Bugün tam bir hafta oldu. Bir haftadır Gazze halkının üzerine bomba yağıyor. Şehid sayısı 400'ü, yaralı sayısı 2000'i geçti. Kelimenin tam anlamıyla bir insanlık dramı yaşanıyor.

İsrail kendisinden bekleneni yapıyor.

Ya Gazze'nin dostu görünenler?! Dost olduğunu iddia edenler?!

Gazze her türlü gıda ve tıbbi malzemeye acilen ihtiyacı varken tonlarca yardımın Mısır Refah kapısında beklediğini biliyor musunuz? Mesela Katar Kızılay'ının götürdüğü acil insani yardımları Gazze'ye sokmak için 4 gündür Refah kapısında beklediğini biliyor musunuz? Mısır yönetiminin koordine ediyoruz bahaneleriyle yardımların girişine izin vermediğini biliyor musunuz?

Arap Birliği toplandı ve dişe dokunur hiçbir somut adım atmadan dağıldı biliyor musunuz? Gazze'ye yardım konusunda anlaşamadılar biliyor musunuz?

Daha da vahimi Arap yönetimleri işgale karşı direnişin sembolü olan ve Filistinlilerin tek başına iktidara getirdiği HAMAS'ın bitip tükenmesini bekliyorlar biliyor musunuz?

İnsan parçalarının, kol, kafa, bacak ve gövdelerinin savrulduğu, aç susuz binlerce insanın ve pansuman yapacak tıbbi malzemeden bile yoksun binlerce yaralının yardım beklediği Gazze'yi sadece seyrediyor ve İsrail'i tahrik ettiler diyerek HAMAS'ı suçlamaya devam ediyorlar!

Maalesef Arap yönetimleri bu insanlık dramında tarafsız durup mağdurlara yardım ellerini uzatmaları gerekirken Filistin içindeki ihtilafta taraf olmayı tercih ediyorlar. HAMAS ile el Fetih arasındaki ihtilafta el Fetih'ih tarafını tutuyorlar ve Gazze'ye özellikle yardım etmiyorlar!

Korkuyorlar. İktidarlarının ellerinden kayıp gitmesinden korkuyorlar! HAMAS eğer Gazze'de başarılı olursa kendi ülkelerindeki hamasların iktidarı ellerinden alacağından korkuyorlar. Bu yüzden HAMAS hükümetine azleden Mahmud Abbas'ı destekliyorlar ve Gazze'yi seyretmekle yetiniyorlar!

Filistinliler aralarında anlaşsın diyorlar ama aralarına girecek yüzleri yok çünkü bu dahili anlaşmazlıkta taraflar! Onlar da tıpkı İsrail gibi HAMAS'ın teslim olmasını, siyaset ve mukavemet sahasından çekilmesini istiyorlar.

Oysa İsrail'in bugüne kadar takip ettiği politikalardan sonra bütün Filistinliler hamaslı olmuş farkında değiller! Mahmud Abbas'ın temsil ettiği yönetim anlayışı Filistinlilere kazandırmamış aksine hep kaybettirmiş. Filistin halkı onun için HAMAS'ı seçmiş!

Bölgede tarafsız şekilde tüm devletlerle ve Filistinli gruplarla görüşecek ve arabuluculuk yapacak Türkiye dışında bir güç yok.

Şartlar Türkiye'yi getirdi ve yüz yıl sonra yine en güvenilir ülke konumuna yükseltti. Filistinliler de Arap dünyası da İslam dünyası da gözlerini Türkiye'nin attığı adımlara dikmiş durumda. Tayyip beyin ağzından çıkacak her kelime milyonların sinesini serinletecek bir melteme dönüştü.

Tayyip beyin yaptığı 2 günlük Ortadoğu turu ve yaptığı açıklamalar üzerine, Arap medyası Türkiye'nin konumunu tartışmaya başladılar. Türkiye'nin artık sorunlu bir ülke olmaktan çıkıp sorun çözen bir ülke gücüne kavuştuğunu itiraf etmeye başladılar!

Türkiye hem bölge ülkeleriyle hem de başta el Fetih ve HAMAS olmak üzere Filistinli gruplarla görüşebilen tek ülke. Türkiye bu vasfıyla ve takip ettiği isabetli dış politikalarla İslam dünyasının liderliğini de fiilen hak ettiğini ispat etmiş durumda.

Dostluk grubundaki vekillerin istifası bile Türkiye'nin elini güçlendiriyor.

Fakat yeterli değil. Çünkü zulüm devam ediyor. Tayyip bey Şerimişşeyh'ta yaptığı basın toplantısında, "Zulmün yanında asla durmayız!" dedi. Zulmeden taraf İsrail tarafı ve Türkiye ile İsrail arasında İsrail'in elini güçlendiren anlaşmalar var.

Bu anlaşmalar askıya alınarak İsrail'in zulmüne dur denebilir!

Türkiye İsrail ile ilişkileri asgari düzeye indirip anlaşmaları askıya alarak hem Gazze halkına nefes aldırmış hem de İslam dünyasındaki konumunu güçlendirmiş olur.

Bölgedeki hiçbir ülke Türkiye'yi kaybetmek istemez!