Bahaettin Karakoç defnedildi!

Çok sayıda şiir kitabı ve ödülleri bulunan, 16 Ekim'de evinde rahatsızlanmasının ardından kaldırıldığı Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümünde yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamayanşair Karakoç için, Ulu Cami'de tören düzenlendi.

Yakınları tarafından üniversitenin morgundan alınarak cenaze arabasına konulan Karakoç'un cenazesi, daha sonra Ulu Cami'nin bahçesine getirildi. Karakoç'un yakınları ve sevenleri, tabuta sarılarak gözyaşı dökerken, yaşlı bir gazi de uzun süre tabutun başında bekledi. 

Karakoç'un naaşı, İl Müftü Yardımcısı Süleyman Yavuz'un kıldırdığı cenaze namazının ardından Şeyhadil Mezarlığı'na defnedildi. 

Cenazeye, Karakoç'un çocukları, 84 yaşındaki kardeşi Osman Naci Karakoç ve yakınlarının yanı sıra Vali Vahdettin Özkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili İmran Kılıç, MHP Kahramanmaraş Milletvekili Sefer Aycan, Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Niyazi Can, İl Emniyet Müdürü Doğan İnci, siyasi partilerin il başkanları, edebiyat dünyasından isimler ve vatandaşlar katıldı.

''TÜRK ŞİİRİNİN ÇIĞIRINI GENİŞLETEN BİR İSİMDİ''

Türk Edebiyatı Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Bahtiyar Aslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, merhum şairle yaklaşık 30 yılı aşan bir hukuklarının bulunduğunu belirtti.

Karakoç'un şairliğinin önemine dikkat çeken Aslan, "Türk şiirinin çığırını genişleten bir isimdi. Hayatı boyunca hiç kimsenin önünde eğilmedi. Kimseye temenna etmedi. Dimdik yaşadı, vefatı da öyle oldu. Yatağa düşmeden ayakta vefat etti. Allah'tan rahmetler diliyoruz, mekanı cennet olsun." dedi.

Şair ve yazar İmdat Avşar ise merhum Karakoç'un talebesi olduğunu söyledi.

Bahaettin Karakoç'un, Türk şiirinin burçlarında parlayan çok farklı bir yıldız olduğunu vurgulayan Avşar, "Biz genç ve şair yazarlar olarak Bahaettin Karakoç'un şiirlerinden şevk alarak yeni şeyler ürettik. Ben Türk şiirinin şah kartalı diyordum. Allah rahmet eylesin." ifadelerini kullandı.

Merhum şairin biyografisini hazırlayan eğitimci yazar Ramazan Avcı da, Karakoç'un biyografi kitap çalışmasını yapmış olmanın huzurunu ve mutluluğunu yaşadığını dile getirdi.

Türk edebiyatının "Beyaz Kartal"ı ve "Dede Korkut"u olan Karakoç'un, aynı zamanda bir hareket insanı olduğuna dikkati çeken Avcı, "Yaptıkları ve geride bıraktıkları eserleri, bizim medeniyetimizin inşaasında katkıda bulunacak bir büyüğümüzdü. Bir kartal gibi yaşayıp kartal gibi ölmek isterdi. Şiirlerine de bunu yansıtırdı. Kartal gibi yaşadı vekartal gibi dik, asil bir şekilde yaşadı. Ayakta asilce kendine yakışır bir şekilde vefat etti. Türk şiirimizin ve edebiyatımızın başı sağolsun." diye konuştu.

Şairin kardeşi 84 yaşındaki kardeşi Osman Naci Karakoç ise ağabeyinin hiç kimsenin gönlünü kırmayan, tatlı dilli, güler yüzlü bol sohbet eden biri olduğunu söyledi.

Ağabeyinin hayatının şiirle geçtiğini ifade eden Karakoç, "Okumadığı kitap yoktu. Eline ne geçse okurdu. Şu anda bir şey diyemiyorum. Bahaettin ve Abdürrahim ağabeylerim ikisi de nur içinde yatsın" ifadelerini kullandı.