Hudson Nehri gizemi: Sır perdesi aralanıyor

New York Polis Departmanı Baş Dedektifi Dermot Shea, geçen hafta çarşamba günü cesetleri Hudson Nehri'nde vücutları birbirine bant ile bağlanmış şekilde bulunan Tala (16) ve Rotana Farea (22) kardeşlerin ölüm nedenine ilişkin soruşturmada son gelişmeleri gazetecilerle paylaştı.

Shea, "Kız kardeşler, Fairfax'taki tanıdıklarına 'Suudi Arabistan'a dönmektense kendimizi öldürürüz' demişler." diye konuştu.

Genç kızların kredi kartı kayıtları incelemeleri sonucu, Virginia eyaletinden önce Philidelphia'ya ardından da New York'a geldiklerinin buralarda lüks otellerde konakladıklarının belirlendiğini kaydeden Shea, cinayet şüphesi uyandıracak bir delile şu ana kadar rastlanmadığını söyledi.

Öte yandan bir görgü tanığı, genç kızların cesetlerinin bulunmasından birkaç saat önce ikisini nehrin kenarında namaz kılarken gördüğünü aktardı.
Polis, dün yaptığı açıklamada da adli tıp incelemesi sonucu genç kızların nehre girdiklerinde canlı olduklarının tespit edildiği bilgisini paylaşmıştı.

BÜYÜKELÇİLİK GİZEMİ

Polis yetkilileri, ölen kızların annesinin, cesetler bulunmadan bir gün önce Suudi Arabistan'ın Washington Büyükelçiliğinden aranarak, kızlarının siyasi sığınma talep etmesi nedeniyle aileden ABD'yi terk etmelerini istediğini açıklamıştı.

Suudi Arabistan'ın Washington Büyükelçiliğinden bir yetkili CNN'e yaptığı açıklamada, elçiliğin genç kızların sığınma başvurusundan haberdar olduğunu ancak bu konuda aileyle irtibata geçilmediğini kaydetmişti.

New York'taki Suudi Arabistan Başkonsolosluğundan yapılan yazılı açıklamada, olayın yakından takip edildiği ve konuya ilişkin bir avukat görevlendirildiği belirtildi.

Kardeşlerin cesetleri, geçen hafta çarşamba günü Hudson Nehri'nin New York kıyısına vurmuş, yoldan geçenlerin ihbarı üzerine olay polise bildirilmişti.