Durdurma Yok Protokol Sona Erdi

Gezi provokatörlerine destek çıkan Garanti Bankası’nın “MEB’le olan ve 20 Haziran’da sona erecek işbirliği protokolünün kendiliğinden uzamasına dönük oyununu” deşifre eden haberlerimizde Hürriyet de topa girdi.

Hürriyet yazarı Özgür Bolat, övgüler düzdüğü “işbirliği” çerçevesinde öğretmenlere eğitim verildiğini fakat bu etkinliğin haberlerimiz üzerine durdurulduğunu savundu. 

Sözkonusu işbirliğinin Milli Eğitim Bakanlığı ile Öğretmen Akademisi Vakfı(ÖRAV) arasında yapıldığını iddia eden Bolat, protokolün Garanti Bankası’yla bir ilgisinin olmadığını, bankanın sadece 92 sponsor arasında yer aldığını ileri sürerek, “ben de çapulcuyum” çıkışının faturasının sözkonusu vakfa ve öğretmenlere kesildiğini savundu.

Peki gerçekten öyle mi?

Sözkonusu protokol MEB ile ÖRAV arasında yapılmış bir protokol de biz bunu MEB ile Garanti Bankası arasında yapılmış bir protokol olarak mı sunduk?

Bu soruya, aşağıdaki resmi belge ile cevap veriyoruz:

İş o protokol, bu protokol.

Taraflar açıkça görülüyor.

MEB tarafında dönemin Müsteşarı Muammer Yaşar Özgül, karşı tarafta ise GARANTİ BANKASI A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı FERİT ŞAHENK imzası yer alıyor.

PROTOKOL 20 HAZİRAN’DA SONA ERİYOR

Belgeden de görüldüğü üzere, protokolün süresi 5 yıl.

Protokolün yürürlüğe giriş tarihi de 20 Haziran 2008.

Protokolün 14. maddesi aynen şöyle:

“a-Bu protokol imzalandığı tarihten itibaren 5 yıl süreyle geçerlidir. Beşinde yılın sonunda tarafların mutabakatı ile protokol süresi uzatılabilir.

b-Yapılan değerlendirme ve mutabakata göre protokol, süresinden önce de sona erdirilebilir.”

Belgede açıkça görüldüğü üzere protokol 20 Haziran’da yani dün sona erecekken; Garanti Bankası’nın kurup, bu işbirliğinin “yürütücüsü” olarak tayin ettiği ÖRAV adlı vakıf, son derece sinsice bir girişimde bulunuyor.

Nedir bu girişim?

ÖRAV'IN SİNSİ OYUNU

20 Haziran’da sona erecek olan işbirliği protokolünü yasal dayanak alıp 18-28 Haziran tarihleri için yeni bir kurs açıyor. Ve 7 Haziran’da MEB’e yazı göndererek, bu kursa izin verilmesini istiyor.

Yazıda ne hikmetse, kursun yasal dayanağı olan protokolün 20 Haziran’da sona ereceği hiç belirtilmiyor, yangından mal kaçırır gibi, “hadi biran önce imzalayın bu yeni kursu da, açalım” diyor.

Oysa bu tarihlerde kurs açılamaz çünkü 20 Haziran’da protokol sona ermiş.

Yürürlükte olmayan bir protokole binaen kurs açılmış olur ki, bu açıkça usulsüzlüktür.

Habervaktim.com olarak yaptığımız, MEB’i bu konuda uyanık olmaya davet etmek olmuştur.

Çünkü, MEB’in bu son kursun açılmasına izin vermesi demek, protokolün kendiliğinden uzaması anlamına geliyordu.

Nitekim haberlerimizde “Protokol 20 Haziran’da sona eriyor, 18-28 tarihleri arasında açılması planlanan kursa izin vermeniz halinde protokolü uzatmış olursunuz” dedik özetle.

MEB önce süresi 20 Haziran’da sona erecek sözkonusu protokolü uzatmak isteyip istemediğine karar vermeliydi.

Haberlerimiz sayesinde, protokolün 20 Haziran’da sona ereceğini, dolayısıyla bu tarihten sonra bir tarihi kapsayan yeni bir kursa izin vermeleri halinde protokolün kendiliğinden uzayacağını gören MEB, ne yaptı?

Kimi "çapulcusever bürokrat"a rağmen “çapulcu” Garanti’nin ÖRAV’ının yeni kurs iznine herhangi bir cevap vermedi.

Böylelikle kursların yasal dayanağı olan protokol 20 Haziran tarihi, yani dün itibariyle sona ermiş oldu.

Milli Eğitim Bakanlığı, AK Parti ve lideri Recep Tayyip Erdoğan ile devlete karşı günlerdir demediğini, etmediğini bırakmayan "çapulcular"la yeni bir "işbirliği protokolü" yapmak isterse de, takdir kamuoyunun...

Fatih Akkaya / Habervaktim.com