Doğan'ın kastettiği Paris Hilton'muş(MİZAH)
"Plan tadilatlarını Paris Hilton hanım için istemiştim. Magazin basınımızın sık sık gözümüze soktuğu bu hanımın kılık-kıyafetleri görüldüğü gibi çok dekolte. Çok kısa, çok açık giyiniyor. Üzerinde neredeyse hiçbir şey yok. Anlayacağınız, boş alan çok fazla. Boş alanlarını doldurur yani kıyafetleri üzerinde tadilat yapar, kendisini mazbut bir görünüme kavuşturup açılış yaptırırsak, muhafazakar Türk halkı özellikle de Arap sermayesi üzerinde çok etkili olurdu. Hele hele Ramazan ayında getirip bir de Müslüman yapabilseydik yer yerinden oynar, Hıristiyan alemi kaynardı. İsmini bile düşünmüştüm. Pakize Tonton olmasını teklif edecektim. Görüyorsunuz ben ülkem için neler düşünüyorum, onlar hangi iftiraları atıyorlar?"
HİLTON DEĞİL PARİS HİLTON
Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın hakkındaki iddialarıyla ilgili olarak "benim kasdettiğim Hilton Oteli değil Paris Hilton'du. Başbakan beni yanlış anladı." dedi. Bir basın toplantısı düzenleyerek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın iddialarını cevaplayan Doğan "Başbakan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı beni anlamadılar ya ona yanarım." diye konuştu.
Doğan, gazetecilerin "nasıl yani?" sorusunu da şöyle cevaplandırdı;
"Amacım, Hilton Otellerinin tek varisi dünyaca tanınmış sanatçı Paris Hilton'u ikna edip İstanbul'a büyük bir yatırım yapmasını, böylece ülkemizin büyük gelir ve itibar elde etmesini sağlamaktı. Mesela bu bir rezidans olabilirdi. Kendi adını vereceğimiz bu rezidansın açılışını Paris hanımefendiye yaptırdığımızda tüm dünya medyası burada olacak, sayfalar ve ekranlar bu haberle dolacaktı. Bu da, ülkemize daha fazla turistin ve yatırımın gelmesini sağlayacaktı. Böyle bu rezidansdan daire ve işyeri almak için yabancı yatırımcılar yarışacaklardı."
Amacım, Paris Hilton'un boş alanları
Aydın Doğan, basın mensuplarının "peki, Başbakanın bahsettiği boş alanda plan tadilatları neyin nesi?" sorusunu da büyük bir pişkinlikle "bu isteğimi de yanlış anlamışlar. Malum, Ramazan ayında oruç tutuyorlar ya belki zihinleri bulanık olabilir. Ben oruç tutmadığımdan zihnim maşallah çok açık. Bu yüzden aramızda geçen diyalogları çok iyi hatırlıyorum. Plan tadilatlarını Paris Hilton hanım için istemiştim. Magazin basınımızın sık sık gözümüze soktuğu bu hanımın kılık-kıyafetleri görüldüğü gibi çok dekolte. Çok kısa, çok açık giyiniyor. Üzerinde neredeyse hiçbir şey yok. Anlayacağınız, boş alan çok fazla. Boş alanlarını doldurur yani kıyafetleri üzerinde tadilat yapar, kendisini mazbut bir görünüme kavuşturup açılış yaptırırsak, muhafazakar Türk halkı özellikle de Arap sermayesi üzerinde çok etkili olurdu. Hele hele Ramazan ayında getirip bir de Müslüman yapabilseydik yer yerinden oynar, Hıristiyan alemi kaynardı. İsmini bile düşünmüştüm. Pakize Tonton olmasını teklif edecektim. Görüyorsunuz ben ülkem için neler düşünüyorum, onlar hangi iftiraları atıyorlar?" diye cevapladı.
Bir gazetecinin "hadi bu anlattıklarınızı yuttuk diyelim. Peki Başbakanın size atfen söylediği 'ben boşuna mı bu kadar parayı Hilton'a verdim' Orayı rezidans yapmayı düşünerek bu parayı verdim' şeklindeki sözleriniz için ne diyeceksiniz?" sorusunu da şu şekilde cevaplandırdı:
"Bu cümlede anlaşılmayacak bir şey yok değerli arkadaşlar. Burada yine Paris Hilton'u kasdediyorum. Zira ülkemize gelip yatırım yapacağı bölgede inceleme yapmak için kendilerini davet ettim. Yol, otel ve yanında getireceği yüzlerce basın mensubunun masraflarını karşılamak üzere kişisel ve de şahsi servetimden bizzat kendim fedakarlık ederek yüklü miktarda bir çek verdim. Şimdi sözlerim daha iyi anlaşıldı değil mi?"
Fabrikalarımın bacalarını yeşile boyattım
Aydın Doğan, son olarak Başbakanın çevreciliğiyle alay etmesini içine sindiremediğini belirterek "oysa ben memleketim Gümüşhane'nin Kelkit ilçesinde tüm kaldırımları yeşil taşlardan yaptırdım. Tamı tamına 118 tane kavak ağacı diktim. Bunların haricinde tüm fabrikalarımın bacalarını yeşile boyattım. Ayrıca Hilton Otelinin çevresini kafama göre temizlemek için elimden geleni ardıma koymadım. Üstüne üstlük bir temizlik kampanyası açtığımda tüm köşe yazarlarım ve habercilerim gösterdiğim hedefi temizlemek için var güçleriyle çalışırlar. Yani oldukça temiz iş çıkartır, yüzümüze gözümüze bulaştırmadan istediğimizi elde ederiz. Demek ki, iyi bir çevreciyim. Var mı benden çevrecisi…" dedi ve memleketinden gelen kömeyi afiyetle yedi.
Rıfat Yörük/Habervaktim.com/Mizah
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.