Ergenekon soyadlı albay kim?
O albay kim?
İstanbul TÜYAP Fuarı'na konferans için gittiğimizde ortalığın karışmasına yol açan Türkiye Gençlik Birliği Başkanı Adnan Türkkan, Ergenekon soruşturmasında 4 gün süreyle gözaltına alınmış biriydi.
Serbest kaldıktan sonra ilk işi Ergenekon'a sahip çıkan CHP Meclis Grubu'na katılmak, bazı şehit cenazeleri için düzenlenen törenlerde Cumhurbaşkanı Gül ve hükümet aleyhine gösterileri tertiplemek oldu.
Bu zatı daha fazla anlatmaya gerek yok, görevini icraya devam ediyor.
Fuardaki o kargaşa ortamında yüksek sesle Ergenekonculara bağıran, etrafımızda arkadaşlarıyla birlikte etten duvar oluşturmaya çalışan, bir taraftan da provokasyonu önlemeye çalışan bir genç vardı.
O genç, konferans sonrası imza kuyruğundaydı. Ergenekon'la ilgili iki kitabım da elindeydi, imza için uzattığında ismini sordum. "Muhammed Yusuf Ergenekon" dedi.
Önce "takma isim" sandım.
"Ben" dedi: "Ergenekon Albay diye bilinen Necabettin Ergenekon'un torunuyum. Soy ismim de gerçekten Ergenekon'dur."
Açıkçası şaşırdım: "Mevcut Ergenekon'la umarım bağlantın yoktur." Genç adam birden diklendi: "Allah korusun. Bunlar vatansever falan değil. Ülkeyi kaosa sürüklemek istiyorlar. Benim onlarla hiç işim olmaz. Aksine mücadele ediyorum. Konferanstan sonra da söylenmesi gerekenleri söyledim."
Bu kez dedesini hatırlatıp "Hakkında önemli iddialar var" deyince, "Kötü bir şey yapacağını sanmıyorum, çok iyi bir insandır, bu Ergenekonculara da çok kızıyor, isterseniz bir konuşun" önerisinde bulundu.
Bir süre sonra ordudan ihraç edilen Üsteğmen Volkan Kemal Ergenekon aradı. "Ben o gencin babasıyım, Ergenekon Albay'ın oğluyum" dedi.
Babasının isminin Ergenekon örgütü ve 1980 öncesi dönemin Adana Emniyet Müdürü Cevat Yurdakul'un öldürülmesi olayıyla ilişkilendirilmesine tepkiliydi.
Malum, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit 20 Eylül 1979 günü Adana'ya gittiğinde Emniyet Müdürü Cevat Yurdakul, faili meçhul cinayetlerin gerisinde Ergenekon terör örgütünün bulunduğunu, başındaki ismin de "Ergenekon Albay" diye anıldığını anlatmıştı. Yurdakul 28 Eylül'de aracına düzenlenen silahlı saldırı sonucu öldürülmüştü.
Önce torun sonra oğul Ergenekon, ardından baba Ergenekon'la görüşme zamanı gelmişti. İstanbul'daki evinden aradım.
80 yaşını deviren Necabettin Ergenekon'un hafızası hala güçlüydü: "Adana Emniyet Müdürü öldürüldüğü zaman Çanakkale'de görevliydim. İhtilalden kısa süre önce 1980 Ağustos'unda Adıyaman'a sıkıyönetim komutanı olarak atandım. 2 yıl sonra da emekli oldum. O olayla uzaktan yakından bir alakam yoktur. Adana'da görev yapmadım."
İhtilal kadrolarıyla ilişkisi nasıldı?
Şu cevabı verdi: "Pekiyi değildi. Çünkü onların yanlışlarına ortak olmak istemiyordum. Nitekim 1983 yılında Anavatan Partisi'nden milletvekili adayı olmak için Çanakkale'den başvurdum, Kenan Evren ve arkadaşları beni veto etti. Hiçbir zaman kendilerinden görmediler."
İşçi Partili bazı Ergenekon sanıklarının ajandasında isminizin çıkması tesadüf mü?
Albay Ergenekon öfke doluydu: "İstanbul'da görev yaptığım sırada bir kısmını tanıdım. Benden nefret ederlerdi, hiç sevmezlerdi. Adımı duydukları zaman çok korkarlardı. Vatanperver bulmadığım için ben de onları hiç sevmezdim. İsmimi neden ajandaya yazdıklarını bilmiyorum."
Ya Veli Küçük?
Şöyle dedi: "Tanırdım kendini. Tabi eskiden Veli çok vatanperver biriydi, bu adamlarla nasıl bir araya geldi, pek anlayamadım. Şu isimlere bakıyorum da bunların öyle devletle vatanla işleri olmaz. Zaten bunların çoğu da piyondur. Türkiye'de milli bir derin devlet de yoktur. ABD ve İsrail güdümünde Siyonist bir derin devlet var. Bu adamların Ergenekon ismini kirletmelerine de çok üzülüyorum."
Evet, Albay Ergenekon özetle böyle diyor. Özellikle kendi isminin bu örgütle birlikte anılmasına, Doğu Perincek ve ekibiyle yan yana getirilmesine çok tepkili. Bu konuda özen istiyor.
Önemli bir ayrıntı daha var. Eğer Albay Ergenekon, Adana'da hiç görev yapmadıysa ve Cevat Yurdakul öldürüldüğünde Çanakkale'deyse "Ergenekon" lakabını kullanan o albay kimdi?
Sahi kimdi?