Hainlerin katliam mesajları dava dosyasında
Sanıklar firari eski tuğgeneral Ali Kalyoncu, eski albay Yusuf Bayazıt, eski yarbaylar Ertuğrul Terzi, Nuri Büyükyazıcı, Ejder Yıldırım, Savaş Kabaklı ve Ercan Türkben'in yer aldığı yazışma grubundaki darbenin kanlı yüzünü ortaya koyan mesajlar, dava dosyasına eklendi.
Genelkurmay çatı davasının sanığı Terzi'nin incelemesi tamamlanan telefonunda, darbe girişimi gecesi Jandarma Genel Komutanlığı ve Ankara Emniyet Müdürlüğünün savaş uçaklarıyla vurulması, darbeyi engellemeye çalışan vatandaşların da şehit edilmesi talimatını içeren yazışmalar tespit edildi.
Kamu kurumlarının işgaline yönelik planlar
WhatsApp gurubunda, silah ve mühimmat takviyesine ilişkin yazışmalar ile aralarında Anadolu Ajansı'nın (AA) da bulunduğu kritik kamu kurumlarının işgaline yönelik planlar yapıldığı yazışmalara yansıdı.
Sanıkların darbe girişiminin ilk saatlerindeki yazışmaları şu şekilde:
Ejder Yıldırım: Migyem (Mühimmat Islah Geliştirme ve Yenileştirme Merkezi) haber verildi. Yolda.
Savaş Kabaklı: Tamam.
Yıldırım: 20 dk mühimmat.
Ercan Türkben: Geç, acele et.
Yıldırım: 1 bölük 5 dk çıkış, Valilik, AA, Tandoğan, Beşevler için Nuri tanklar.
Yıldırım: Mesajlar alınıyor mu? Cevap verin.
Kabaklı: Tamam. Çıkın.
Yıldırım: Emniyet iki tank.
Türkben: Geliyor.
"Uçaklar doğrudan müdahale edecek"
Yazışmalara göre, Jandarma Genel Komutanlığında halkın direnişiyle karşılaşan Yıldırım, kalabalığın dağıtılması için ısrarla hava desteği istedi.
Yıldırım'ın bu talebi darbecilerin kontrolündeki savaş uçaklarının havalandığı Akıncı Üssü'nde karışlık buldu.
Bu kapsamda önce Ankara Emniyet Müdürlüğünü hedef alan uçaklar, daha sonra Jandarma Genel Komutanlığına yöneldi ancak darbeci pilot, bu bölgeye yakın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi kavşağını bombaladı.
O anlara ilişkin, bilirkişi raporunda yer alan darbecilerin yazışmaları şöyle:
Yıldırım: Emniyet hava, kuvvet macunu.
Kabaklı: Ejder, hava desteği başka yerde, elindekini kullan.
Türkben: Yeriniz neresi?
Ali Kalyoncu: Ejder geri çekil. Hava kuvvetleri emniyete doğrudan müdahale edecek.
Kabaklı: Ejder, uygula.
"Vatandaşları direkt indirin"
Firari sanık eski Tuğgeneral Kalyoncu'nun, darbe girişimine direnen vatandaşların şehit edilmesi emrinin darbeciler tarafından anında uygulandığı da yazışmalara şöyle yansıdı:
Kalyoncu: Hiçbir vatandaşın ZPT veya araçların üzerine çıkmasına müsaade edilmeyecek. Direkt müdahale edin, indirin.
Yıldırım: Ok. Ettik, 8-10.
Kabaklı: "Nuri neredesin?
Büyükyazıcı: Komutanım ben 3 tekerlekli araçla geliyorum. Tabur komutanı arıza çıkarıyor.
Terzi: Komutanım jandarmanın emniyetini aldım. Bayağı biriktiler.
Yusuf Bayazıt: Kara Havacılık Komutanlığından 40 bin mühimmat vereceğim Genelkurmay için, kışlada bekliyoruz.
Terzi: İş makineleri ve çok kalabalıklar. Takviye imkanı var mı?
Kalyoncu: Çok az bekle.
Terzi: Emredersiniz komutanım.
Kalyoncu: Durumu değerlendir, kararını ver. Neye ihtiyacın var?
Terzi: Helikopter, uçak komutanım.
Kalyoncu: Tamam. Mühimmat olarak?
Terzi: Sanırım jandarmaya girdiler.
Kalyoncu: Giren kim?
Terzi: Polis. Tam isabetli uçaklar uçsunlar, devamlı. Komutanım yardım, uçak.
Kalyoncu: Nereye istiyorsun, nokta?
Terzi: Aynı yer.
Kalyoncu: AŞTİ, saray yoluna.
Terzi: ZMA taraf değişti, etrafım sarıldı.
Kalyoncu: Önceki yere geliyor.
Terzi: Doğusuna, komutanlık içinde polis kobrası var.
Kalyoncu: Mühimmat getirilirse sana nasıl ulaştırılır, ortam nasıl?"
Son yazışmayı 16 Temmuz saat 07.01'de yapan cuntacıların, darbe girişimi püskürtülmesine rağmen kanlı eylemlerini uygulamaktan vazgeçmedikleri belirlendi.
Sözde "yurtta sulh konseyi" üyeleri Kalyoncu ile Terzi, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Genelkurmay çatı davasının sanıkları arasında yer alıyor.
Sanıklar hakkında hazırlanan iddianamelerde, Terzi'nin darbe girişiminde Beştepe'deki Jandarma Genel Komutanlığını, sanık Yıldırım'ın da Ankara Emniyet Müdürlüğünü ele geçirmeye çalıştığı ifade ediliyor.
Eski yarbay Büyükyazıcı, Ankara 18. Ağır Ceza Mahkemesince karara bağlanan 28. Piyade Tugay Komutanlığındaki Tank Taburu davasında 6 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 658 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.