Kaçmaz ipin ucunu iyice kaçırmış

Kaçmaz ipin ucunu iyice kaçırmış
Vakit, Adalet Bakanlığı Başmüfettişlerinin Kaçmaz raporunu ele geçirdi...

RAPORU GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN!

YENER DÖNMEZ/VAKİT

Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz hakkındaki soruşturmayı yürüten Adalet Bakanlığı müfettişlerinin hazırladığı raporda Kaçmaz’la ilgili olarak, Okyanus Operasyonu”ndan, Ergenekon’a, sahtecilik davalarından, mesai saatlerinde şehir dışında olduğuna dair çarpıcı bilgiler yer alıyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yargılanmalarına dair verdiği kararlarla gündeme gelen Kaçmaz hakkında, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu daha önce soruşturma başlatmıştı. Soruşturmanın Gül ve Erdoğan hakkındaki kararlarla ilgili olmadığını açıklayan Adalet Bakanlığı, Kaçmaz için üç müfettiş görevlendirmişti.

MESAİ SAATLERİNDE DIŞARIDA BULUNMUŞ

Adalet Başmüfettişleri Mehmet Arı, İbrahim Kır ve Sefer İlker Alp’in Kaçmaz hakkında hazırlamış olduğu ve Kaçmaz’ı savunmaya çağıran raporunu Vakit gazetesi elde etti. Başmüfettişlerin hazırladığı ve Kaçmaz’a iletilen raporda, Kaçmaz’ın mesai saati dışında dışarıda olduğu için Mustafa Kılıçarslan isimli şahsın nezarette kaldığı ifade edilerek, “Başkanı olduğunuz mahkemeye ait 2008/128 esas sayılı kamu davası dosyasında, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre ifadesi alınıp serbest bırakılmak üzere yakalanmasına karar verilen sanık Mustafa Kılıçarslan’ın, 27/02/2009 Cuma günü emniyetçe mesai saatleri içerisinde mahkemenize getirilmesine rağmen, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görevli hâkim Ergün Ercan dışında başkan olarak sizin ve diğer üye hâkimlerin mesai saati içinde adliyede olmaması ve tüm çabaya rağmen heyetin oluşturulmaması nedeniyle, adı geçenin bir gün nezarette kalmasına sebebiyet verdiği” kaydedildi.

OKYANUS OPERASYONUNDA ADI GEÇEN ESKİ SAVCI’YA “BİLGİ NOTU”

Kaçmaz’la ilgili olarak raporda gözüken bir çarpıcı bilgi ise, Konya’da üniversite yönetiminden bürokrasiye kadar birçok kişinin dahil olduğu yolsuzluklarla ilgili olarak adı geçen eski bir savcıya bilgi vermesi… Raporda bu konuyla ilgili şöyle deniliyor: “14/01/2009 tarihinde saat 17:32 de yaptığınız telefon görüşmesi sırasında; Konya ve Adana illerinde gerçekleştirilen ve halen yargılaması devam eden “Okyanus Operasyonu” kapsamında mahkeme kararları uyarınca yapılan iletişimin tespiti işlemleri sırasında bir kısım şüphelilere görüşmeleri saptanan Kocaeli Cumhuriyet Başsavcısı (Konya eski Başsavcısı) Mehmet Fatih Özdemir hakkında soruşturma henüz sonuçlanmamasına karşın, adı geçenin dinlendiği hususunu karşı telefondaki Şehmuz Ernas isimli şahsa bildirerek, Mehmet Fatih Özdemir’i dinlendiği hususunda uyarmasını istediniz, haber kaynağı olarak da kendi isminizi vermesini özel olarak rica ettiğiniz.”

İSTANBUL’DAYKEN ANKARA’DA ÇALIŞIYORMUŞ GİBİ GÖSTERMİŞ

Raporda, Kaçmaz’ın Ankara’da mesaide olması gerekirken İstanbul’da bulunduğu ve elektronik imzayla mesaideymiş gibi kendisini gösterdiği kaydedilerek, “06/10/2008 tarihinde yıllık izne ayrıldığınız, 17/10/2008 günü Türk Hava Yollarına ait TK 0144 sefer sayılı uçakla akşam 19’da Ankara’ya hareket etmek üzere İstanbul Atatürk Hava Limanında bulunmanıza rağmen aynı gün saat 17:07 de Ankara’da bulunuyormuş gibi elektronik imzanızla görev başlamaya dair resmi evrak hazırlattığınız…” ifadeleri kullanılıyor.

