İktidarın her dediğine evet diyerek yandaşlığı kabul eden medya yani yandaş medya iktidar sözcülerinin marketlere karşı açtığı savaşta da iktidarın yanında yer alarak marketlere veryansın ediyor.

Marketleri karaborsacılıktan tutun da aşırı kâr peşinde koşmaya kadar pek çok konuda hedef tahtası haline getirmeye çalışıyorlar.

“Bu savaşı kim kazanır?” diye soracak olursanız kaybedecek olanın yandaş medya olduğunu söyleyebiliriz.

Çünkü marketler ekonominin hali hazırdaki durumuna göre pozisyon alıyorlar ve bütçelerinin “açık vermemesi” için etiketlerinde sürekli değişikliğe gidiyorlar.

Yani reel ekonomiye göre tavır takınıyorlar.

Yandaş medya ise “reel ekonomiye” göre hareket etmek yerine “iktidar sözcülerinin” açıklamalarına göre hareket etmeyi tercih ediyor.

İktidar sözcüleri ise marketler tarafından izlenen fiyat politikasını kendilerine karşı bir tertip olarak algılayarak bunun önüne geçmek için hazırlık yapıldığını ilan ediyorlar.

Dahası belediyeleri göreve çağırıyorlar.

Etiketleri denetlemelerini istiyorlar.

Bu istekler serbest piyasa ekonomisinde nasıl karşılık bulacak doğrusu çok merak ediyoruz.

Serbest piyasa ekonomisi bu emri vakiye boyun eğer mi?

“Madem öyle arzu ediyorsunuz buyurun etiket fiyatlarını da siz belirleyin” denilir mi?

Yandaş medya konuyla ilgili haberler yaparken işin bu yanını hiç dikkati nazara almıyor.

İktidar sözcülerinin gözünün içine bakıp ağızlarından ne çıkarsa hemen onu haberleştiriyorlar.

İktidar sözcüleri kalkıp, “Marketlere kayyum atıyoruz” dese Allah-u âlem yandaş medya düğün bayram yapacak.

Bize kalırsa iktidar piyasaları zincir marketlere teslim etmenin ceremesini çekiyor.

Yurt dışındaki büyük marketlere özenerek zincir marketlerin kurulmasını alabildiğine teşvik ettiler.

Bu teşviki yaparken de zincir marketlerin dar gelirlilerin yanında olacağını var saydılar.

Ama şimdi görülüyor ki zincir marketler dar gelirlilerden önce kendi bütçelerinin açık vermemesi telaşında. Etiketlerle devamlı oynamaları bu yüzden!

Evet, yandaş medya marketlere karşı açılan savaşı büyük bir ihtimalle kaybetmeye mahkûm!

Kasap et derdindeyken koyun can derdinde olurmuş değil mi?

Marketler de aynen öyle şimdi can derdine düşmüş durumda.