Ergenekon davasında MİT açılımı
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon ana davasında bugün görülen 119. duruşma sonunda iki eski MİT mensubuna ilişkin kararlar dikkat çekti. Davaya avukatı aracılığıyla müdahil olmak isteyen MİT Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür'ün, iddianamede mağdur olarak gösterilmemiş olması ve kendisine yönelik sanıklarla ilgili bir suçlama getirilmediği gerekçe gösterilerek talebinin reddine karar verildi.
Tutuklu sanık Doğu Perinçek'in açıklamalarından sonra savcı Pekgüzel'in talebi doğrultusunda, "2003 yılında Ergenekon şema ve raporunu" Genel Kurmay Başkanlığı ve Başbakanlık'a sunan eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun'un tanık olarak duruşmaya çağrılmasının, yasal şartlar yerine getirildikten sonra düşünülmesi karara bağlandı.
Çapraz sorgusu sırasında Ahmet Necdet Sezer, Aydın Doğan ve ATV televizyonuna silahlı saldırı planladığı şeklindeki sözlerini dikkate alan mahkeme heyeti, dava ile ilgisi bulunmayan bu kişiler hakkındaki sözleri nedeniyle tutuklu sanık Alparslan Arslan hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına kara verdi.
Arslan, üç günlük sorgusunda sık sık ATV'ye saldırı yapmak için kaleşnikof aldığı, Aydın Doğan'a roketatarlı saldırı yapmayı düşündüğü ve Danıştay saldırısından sonra elindeki diğer silahlarla eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i vurmayı düşündüğünü anlatmıştı.
Kemal Kerinçsiz'in mahkeme heyetine brifing verildiği yönündeki iddiasına karşılık, "mahkememizin hiçbir üyesine görülmekte olan davayla ilgili ne önce ne de sonra brifing verilmemiştir" şeklinde açıklama yapılan ara kararda, Doğu Perinçek'in talebi doğrultusunda Ergenekon davası ile ilgili açıklamaların yer aldığı Avrupa Birliği Komisyonu'nun 14.10.2009 tarihli kararı ile Avrupa Parlamentosu'nun 12 Mart 2009 tarihli raporlarının tercümesinin Dışişleri Bakanlığı'ndan istenmesine hükmedildi.
Muzaffer Tekin'in 2008 ve 2006 Mayıs tarihlerinden önce 6 aylık süreçte MİT ya da emniyet istihbaratı tarafından takip edilip edilmediğinin bu birimlerden sorulmasına karar verildi.
Danıştay davası sanıklarından Salih Kurter ve İsmail Sağır'a baro tarafında avukat atanması için yazı yazılmasına, bu sanıklara müdafi tayin edilmediğinde davanın sürüncemede kaldığı, savunmaların alınamadığı, baro tarafından müdafi görevlendirilmesinin kamu görevi olduğu belirtilerek mutlaka müdafi tayin edilmesinin istenmesi, aksi takdirde suç duyurusunda bulunulacağının bildirilmesi de karara bağlandı.
Tutuklu sanıklar Doğu Perinçek, Alparslan Arslan ve avukmat Vural Ergül'ün 22 Ekim tarihinde, tutuklu sanık Muzaffer Tekin'in 20 Ekim tarihinde ve tutuklu sanık Osman Yıldırım'ın da 22 ve 23 Ekim 2009 tarihli duruşmalarda söyledikleri sözler için ilgili Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verildi. Tutuklu sanıklar Muzaffer Tekin ile Doğu Perinçek'in ise 28 Ekim 2009 tarihli duruşmadaki sözlerinin savunma sınırları içerisinde bulunduğu belirtilen ara kararda bu konuda suç duyurusunda bulunulmasına gerek görülmediği açıklandı.
Ara kararda, bu konuya ilişkin uzunca bir açıklamaya da yer verildi: "Sanıklar ya da avukatlarının, mahkeme heyetinin tamamını veya heyetten birisiyle ilgili sarfettiği sözler ve bu doğrultuda kullandığı terimler, sadece ve sadece söyleyeni bağlar ve onun düşünce ve beklentilerini yansıtır. Asla ve asla mahkeme ile bir bağlantısı olamaz. Mahkemece de bu beyanlar kabul edilemez. Mahkeme, yargılama sırasında kendisine yönelik sarfedilen söz ve davranışlardan hangilerinin hakaret suçu oluşturabileceğini herhangi bir makam ve mercinin talebine gerek kalmaksızın hemen gereğini yapabilecek deneyime sahiptir ve o gereksinimi de anında yerine getirir. Mahkeme, sarfedilen bu sözleri, savunma kapsamı içinde, bu kişinin düşünce ve beklentilerini yansıtan sözler olarak değerlendirdiğinden suç duyurusunda bulunulmasına gerek olmadığına" denildi.
Mahkeme heyetininin tahliye taleplerine oy çokluğu ile red kararı verdikleri açıklanan ara kararda Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'ün, bir önceki ara kararda olduğu gibi Kemal Kerinçsiz ve Hayrettin Ertekin'in aralarında bulunduğu 9 tutuklu sanığın tahliyesi yönünde karşı görüş bildirdiği belirtildi. Başkanın muhalefet şerhine karşılık iki üye hakimin kararıyla bu sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmedilen ara kararda, duruşmanın 9 Kasım 2009 günü saat 09.30'a ertelenmesine karar verildiği açıklandı. (CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.