‘Galoşlu postalla kucaklaşma olmaz’
YENER DÖNMEZ'İN HABERİ...
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın yakın çalışma arkadaşlarından ve 28 Şubat post-modern darbesine karşı verdiği mücadeleyle tanınan Milli Eğitim eski Bakanı Hasan Celal Güzel, Vakit gazetesine çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.
GALOŞLU POSTALLARLA KUCAKLAŞMA OLMAZ!
İrtica eylem planıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Güzel, Milletle kucaklaşmanın başörtüsüne ve inançlara karşı çıkılarak olamayacağına vurgu yaparak, “Ordu idarecileri millete hizmet edecekse başımızın üstünde yerleri var ama yanlış yaparlarsa karşısında bizi bulurlar. Ordu idarecileri, inançlara karşı çıkarak, başörtüsüne karşı çıkarak, milleti yanında göremez. Milletle kucaklaşma; galoşlu postallarla evlere girerek değil, yaşlıların eli öpülerek yapılır. İstanbul’daki camilere asılan mahyalar, darbe planının hazırlığı niteliğinde. Camilere, bayrak ve Atatürk posteri asarak provokasyon yapılmak isteniyor. Bu hem laikliğe aykırı bir davranış hem de din istismarıdır. Kökü dışarıda olan karanlık kuruluşlar, ülkeyi karıştırmak istiyor” dedi.
“MAHYALAR DARBEYE HAZIRLIK PLÂNININ PARÇASI”
Vakit’e konuşan Özal dönemi bakanlarından ve 28 Şubat post-modern darbesine karşı çıkışlarıyla tanınan Hasan Celal Güzel, Albay Dursun Çiçek imzalı darbe plânı ve İstanbul’daki camilere asılan din dışı mahyalarla ilgili yine çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. İstanbul’daki camilere asılan din karşıtı mahyaların, darbeye hazırlık plânı gibi olduğunu söyleyen Güzel, “Komitenin belirlediği mahya ve komitenin içinde bulunan kuruluşlar düşünüldüğünde, bu anlatılan plân, darbeye hazırlık plânı gibi geldi bana. Gelişmelere de baktığımızda gerçekliği ortaya çıkıyor bu plânın” dedi.
“ATATÜRK’LE PROVOKE EDİYORLAR”
“Maalesef şu güzel ülkemizi karıştırmak isteyen küçük azgın azınlıklar, militarist düşünceye sahip kökü dışarıda kuruluşlar, içlerine TSK’yı da katarak millete komplo kurmak istiyorlar. Bu plân, bana darbe hazırlık plânlarını hatırlatıyor. İşin içine bayrak ve Atatürk’ü de katarak provokasyonlar yapmak istiyorlar. Bizler, hiçbir zaman, ‘Ne mutlu Türküm’ demekten gocunmayız ancak bunu demenin yeri ve zamanı var. Her şey yerli yerinde kullanılmalı” diyen Güzel, “Allah’ın mukaddes ve muazzez evini siyasi ifadelerle donatırsanız, yanlış yapmış olursunuz. Ayrıca bu laikliğe de aykırı olur. Ve hep eleştirdikleri din istismarını kendileri yapmış olurlar. Hem dini istismar etmiş olurlar, hem de laikliğe aykırı hareket etmiş olurlar” dedi.
“ORDU PEYGAMBER OCAĞI, YANLIŞ YAPANI MİLLET AFFETMEZ”
Ordunun muazzez ve mukaddes bir kurum olduğunu ancak başında bulunan idarecilerin yanlış yaptıklarında bunun tenkit edilmesi gerektiğini söyleyen Güzel, “Orası Peygamber ocağıdır. Peygamber ocağına yakışmayan davranışları tenkit ederiz. Ordu bizim ordumuz. Kurumu, müesseseyi tenkit etmeyiz ancak yanlış yapan ordu mensubunu tenkit ederiz. Bu ordu milletin ordusudur. Eğer millete hizmet edeceklerse, başımızın üzerinde yerleri var. Ancak milletin değerlerine karşı hareket ederlerse, karşılarında bizi bulurlar. 28 Şubat sürecinde, ben bir mücadele verdim, siz de benim mücadelemi desteklediniz. Millete hizmet eden tankın başımın üzerinde yeri var. Ama milletin üzerine yürüyen tankın karşısına çıkarım. Üstüne çıkarım. Mücadelemi veririm” dedi.
VAKİT’İN TAVRINI ÖVDÜ
Vakit gazetesinin yayınlarını da öven eski Bakan Güzel, “Bazı gazeteler gibi körü körüne ordu düşmanlığı yapmıyorsunuz. 28 Şubat’ta çok önemli görevler üstlendiniz. Darbecilere karşı, cuntacılara karşı, milletin değerlerine savaş ilan edenlere karşı durdunuz. Benim mücadeleme destek verdiniz. Benim yanımda yer aldınız. Sizin gazetenizin mensupları, milletin içinden gelen vatan evlatları.. İşte sizin farkınız da bu. Siz, TSK yöneticilerinin yanlışlarını yazıyorsunuz. Bir kurumun tamamını zan altında bırakarak, körü körüne eleştirmiyorsunuz. Kötü göstermeye çalışmıyorsunuz Ve çok bariz bir şekilde sizin derdinizin, TSK’nın bütünü olmadığı, TSK’yı yanlış idare edenler ve yanlışa sürükleyen TSK mensuplarıyla olduğu görülüyor. Onun için sizin gazeteniz çok önemli” dedi.
“ORDUYU ELEŞTİRMEYENLER VE KÖRÜ KÖRÜNE DÜŞMANLIK YAPANLAR”
“Türkiye’de TSK mensuplarının yanlışlarını yazmayan medya var; bir de körü körüne ordu düşmanlığı yapanlar var; onun için sizin duruşunuz fevkalade önemli” diyen Güzel sözlerini şöyle tamamladı, “Askerlik vazifesini düzgün yapanların, başımızın üzerinde yeri var; ama milletin karşısında olanlarla da mücadelemiz devam eder. Siz, bir taraftan milli ve manevi değerleri rencide edici, horlayıcı tavırlar sergilerseniz, evlere postalları çıkarmayıp üzerine galoş geçirirseniz, evlere galoşlu girerseniz, inançlara karşı çıkarsanız, başörtüsüne karşı çıkarsanız, bu milleti yanınızda göremezsiniz. Orduyu Peygamber ocağı olarak kabul eden bir millet, sizin bu milli manevi değerlere karşı olan tutumunuzdan dolayı, arada derede kalır ve kökü dışarıda masonlar, militaristler devreye girer. TSK içerisindeki darbeci cuntacılar, bilgi destek raporları yazacaklarına bunlara baksınlar.”
“GALOŞLU POSTALLARLA DEĞİL, EL ÖPÜLEREK MİLLETLE KUCAKLAŞILIR”
Silahlı Kuvvetlerin bazı mensuplarının yanlışlıklar yaptığını ve bu yanlışlıkları tenkit edip düzeltmek gerektiğine dikkati çeken Güzel, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin milletle kucaklaşması gerekir ancak bu, ziyaret edilen evlere galoşla girmekle olmaz. Galoş yerine evlere gidip, yaşlıları selamlamak, elleri öpmek, kucaklamak gerekir. Çanakkale’de savaşanlar, milletin desteğini aldılar, milletin duasını aldılar; o şekilde biz İstiklal Harbini kazandık” ifadelerini kullandı.
“LOCALARLA İŞ YAPANLAR BAŞARILI OLAMAZ”
28 Şubat post-modern darbesine karşı verdiği demokrasi mücadelesiyle tanınan Güzel, şöyle dedi: Milletin dışında destek arayanlar hiçbir dönemde muvaffak olamadılar. Bilgi destek eylem plânı hazırlayanlar iftiralar atanlar, localarla karanlık mahfillerle bir araya gelenler, muvaffak olamazlar. Böyle yanlış yolda olanlar var, bunların maskelerini düşürmek gerekir. Bu yönden siz çok etkili bir gazetesiniz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.