Balbay'dan mahkemeye ilginç soru
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen birleştirilen Ergenekon davasının öğleden sonraki oturumunda, tutuklu sanık Mustafa Balbay'ın avukatları, savunmalarına devam etti. Yaklaşık 2 saat süren avukatların savunmasının ardından talepler bölümüne geçildi.
Davanın tutuklu sanıklarından Cumhuriyet Gazetesi Ankara temsilcisi Mustafa Balbay'ın, jandarma istihbarat dairesi başkanının odasında yaptığı ve kendisinde katıldığı görüşmenin gizli olarak kayıt altına alınmasının sürekli olarak gündeme getirilmesinden rahatsız olduğunu dile getiren emekli Albay Hasan Atilla Uğur, "Görüşmeleri kaydettiren makamın bunu gelecekte atılabilecek iftiraları önleme amaçlı yaptığını şu anda burada anladım. O görüşme iyi ki kaydedilmiş. Yoksa neler söylenirdi acaba." dedi. Hasan Atilla Uğur, Ergenekon soruşturması kapsamında eski kuvvet komutanları Özden Örnek, Aytaç Yalman ve İbrahim Fırtına'nın üç eski kuvvet komutanının ifadesinin alındığını hatırlatarak, "Darbe hazırlığının mimarı olarak gösterilen bu insanlar savcılık sorgularının ardından mahkemeye bile sevk edilmeden serbest bırakıldı. Peki ben niye tutukluyum? Kara, Deniz, Hava Kuvvetleri Komutanları olmadan darbe mi olacak? Komutanlar serbest iken ki doğrusu da bu, ben niye tutukluyum?" şeklinde konuştu.
Savcıların sorgusu sırasında, "Emekli Oramiral Özden Örnek'in günlükleri ve Hilmi Özkök'ün tanık olarak verdiği ifadesinin Balbay'ın günlükleri ile örtüşüyor" dediklerini ifade eden Balbay, "Sorgu sırasında bu sorunun kilit soru olduğunu söylemiştim. Burada bir darbe yargılanıyorsa, Örnek'in günlükleri delil olarak dosyaya konuluyorsa, Özkök'ün ifadesi ortadaysa, madem darbe kuvvet komutanlarıyla yapılır, onların nerede olduğunu sormuştum. Bu sorum süreci hızlandırmış olmalı ki kuvvet komutanları ifade verdi. Savcılıktan mahkemeye dahi sevk edilmeden serbest bırakıldılar. Cumhuriyet savcıları, 'bu davanın özünü darbelerin oluşturduğunu' söylüyor. Asıl kişiler serbest bırakıldı. Onlar nerede? Darbe yapacaklar ile darbe yapılacak Hükümet ile ilgili sorum vardı. Ben gazeteci olarak olup bitenleri aktarırken toplumun kimi rahatsızlıklarını anlatırken muhatap olan Hükümet ne yapmış?" diye konuştu.
Cumhuriyet Gazetesi'ne 2006 mayıs ayında 3 bomba atıldığına dikkat çeken Balbay, şunları söyledi: "Mağduruz, saldırıya uğradık. Cumhuriyet Gazetesi müdahil olarak davaya katılıyor. Mağdurlar, böyle bir örgüte üye olmakla suçlanıyor. Kara mizahı bir tarafa bırakıyorum. Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız ve Genel Sekreter Kazım Genç'e suikast planı iddiası ortaya atıldı. 'Gelin müdahil olun, bunlara ne diyorsunuz' denildi. Türkiye'nin çimentosu olarak saydığım Aleviler ile ilgili böyle birşey varsa ben de onlar kadar üzgünüm. Savcı ne yaptı? O dönemi aydınlatmak için çalışan gazetecinin tutuklanması reva mı?
'Genç subaylar tedirgin' başlığıyla yazdığı haberine ilişkin savunmasında, "Genelkurmay'ın rahatsızlığını yazdığımı söylemiştim. Dün akşam koğuşa gittiğimde televizyonda 'rahatsız' diye bir haber gördüm. Kim rahatsızmış? dedim. Genelkurmay Başkanı'nın rahatsızlığı nedeniyle bir açıklama yaptığını söylediler. Bugün gazetelere baktım. En büyük Sabah Gazetesi görmüştü. O da 'Manşetten 'Rahatsızım' başlığını kullanmıştı." diye konuştu.
MAHKEME BAŞKANI: "ÇATI ÇÖKMEDEN SAVUNMANIZI TAMAMLAYIN"
Mahkeme başkanı Köksal Şengün'ün, mahkeme salonu dışında yağan sağanak yağmuru işaret ederek, "Çatı çökmeden toparlayın" şeklinde yaptığı esprinin ardından Balbay, kısa bir açıklama daha yaparak tutukluluğuna son verilmesini talep etti.
"Ergenekon" soruşturması kapsamında eski kuvvet komutanları Aytaç Yalman, İbrahim Fırtına ve Özden Örnek'in ifadelerinin alındığını hatırlatan sanık Adil Serdar Saçan da, mahkemenin uygun görürse bunların ifadelerinin savcılıktan istemesini talep etti. Saçan, bu kişilerin darbeyi yapacak kişiler olarak kamuoyunda duyulduğunu belirterek, "İddianamenin özü darbe yapmaksa onların ifadeleri önemli. Savcılık gizli soruşturma nedeniyle göndermeyebilir. En azından mahkemenin bu ifadeleri inceleyerek, bizim durumumuzu gözden geçirmesi gerekir." şeklinde konuştu.
Üç kuvvet komutanının ifade verdiğini hatırlatan Saçan, bu dosyaların mahkeme tarafından istenmesini talep etti. Savcılığın gizliliği öne sürmesi halinde bu ifadelerin heyetçe okunarak iadesi yönünde talepte bulunulmasını, çünkü bu ifadelerin yargılanan sanıkların durumuna ışık tutacağını söyledi.
(CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.