İstiklal Marşı’nın üzerine söz yok
12 Mart İstiklâl Marşı´nın kabulü dolayısıyla TYB ve Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından İstiklâl Marşı’nın yazıldığı mekân olan Taceddin Dergâhı’nda tören düzenlendi.
Törende konuşan D. Mehmet Doğan, milli sembollerin rastgele ortaya çıkmadığını belirterek, “Bayrağımız bizim milli sembolümüzdür. İstiklal Marşı bayrağımızın yanında sözümüzdür, söz sembolümüz ve ses bayrağımızdır. O günün şartlarında yarışmaya 700 şiir katılmasına rağmen, bunların içinden bizi temsil edebilecek değerde bir edebi metin çıkmamıştır. İstiklal Marşı bir meydan okuma gibi yazılmıştır. Bunun üzerine bir söz söyleyen varsa söylesin der gibi yazılmıştır. Bu marşın üzerine o gün de söz söylenememiştir, 1925 yılında da söylenememiştir, 1937’de denenmiştir yine Akif’in sözünün üzerine bir söz söylenememiştir, söylenemeyecektir.” dedi.
İSTİKLAL MARŞI’NIN KABULÜNÜN 98’İNCİ YILI
İstiklal Marşı’nın TBMM’de kabulünün 98’inci yılı Taceddin Dergahı’nda düzenlenen törenle kutlandı. Törene Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, TYB Onursal Başkanı D. Mehmet Doğan, Mehmet Akif Ersoy’un torunu ile birçok siyasi, bürokrat ve öğrenci katıldı.
TÜRK VE İSLAM RUHUNUN EN ULVİ HİSLERİNE TERCÜMAN
Programda söz alan TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, “12 Mart milli günlerimizden biridir. TYB 40 yıldır Mehmet Akif Ersoy’u anıyor ve 12 Mart İstiklal Marşı’nın kabulünü kutluyor. Hem Akif, hem İstiklal Marşı Türk milletinin birlik ve beraberliğinin temsilini oluşturmaktadır. İstiklal Marşı’nda mündemiç olan anlamlardan bir tanesi Türk milletinin İstiklal milleti olduğudur. Hiçbir zaman esaret altına alınamayacağını vurgulamaktadır. Türk milletinin kahramanlık ve asaletini vurgulamak adına bir şükran numunesidir. Batı medeniyetinin tek dişi kalmış bir canavara dönüştüğünü vurgulamaktadır. Aradan geçen yüzyıla rağmen görüyoruz ki; dünyadaki tüm kan gözyaşı ve acıların yine tek dişi kalmış batılı medeniyetlerdir. Marşın her bir mısrası Türk ve İslam ruhunun en ulvi hislerine tercüman olmaktadır” dedi.
SES VE SÖZ BAYRAĞIMIZ İSTİKLAL MARŞI’DIR
Programda söz alan TYB Vakfı Mehmet Akif Araştırmaları Merkezi Başkanı D. Mehmet Doğan ise tören alanında bulunan öğrencilere ve protokole ithafen, “Geleceğimiz de burada, bizde bugün Türkiye’yi yönetenlerle birlikte buradayız. Tarih kitaplardan okunur ama tarih okumalarının mekanla birlikte yürütülmesi de gerekir. Bugün bulunduğumuz Taceddin Dergahı milli bir sembolün doğuşuna şahitlik etmiştir. Milli semboller rastgele ortaya çıkmaz. Bayrağımız bizim milli sembolümüzdür ve yüzyıllar boyunca başımızda taşıdık. Bu semboller derin anlamlar taşır. Uzun uzun izah gerekir. Bugün Türkiye, Türk denildiği zaman bayrağımız anlaşılır. İkinci yani şekil milli sembolümüzden sonra ses ve söz bayrağımız İstiklal Marşıdır. Bayrak gibi tarihin içinde uzun bir sürede oluşmamıştır ama Mehmet Akif’in zihninde yıllarca dönüp dolaşan şiir bir vesile ile bu arkamızda bulunan mütevazi evde ortaya çıkmıştır” diye konuştu.
DİĞER ŞİİRLER AKİF’İN 1 MISRASI BİLE ETMEZ
Sözlerine İstiklal Marşı’nın kabul süresinde yazılan diğer şiirlere atıfta bulunarak devam eden Doğan, “O günün şartlarında yarışmaya 700 şiir katılmasına rağmen, bunların içinden bizi temsil edebilecek değerde bir edebi metin çıkmamıştır. Biz bunların hepsini görmedik fakat 6 tanesini okuduk. Bu 6 şiir Akif’in 41 mısrasının 1 mısrası bile etmez. Bu şiiri Mehmet Akif’in yazması istenmiştir. Akif milli mücadeleye ilk davet edilen şair ve yazardır. Milli mücadelenin manevi cephesini kuvvetlendirmek Akif’in omzuna yüklenen bir görev olmuştur. Akif Ankara’ya İslam şairi olarak davet edilmiştir.”
AKİF’İN SÖZÜNÜN ÜZERİNE BİR SÖZ SÖYLENEMEMİŞTİR
“O günün şartlarında ancak böyle bir söz sembolünün etkili olabileceği biliniyordu. Askeri birliklerde okunduğunda askerleri heyecanlandırdı ve marş benimsendi. Akif hiçbir beklenti olmadan bu marşı yazdı. Akif 1912’den beri İstiklal Marşı’nı zihninde taşıyordu ve bu mekanda 2 gün içinde yazdı ve teslim etti. İstiklal Marşı bayrağımızın yanında sözümüzdür, söz sembolümüzdür ve ses bayrağımızdır. İstiklal Marşı bir meydan okuma gibi yazılmıştır. Bunun üzerine bir söz söyleyen varsa söylesin der gibi yazılmıştır. Bu marşın üzerine o gün de söz söylenememiştir, 1925 yılında da söylenememiştir, 1937’de denenmiştir yine Akif’in sözünün üzerine bir söz söylenememiştir, söylenemeyecektir. İstiklal Marşı gücünü kendinden alıyor. İstiklal Marşı’nın üzerine söz söyleyebilen bugüne kadar olmadı, bugünden sonrada olmayacak ve bu milli sembolümüz milletimiz yaşadıkça yaşamaya devam edecektir.”
Emrah Özcan/HABERVAKTİM
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.