M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Bir Nebze Kendimi Tanıtayım

Bir Nebze Kendimi Tanıtayım

Yeni bir okuyucum soruyor: İki aydan beri yazılarınızı okuyorum. Sizi fazla tanımıyorum, kendinizi bir nebze tanıtır mısınız?

Müslümanım, İslamcı değilim.
Türkiyeliyim. Devletimi, ülkemi, halkımı severim, elimden geldiği kadar korumaya çalışırım.
Devletimi tutarım ama bozuk düzenleri ve sistemleri sevmem ve desteklemem.
Ülkemin birçok sosyal, kültürel konuda dünyanın birinci ülkesi olmasını isterim.
Aydın olduğumu iddia etmem, okur-yazar bir Türkiyeliyim. Her gün okurum, yazarım.
Profesyonel gazeteci değilim, altmış yılı geçen bir basın yazı hayatım olmasına rağmen sarı basın kartım bile yoktur.
İnançlarım, fikirlerim, (bence çok haklı) tenkitlerim yüzünden mahkemelerde sürünmüş, cezaevlerinde yatmış bir kimseyim.
Şifahî bedevî kültüre karşıyım, medenî kültür taraftarıyım.
Zengin, yazılı, edebî Türkçe taraftarıyım. Millî alfabe ve Osmanlıca taraftarıyım.
Hiçbir ideolojiye bağlı değilim.
En nefret ettiğim şey din sömürüsüdür.
İyi Müslümanları (eşittir iyi insanlar) severim, beğenirim.
Egemen azınlıklara, vesayet rejimine karşıyım.
Kadın haklarından yanayım. Onların şeref, namus, haysiyetlerinin korunmasını isterim.
Fıtrata aykırı Feminist ideolojiye karşıyım.
Seks köleliğine, müstehcen yayınlara, kadın ve kızlara şehvet gözüyle bakılmasına karşıyım.
Mal beyanım: İstanbulda, halen ikamet ettiğim daireden, bir köyde oldukça harap bir evden başka taşınmaz malım yoktur. Küçük bir yayınevi sahibiyim.
Çok zengin bir özel kitaplığım vardı. Onu, ücretsiz olarak Ankarada kurulan büyük kütüphaneye vakf ettim.
Geçimim: Bağkur emeklisiyim.
Birikmiş param: Yoktur.
Otomobilim: Küçük, eski bir otomobilim vardır.
Evimde birkaç orijinal hat levham vardır.
İstanbulda yayınlanan iki günlük gazetem vardı. 12 Mart 1971 darbesinden sonra Nihat Erim hükümeti tarafından süresiz kapatıldı.
Türkiyemin Güney Kore gibi kalkınmasını, dünya çapında bir otomotiv ve elektronik (Samsung) sanayiine sahip olmasını isterim.
Tarımda dünya birincisi olmamızı isterim.
Eğitimde, Singapur’u ve Finlandiya’yı geçerek dünya birincisi olmamızı isterim.
Türkiyenin şeffaflıkta, temizlikte, ahlakta, fazilette, doğrulukta dürüstlükte, adalette, kibarlıkta, derli toplu olmakta dünya birincisi olmasını isterim.
İsim vererek polemik, sidik yarışı, horoz döğüşü yapmaktan hoşlanmam.
Etliyle sütlüye karışmam.
Kendimi faziletli bilmem.
Mü’min ve Müslüman olmaktan başka hiçbir iddiam yoktur.
Türkiyenin kurtuluşunu İslamda görürüm.
Müslümanların, bugünkü kültür ve ahlaklarıyla fazla bir şey yapacaklarını sanmıyorum.
Ümmet birliği ve raşid bir Öndere biat ve itaat taraftarıyım.
Çok kültürlü bir kimse değilim ama seviye çok düştüğü için bendenizi kültürlü sananlar var.
Ülkemin bilgelikle, ilim ve irfanın ışığında, adaletli bir şekilde idare edilmesini isterim.
Askerî ve sivil bütün darbelere karşıyım.
İslamın önündeki en büyük engelin din sömürücüsü, cahil, benliklerinin kölesi vasıfsız Müslümanlar olduğuna inanırım.

