödemeye devam edecek.

Ve de muhtemeldir ki, köprülerin Hazine garantileri eski yapılar üzerinden vatandaşa fatura edilerek kapatılmaya çalışılacak.

MUHALEFET NE YAPAR?

Şimdi bir kaç soru da toplumun sorunlarının çözümünde iktidara alternatif yollar gösterecek olan muhalefete iletelim.

İstanbul’da büyük araçlara tek bir güzergah zorunlu yapıldı. Alternatif güzergahlara göre ise fiyat farkı çok yüksek.

Acaba bu uygulama ne kadar yasal?

Bakan’ın açıkladığı gibi, herkes gönlüne göre istediği yolu mu kullanıyor; yoksa tek yol yüksek ücretli özel sektöre mi çıkıyor?