“GÖZÜNÜ SEVERİM KİMİNLE GÖRÜŞÜRSEN GÖRÜŞ”

Raporda ileri sürülen suçlarla ilgili olarak “Yaptığınız işler ve davranışlarınızla görevinizi doğru ve tarafsız yapamayacağınız kanısı uyandırdığınız” ifadesinin kullanılması dikkat çekiyor. Raporda ayrıca, “Kaçmaz’ın 1 Mart 2009 tarihinde, emekli Yargıtay Üyesi ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu eski Başkanvekili Fehmi Ulusoy’un, tapudaki bir kısım yolsuzluklarla ilgili olarak yürütülen, kamuoyunda geniş yankı uyandıran ve başlangıçta 13 kişinin tutuklandığı bir soruşturma dosyasında, tutuklular arasında bulunan Mehmet Kurt ve yeğeni İbrahim Uygaç’ın kendisinin akrabası olduğunu, Pazartesi (02/03/2009) itiraz dilekçesi vereceklerini belirtip “gözünü severim kiminle görüşürsen görüş” diyerek yardımcı olmanızı istemesi üzerine, “Ben Pazartesi günü şey ederim Başkanım” dediğiniz, adı geçenin “aha bununla bi ilgilen he gözüm” diye devam etmesi üzerine “Tamam oldu Başkanım” şeklinde karşılık verdiğiniz” şeklinde ifadeler yer alıyor.

“NURETTİNCİĞİM GEL DE SANA BİRAZ HABER VEREYİM”

Raporda, Kaçmaz’ın baktığı davalarla ilgili olarak gazetecilere servis yaptığı ve Hürriyet gazetesi muhabiri Nurettin Kurt’a “Melih’in bir sürü şeyi var” dediği ifade ediliyor. “Adli Yargı Adalet Komisyonu ve Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı sıfatlarınızla bağdaşmayacak hareket ve ilişkilerinizle, mesleğin şeref ve nüfuzu ile şahsi onur ve saygınlığınız yitirdiğiniz” şeklinde ağır ifadelerin kullandığı raporda Kaçmaz’ın gazetecilere servis yaptığı şu şekilde belirtiliyor: “24/11/2008 günü saat 11:33’de “Nurettinciğim” diye hitap ettiğiniz gazeteci Nurettin Kurt’un “Abi yok mu şöyle manşetlik bir şeyin, ya gelim habersiz kaldık da” demesi üzerine, “var, var, mesela Melih’in bir sürü şeyi var, geldi, hep usulden kaldıkdık” dediğiniz, gazetecinin Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün kararını sorması üzerine, “Bende daha çıkmadı, Maliye Bakanlığı itiraz etmedi, fakat emekli Yargıtay üyesi itiraz etmiş de onu inceliyorum, at işte bir haber onunla ilgili, önümüzdeki haftada bir günde çıkar” diye cevap verdiğiniz, gazetecinin de sizin yanınıza gelip bilgi almak istediğini belirtmesi üzerine “gel vereyim” diye karşılık verdiğiniz, aynı gazeteciyle, 08/01/2009, 02/03/2009 tarihlerinde yaptığınız telefon görüşmelerinizde, İnsan Ticareti ve Fuhuş Yaptırmak suçlarına adı karışan eski hâkim Hakkı Çetin hakkında mahkemenizce verilen mahkumiyet kararı ile “Hepimiz Ermeniyiz” kampanyası hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara vaki itiraz üzerine verdiğiniz kararla ilgili, yukarıdaki şekilde adı geçene ayrıntılı bilgi verdiğiniz…”

“ART HEPİNİZE İYİ GECELER”

Raporda ayrıca, Ergenekon Terör Örgütü ile irtibatı olduğu gerekçesiyle basılan ART televizyonuna yapılan baskından sonra Kaçmaz’ın “ART hepinize iyi geceler, yargıya baskının nasıl olduğunu görmek için bugünkü Zaman gazetesindeki YARSAV Başkanı ile ilgili kaldırılan takipsizlik kararı” şeklinde mesaj attığı, karşı tarafın da “Mesajınız ART tarafından alınmıştır. Teşekkür ederiz” şeklinde cevap verdiği kaydediliyor.

TAYYAR’IN ‘TAKİPSİZLİK’ KARARINI KALDIRMIŞ

Raporda Kaçmaz’ın Yasemin Güneri isimli bir başka gazeteciyle yaptığı sohbette de hakkında takipsizlik kararı verilen gazeteci Şamil Tayyar hakkındaki bu kararı kaldırdığını söylediği kaydediliyor. Raporda bu kısım şöyle geçiyor: “ 18/11/2008 günü saat 13:10’da gazeteci Yasemin Güneri ile yaptığınız telefon görüşmesinde, adı geçenin “var mı bir gelişme dosyalarda” diye sorması üzerine, İşçi Partisinin şikayeti üzerine gazeteci Şamil Tayyar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararı kaldırdığınızı bildirdiğiniz, bunun üzerine ilgilinin “tamam efendim haber geçelim” dediği, aynı kişiye, 24/12/2008 günü 14:42’de, kamuoyunda Ergenekon diye adlandırılan davanın sanıklarından Şener Eruygur’un başkan bulunduğu Atatürkçü Düşünce Derneğinin yaptığı mitinglerden dolayı amacı dışında faaliyette bulunduğu iddiasıyla Ankara Valiliği tarafından yapılan şikayet üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen kavuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara karşı vaki itirazı reddettiğinizi ayrıntılı olarak yazdırdığınız, gazetecinin “isminizi yazayım mı” diye sorması üzerine “yaz yaz” diye cevap verdiğiniz…”

RAPORLUYKEN BODRUM’DA KEYİF ÇATIYORMUŞ

Raporda, Kaçmaz’ın izinli olmadığı halde Bodrum’da bulunduğu ve “18/09/2008, 23/09/2008, 21/05/2009 ve 11/06/2009 tarihli duruşmalara iştirak etmediği de kaydediliyor. Raporda bu durum şöyle belirtiliyor: “15-04/2008 Salı günü 19:30’da Türk Hava Yollarına ait TK 0914 sefer sayılı uçakla Antalya’ya gidip, 16/04/2008 günü işe gelmeyerek aynı havayollarına ait TK 0915 sefer sayılı saat 21:10 uçağı ile Ankara’ya döndüğünüz, Mesai saatleri içerisinde 26/09/2008 tarihinde Antalya’ya, 07/01/2008 tarihinde ise İstanbul’a seyahat ettiğiniz, 29/05/2008-18/06/2008 tarihleri arasında 20 gün raporla olmanıza rağmen, 30/05/2008 ve 12/06/2008 tarihlerinde uçakla Ankara’dan Bodrum’a seyahat ettiğiniz, 15/06/2008 tarihinde yine uçakla Bodrum’dan Ankara’ya döndüğünüz, 25/07/2008 tarihinde Pegasus firmasına ait uçakla Ankara’dan Bodrum’a seyahat edip, 29/07/2008 tarihinde aynı firmaya ait uçakla Bodrum’dan Ankara’ya dönmenize, dolayısıyla 28/07/2008 Pazartesi günü Bodrum’da bulunmanıza karşın, mesaideymiş gibi adınıza sevk çıkartırarak beş (5) gün rapor aldırdığınız ancak bu raporu işleme koydurmadığınız, hususlarında aleyhinizde deliller elde edildiğinden savunmanız talep edilmektedir.”

JAMMER CİHAZI RUHSATLI MI?

7 gün içerisinde savunmasını yapması ve soruşturmanın gizliliğini ihlal etmemesi istenen Kaçmaz’la ilgili raporda ayrıca, Kaçmaz’ın telefon dinlemeleri için aldığı jammer cihazından da şu şekilde bahsediliyor: “16/03/2009 tarihinde Kanal D haberlerinde yayınlanan görüntülere göre, kullandığınız jammer cihazı 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanununa göre kullanılması izne ve ruhsata bağlı bulunduğundan, söz konusu cihazın ruhsatının bulumup bulunmadığı, var ise aslına uygunluğu onaylanmış bir örneğinin Başmüfettişliğimize gönderilmesi, yok ise değinilen yasaya muhalefet eyleminize yönelik savunmanızı, yukarıda belirtilen şartlar çerçevesinde ve süre içerisinde yine Teftiş Kurulu Başkanlığı’na iletmeniz, Belirtilen süre içerisinde savunma yazınızı göndermemeniz halinde, savunma yapmaktan vazgeçmiş sayılacağınız, bilgilerinize rica olunur. “

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.