***

Büyük bir şehrimizin varoşlarına, kar kış yüzünden aç kalan yaban domuzları sürüler halinde inmiş. Evcil domuzlar yetmiyormuş gibi...

***

Söyleyenlere ve Türkiye’ye büyük zarar veren “Bi şey olmaz be abi” zihniyeti kazalara, ölümlere, yaralanmalara, felaketlere sebep olmaya devam ediyor. Bilhassa trafik kurallarına uyma konusunda bu sakat, berbat zihniyeti terk etmeliyiz.

***

Her defasında bir şey olmaz ama binde bir bir şey olur, birileri ölür, öbürleri katil olur, kimisi sakat kalır. Bi şey olmaz be abi diyenler, felakete piyango bileti almış gibi olur. Binde bir vurur, bir vurdu mu yere serer.

***

Dikkat buyurunuz, uzmanlık demiyorum, kültür diyorum. Adam lise mezunu ama edebiyat, tarih, felsefe, mantık, sanat, beşerî ve iktisadî coğrafya, medenî görgü kültürüne sahip değil. Böyle liseli ve lise olur mu?

***

Diyanet İşleri Başkanlığına: Dirsizlik ve irtidat (İslamdan çıkış) yayılıyor. Buna karşı başkanlık ne yapıyor?

***

Koskoca general emeklisi yalan söylüyor, iftira atıyor... İddiasını isbat etmesi isteniyor. Cevap yok... Ne ispat, ne özür. Bu kadar pişkinlik olur mu?

***

Sefiller, şerefsizler, nanussuzlar, alçaklar... Onlar iddialarını isbat ederse bu sıfatlar bana ait olur, edemezlerse onlara.

***

Kızılırmak deltasında korunma altındaki avlanması yasak yetmiş yeşil başlı yaban ördeğini, yüzlerini kar maskesiyle gizlemiş avcılar vurmuş. Yakalansınlar, cezalandırılsınlar demeyeceğim, Allah belalarını versin diyeceğim. Vicdansızlar.

***

Bir ilim adamına bir konuda görüşünü sormuşlar. Görüşünü bildirmiş. Bu görüş isteklerine, menfaatlerine uymadığı için vermiş veriştirmişler. Ne çarpık zihniyet, ne kötü ahlak.

***

Doktor Ali Çetin bey dostumuzun iki özel hastahanesi var. İkisinde de şu iki şey yok: MR cihazı ve yoğun bakım ünitesi. Bu ikisi çok istismar edildiği için...

***

Şu hastalığın ilacı ve çaresi yoktur demek, İslam zihniyetine aykırıdır. Allah her marazın çaresini ilacını yaratmıştır. Bulmak kullanmak gerekir.

***

Yüz bin camiye WC yaptıran Müslümanlar şu müesseseleri kuramadılar:

Yakın tarihimiz ve M. Kemal Tedkikleri Enstitüsü.
Türkiye Yahudilerini, Dönmelerini, Kriptolarını, Pakradunilerini Araştırma Enstitüsü.

(Daha böyle mutlaka kurulması gereken otuz kadar kurum vardır.)

***

Herif karpuz gibi. Dıştan yeşil görünüyor, içine bakıyorsunuz, kıpkızıl. Böyle nice azılı kızıl, islamî kesimin içine sızdı, bir elleri yağda bir elleri balda.

***

O münafık o kadar paracıdır ki, günahını bile bedavaya vermez.

***

Bana yalanlarla, iftiralarla saldıranlardan intikam almalıyım. Öyle sıradan intikam değil. Ahsenülintikam...

***

Suudî Arabistanlı bir kadın Tayland’a sığındı. Ben İslama inanmıyorum, dönersem öldürürler diyor. Bütün İslam düşmanları bayram yapıyor. Avrupa ve Amerika’da yoğun bir ihtida (İslama giriş) varken onların bu münferit irtidata sevinmelerine acınır.

***

Büyük bir İngiliz gazetesinin manşeti: Üç yüz küsur yeni cami yapıldı, 500 metruk kilise satılığa çıkarıldı.

***

İnternette Londonistan kelimesiyle araştırınız. Londra Müslüman bir şehir haline dönüşüyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi