Sizce hangi rejim daha uygar?

MEHMET NEDİM ASLAN/LONDRA

İNGİLİZ İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NDA BAŞÖRTÜLÜ BİR ŞEKİLDE ÇALIŞTI-TIKLAYINIZ 

HEM BAŞÖRTÜLÜ HEM YILIN ÖĞRENCİSİ HEM DE YILIN İŞ KADINI-TIKLAYINIZ

Yüzde 99’u Müslüman bir ülke olan Türkiye’de on binlerce başörtülü öğrenci lise ve üniversite kapılarından içeri alınmıyor. Üniversite kayıtlarının başlamasıyla yeniden gündeme gelen başörtüsü yasağı, sadece üniversitelerde değil, kamu kurum ve kuruluşlarında da uygulanıyor. Dünyanın en ilkel yasaklarından biri olan başörtüsü yasağı, Türkiye’nin iç barışına zarar verirken, yasakçılığı savunanların “Muasır medeniyet” diye örnek aldığı İngiltere’de, başörtüsü hem okullarda hem de kamu kurum ve kuruluşlarında serbest.

Dünyanın en ilkel yasaklarından biri olan başörtüsü yasağı, üniversite kayıtlarında yeniden başladı. Pazartesi gününden itibaren kazandıkları üniversitelerin fakültelerinde kayıt yaptırmak isteyen başörtülülere ‘Başörtünüzü çıkarmazsanız, kayıt yaptıramazsınız’ denildi. Türkiye’nin kanayan yarası olan ve sözde laiklik adına getirilen bu yasak nedeniyle öğrenciler istemeyerek başörtülerini çıkararak kayıt yaptırırken, laiklik adına yasakçılığı savunanların kendilerine örnek aldığı Batı’da, örtülü kadınlar hem eğitim kurumlarında hem de çalıştıkları kamu kuruluşlarında hiçbir yasakla karşılaşmadan başörtüsü giyebiliyor. 

YASAKÇILAR ÖRNEK ALDIĞI BATI’YI ALDATIYOR
Demokrasinin beşiği olarak kabul edilen laik yasakçılarının “Muassır medeniyet” diye tanımladığı İngiltere’de, ilkokuldan, üniversiteye, devlet dairelerinden özel kuruluşlara kadar hayatın her alanında insanlar inançlarına göre kıyafet giyebiliyorlar. Geçtiğimiz hafta Vakit gazetesinde yer alan ve Türkiye’deki yasağın ne kadar anlamsız ve ilkel olduğunu gösteren başörtülü bir kadının İngiliz İçişleri Bakanlığı’nda çalışması, Batı’yı örnek gösteren ancak başörtüsü yasağında ısrar edenlerin kendileriyle de çeliştiğini gösterdi.

İNGİLİZ İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NDA BİR BAŞÖRTÜLÜ
Vakit gazetesinin Londra’da görüştüğü 22 yaşındaki Ruhana Ali, dünyanın en prestijli üniversitelerinden biri olan London School of Economics’de (LSE) okurken, 2007 yılında üniversitenin bünyesi altında özerk bir şekilde faaliyet gösteren LSE Öğrenci Derneği Başkanı seçildi. Üniversite tarihinde LSE Öğrenci Derneği Başkanlığı’na seçilen ilk başörtülü olan Ruhana Ali, bir yıl boyunca 9 bin LSE öğrencisi, üniversite yönetimine karşı temsil etti.

YASAKÇILARIN ARGÜMANLARI SAHTE
Müslüman Türkiye’de başörtülü öğrenciler üniversite kapılarından bile içeri alınmazken, Hıristiyan çoğunluklu bir ülke olan İngiltere’de Ruhana Ali, LSE’den mezun olduktan sonra, İngiltere İçişleri Bakanlığı’nda (The Home Office) işe başladı. Ali, bakanlıkta çalışan Müslümanların helal olmayan yiyecekleri yemeyeceğini bildirerek, yetkililerden kendilerine helal yemek getirmelerini istedi ve Bakanlık yemekhanesi ertesi hafta helal yemek bölümü açtı. Hıristiyan çoğunluklu bir ülke olan İngiltere’de başörtülü Müslüman birinin inançlarını özgürce yaşabilmesi, Türkiye’deki yasakçıların laiklik argümanının da ne kadar temelsiz olduğunu gösteriyor.

VAKİT