Erdoğan açıkladı: Ses kayıtlarından öğrendik ki...
İslam İşbirliği Teşkilatına Üye/Gözlemci Devletlerin Anayasa ve Yüksek Mahkemeleri Birinci Yargı Konferansı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşmasında adalet vurgusu yaparken Cemal Kaşıkçı cinayetine değindi. Erdoğan, " Bunun failinin kim olduğu da bana göre belli. Olayın işlendiği yapıldığı yer de belli. Biz bize gönderilen yetkililere şunu sorduk, bu 15 kişinin içinde fail var. Siz biliyorsunuz. Biz ses kayıtlarından öğrendik ki gelenlerin içinde şu andaki veliaht prensin en yakınında olanlar bu işin aktif rol üstlenicisi. Her şey gün yüzüne çıkıyor. " ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle
"Dün Başkentimiz Ankara'daki bir tren kazasında ebediyete intikal eden 9 kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum. Değerli kardeşlerim hukukun üstünlüğü ve temel hakların korunmasında yüksek yargının rolü konulu konferansımızın başarılı geçmesini diliyorum. İslam dünyasının dört bir yanından toplantımızı şereflendiren sizlere daha huzurlu ve güvenli bir dünya ideali için yaptıklarından dolayı şükranlarımı sunuyorum.Bizim ülkemizde adalet olursa yiğitliğe gerek kalmaz diye bir söz vardır. Adaleti sadece zayıfların hak arama yöntemi olarak görmenin sonu, güçlülerin adaletsizliklerini haklı çıkartmaya kadar varır. Halbuki adalet asıl güçlüde olursa anlamlıdır. Güçlülerin erdemli, erdemlilerin güçlü olmadığı bir dünyada yaşadığımızı kabul etmek durumundayız.
Bugün dünyada güçlü olanlar adaletin değil kendi çıkarlarının peşindedir. Tarih bize adalet çizgisinden sapan devletlerin yıkılışının kaçınılmaz olduğunu gösteriyor. Geçmişte dünyanın önemli bir bölümünde hükümran olmayı başarmış nice güçlü liderin ardından inşa ettiği her şeyin yıkılıp gitmesinin sırrı adalete dayalı bir düzen kuramamış olmasıdır. Zulümle payidar olunmayacağının sayısız örneği vardır.
ASIL HEDEFLERİ MÜSLÜMANLAR
Maalesef bugün dünyanın pek çok yerinde özellikle de bölgemizde vicdanları kanatan zulümler yaşanıyor Müslümanının olduğu yerde soykırım, adaletsizlik olmaz, olmamalıdır. Bu kötülüklerin hepsi bu günlerde İslam dünyasının üstünde bir kara bulut gibi dolaşıyor. İslam dünyasını DEAŞ, FETÖ, El Şebab gibi terör örgütleriyle cendereye almaya çalışanların asıl hedefi Müslümanların hayat damarlarını kurutmaktır.
CEMAL KAŞIKÇI AÇIKLAMASI
Kısa bir süre önce basın dünyasından malum Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul, hemen şuracıkta Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nda öldürülmesi olayı bir kenara atılacak konu değildir. Konu her yönüyle açık. Bunun failinin kim olduğu da bana göre belli. Olayın işlendiği yapıldığı yer de belli. Biz bize gönderilen yetkililere şunu sorduk, bu 15 kişinin içinde fail var. Siz biliyorsunuz. Bu faili çıkarmakta da mahirsiniz. Verdikleri cevap 18 kişiyi biz tutukladık, daha sonra 22'ye çıkardık. E şimdi failini ortaya çıkarın. Önce bu suçu buraya yıkmanın gayretine girdiler. İşlemleri yaptı ve çıktı dediler, yalan. Bu sıradan bir insan değil, kalemi olan bir insan. Oradan nişanlısını almadan gitmesi mümkün değil. Daha sonra ileri gittiler, 'Yerli işbirlikçilerle bunu yaptık'. Peki kimdir yerli işbirlikçi, bunu söyleyin. Bunu söylemedikleri gibi 'Böyle bir ifade kullanmadım' diyerek yine yalan söylediler.
GELENLER VELAİHT PRENSİN EN YAKINLARI
Biz ses kayıtlarından öğrendik ki gelenlerin içinde şu andaki veliaht prensin en yakınında olanlar bu işin aktif rol üstlenicisi. Her şey gün yüzüne çıkıyor. Başsavcısı geldi, görüştüler, ipe un serdiler. En ufak bir bilgiyi, belgeyi vermediler. İslam dünyasından bazı kesimler ve ülkeler ne yazık ki doların veya riyalin kurbanı olanlar bu olaylar karşısında hakkı ve adaleti söylemediler. Batı dünyası da aynı...
ABD'YE, İNGİLİZLERE, ALMANLARA BİLGİ VERDİK
Petrolün zengini durumunda olan bu ülke ne yazık ki hala kararını veremedi. Fakat hak yerini bulacak. Dün, ABD Senatosu'ndaki gelişmeleri duydunuz. Daha gelişerek devam edecek. Biz ABD'lilere bütün bilgileri verdik. İngilizlere verdik, Almanlara verdik, Suudi Arabistan'a verdik, Fransızlara verdik. Adalet mülkün esasıdır, adalet yerini bulsun diye verdik. uluslararası hukukta da suçun işlendiği yer burası olduğu için 'Verin biz yargılayalım' dedik. Zerre kadar adalet anlayışı olsa 'Ne demek buyrun siz yargılayın' derlerdi. Neden veremiyorlar; bu işin sıçrayacağı yer ortaya çıkıyor. Bizim temennimiz de bu işin gerçek manada ortaya çıkmasıdır. "
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.