Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Canan Arıtman, Karakterinin Gereğini Yapıyor

Canan Arıtman, Karakterinin Gereğini Yapıyor

CHP Milletvekili Canan Arıtman’a “Hanım” desem, “Hanım gibi” değil. “Hanımefendi” diye hitap etsem, o nezaketten yoksun. “Kadın” desem, kadınlığın kendine has bir zarafeti var, onu da yakıştıramıyorum. En iyisi “Canan adlı kişi” demek daha doğru.
Malum kişi, eğer biraz aklını kullanıp, söylediği sözleri tartarak, eksisini artısını hesap etse, kendisi gibi arızi tiplerin dışında kalan toplumumuzun yüzde doksan dokuzunun üzerinde ittifak ettiği Abdullah Gül’e karşı böyle bir saygısızlık yapmazdı.
Bu meselenin üzerinde aslında hiç durmak istemezdim. Ayrıca Abdullah Gül gibi, helal süt emmiş biri de bu kişiyi ciddiye almamalıydı ama herhalde sorumluluklarının gereği cevap verme ihtiyacı duydu. Oysa CHP zihniyetini Abdullah Gül çok iyi tanımaktadır.
Canan Arıtman adlı şahıs ile Abdullah Gül’ü yan yana yazmak bana göre bir züldür. Maalesef ben de bu garabetin içine düştüm fakat ne yapayım ki, meseleye ilişmek zorunda kaldım ve kendime söz geçiremedim.
Malum şahıs, Abdullah Gül’ün annesine kadar uzanmasaydı hadiseye hiç maydanoz olmayacaktım. Bizim toplumumuzda “anne” kavramı kutsaldır. Kişilerin şahsına karşı seviyeli seviyesiz laflar edilebilir fakat aile fertlerine dil uzatılmaz. Eğer birileri bu cesareti gösteriyorsa, kendi ailesindeki karışıklığı ortaya koyuyor demektir.
Ben de tabii ilgili şahsın seviyesine inerek kimsenin DNA’sını sorgulayacak değilim. Yalnız şu kadarını söylemeliyim. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Ermenistan ziyaretine en çok CHP’liler karşı çıkmış ve bir anda milliyetçi kesilmişlerdi. Muhalefet adına körkütük her türlü sarhoşluğu sergileyen bu adamların tavrı herkesin garibine gittiği için, medyanın hızlı araştırmacıları CHP Ermenistan ilişkilerini hemen masaya yatırmışlardı.
Meğer Ermenistan’ı ilk ziyaret eden CHP’nin değişmez lideri Milli Şef İsmet İnönü’ymüş. Ayrıca bu haber, İnönü’nün sadece gizli Ermenistan ziyaretiyle kalmamış ve İnönü’nün Ermeni olduğu, ölümüne yakın Ermenistan harflerini öğrenmeye çalıştığı bile yazılıp çizilmiş. Haberler daha önce yayınlanmış ama bir kere de ben aktarayım.
“İsmet İnönü'nün Başbakan sıfatıyla 1935'te Ermenistan'a gizli bir ziyaret yaptığı ortaya çıktı. Gazetelerin ve internet sitelerinin haberlerine göre, TBMM Başkanlığı, Prof. Hikmet Özdemir'in, 1916'dan bu yana asılsız Ermeni iddialarına ilişkin Türkiye'deki yayınların envanterini ortaya koyduğu 'Ermeni İddiaları Karşısında Türkiye'nin Birikimi' adlı araştırmasını yayınladı. Araştırmada, 1935'te İsmet İnönü'nün Ermenistan'a gizli bir ziyaret yaptığı da belirtiliyor.
TBMM Kültür, Sanat ve Yayınlar Kurulu Başkanlığı'nca yayınlanan araştırmanın önsözünü Başkan Köksal Toptan kaleme aldı. Özdemir'in araştırmasında, Ermeni iddiaları karşısında dönemin Osmanlı hükümetinin çalışmaları ile Atatürk ve İnönü döneminin politikası ayrıntılı olarak değerlendiriliyor. Bu arada, 1935'te Başbakan İsmet İnönü'nün Ermenistan'a kısa bir ziyarette bulunduğu ortaya çıktı. Araştırmada yer alan ayrıntı şöyle:
“Ermeni propagandası karşısındaki kararlı tutum, Türkiye'nin Ermenistan ile arasında sıcak temasları ortadan kaldırmamaktadır. Nitekim 1935'te Başbakan İnönü'nün Ermenistan'a kısa bir ziyareti vardır. 17 Temmuz 1935 günü, Türkiye'nin doğu sınırlarını ziyaret eden İnönü, Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras ve yanındakiler, Ermenistan yetkililerinin daveti üzerine Iğdır'dan Karakale'ye geçmişlerdir. Türk heyetinin ziyaretinde Sovyet Ermenistan'ı Başbakan Yardımcısı hazır bulunmuştur. Türk tarafı, Sardarabad Barajının nasıl işlediğini görmüşler ve sabah kahvaltısından sonra dostluk konuşmaları yapmışlardır.”
Bu kayıtlar meclis tutanaklarında varmış. İnönü Ermenistan’ı ziyaret ederse her şey normal. Ama Abdullah Gül ziyaret ederse, işi annesinin kökenine kadar götürmek ve hatta DNA testi istemek gibi “yüzyılın yüzsüzlüğünü” yapmanın bir mahsuru yok öyle mi?
Canan Arıtman’ın kendisini ve ailesini bilmem ama Abdullah Gül’ün annesinin yedi yaşından beri namazını kılan, bugüne kadar harama el uzatmayan, çocuklarına helal süt emziren ve gül gibi insanlar yetiştiren bir anne olduğunu bütün Kayserililer ve diğer tanıyanlar hararetle dile getiriyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi