İşte Erdoğan'ın bahsettiği o kıraathane

O ziyaretin ardından da 2016 yılında kütüphane olarak açılan merkezin tabelası ‘Kıraathane’ olarak değiştirildi. Yaklaşık 20 bin kitap ve güncel yayını barındıran merkez, 7 gün 24 saat hizmet veriyor. Kitap okuyan ve ders çalışan herkes, ücretsiz çay, çorba ve kahve ikramından da faydalanabiliyor. Merkezin kablosuz internet hizmeti de ücretsiz.

'KEK GÜZEL OLUR'

Merkezin sorumlusu Selahattin Öztürk, projenin aslında bir kütüphane projesi olduğunu anlatıyor; “Cumhurbaşkanımızın bu kütüphaneyi örnek vermesinin nedeni, böyle bir yerin rol model olmasını istemesi. Umuyoruz ki diğer belediyeler de böyle kütüphaneler yapar ve üyelerimize daha iyi hizmet veririz. Çünkü 24 saat açık İstanbul’da bir Atatürk Kütüphanesi bir de burası var.”

Merkeze ders çalışmak için gelenlerden biri 12. sınıf öğrencisi Kübra Uymaz. Uymaz, haftanın 3-4 günü buraya geldiğini belirterek, “Burada herkes ders çalıştığı için daha iyi odaklanıyorum. Çay ve çorba ikramı çok güzel bir şey. Çünkü günde bazen 8-10 saate kadar kütüphanedeyim ve ders çalışırken çay içmek iyi geliyor. Ama buraya kütüphane yerine kıraathane denilmesi bence iyi bir fikir değil” diyor. Merkezde üniversiteye hazırlanan Şeyma Korkmaz da, “Her gün buradayım. Evde yatak görünce direkt uzanmak istiyorum, bu nedenle kütüphaneyi tercih ediyorum. Çayın yanında da kek ikram edilirse çok güzel olur. Çay kuru gitmiyor” diye konuşuyor.

Kartlı üyelik sisteminin bulunduğu ve 12 bine yakın üyenin olduğu kütüphanedeki en önemli sorun, kapasite yetersizliği. Koltuk sayısı az olduğu için neredeyse her gün onlarca insan saatlerce sıra bekledikten sonra yer bulabiliyor. Merkez aynı anda sadece 121 kişiyi ağırlayabiliyor.

'TEK SORUN ÇOK SIRA VAR'

Ders çalışmak için sabah saat 07.00’da Halkalı’dan kütüphaneye geldiğini ve 3 saattir yer sırası beklediğini söyleyen Pelin Gökdoğan da, “Halkalı’da böyle bir yer olmadığı için burayı tercih ediyorum. 24 saat açık olması benim için çok iyi. Bazen 12 saat ders çalıştığım oluyor. Bunun yanı sıra çay ve çorba servisinin olması da biz öğrenciler için büyük bir nimet. Kek de olursa fena olmaz” diyor. Sıra bekleyen diğer bir öğrenci Selenay Gezer de Esenler’den gelmiş. 

Doktora tezi için kütüphaneye bulunan Ö.Ş.’nin de yakındığı konu, İstanbul’daki kütüphane sayısının azlığı. “Kütüphanelerde çay, çorba dağıtmak çözüm değil. Önemli olan bu gibi kütüphanelerin sayısını artırma” diyen Ş. Sarıyer’de yaşamasına rağmen haftada iki kez tez için Zeytinburnu’na geldiğini anlatıyor.

YOĞUN TALEP

Merkezefendi ve Seyitnizam’daki 2 kütüphanenin de kıraathane konseptinde olduğunu belirten Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın da “İlçede 11 kütüphane var ama bu 2 kütüphaneye istanbul’un birçok ilçesinden yoğun ilgi var. Küçükçekmece’den, Bakırköy’den, Bahçelievler’den hatta Anadolu  yakasından Kadıköy’den gelen gençlerimiz var” diye konuştu.