Başbakan Erdoğan'ın küstah siyonistin suratında “Osmanlı Tokadı” patlatması kimleri sevindirdi, kimleri üzdü?..
Bu meselede “siyah” var, “beyaz” var;
“gri” yok!..
•
CHP'liler, istisnasız “siyonist ağzı ile” tepki verdiler!..
Ağır topları Onur Öymen mesela;
“Başbakan'ın inanılmaz bir skandala imza attığını” öne sürerken...
Diyordu ki mealen:
“Türkiye Başbakanları ancak ve ancak İsrail'e uşaklık yapabilir!..
Hiçbir Türkiye Başbakanı, ülkesine yönelik siyonist hakaretine karşılık verme hak ve imkanına sahip değildir!..”
Şu hale bak;
Milletin Meclisi'nden bir zât çıkıyor ve Başbakan'ı “Bu milletin onuruna sahip çıktığı için” yaylım ateşine tutuyor!..
“Siyonizmin güdümündeki” kartel medyası da aynı havada...
Adamın biri;
“Bu ne büyük kabalıktır, umarım Başbakan özür diler de bir çuval incir berbat olmaz” demiş!..
Bir başkası, yine “Siyonist kartel”den...
“Türkiye gol yedi!.. Erdoğan fena halde sınıfta kaldı!.. Dışişleri Bakanı istifa etmelidir!” diye zırvalamış!..
Ötekine göz attım;
“Öfkeyle kalkan zararla oturur”dan başlamış...
Şarkısı, “Siyonistler adına tehdit” makamında!..
•
Böyle bir ruh hali işte!..
Hani;
“Siyonist ağzı” demiştik ya!..
Hayır!..
Ondan da öte!..
“Peres” yaptığı ahlaksızlıktan dolayı “özür diledi” ama CHP'liler ve “Siyonist kartelciler” hâlâ Başbakan'a saldırmakta!..
Kraldan fazla kralcı, Siyonistten fazla Siyonist!..
Nitekim;
Milli onura en “uygun” üslupla sahip çıkan Başbakanlarını karşılamak ve bu “saygın” tavrın sahibini bağırlarına basmak için “Yeşilköy” Havalimanı'na koşan binlerce İstanbullunun dilinde de “bu kirli tavırlara” tepki dikkat çekiyordu.
Haykırdıkları, yıllardır dile getirdiklerimizin “meydandaki” yansımasıydı:
“Bu ülkede satılmış gazeteler televizyonlar var!..
Satılmış monşerler!..
Satılmış sözde aydınlar!..”
Oradaki binler, Türkiye'deki milyonlar...
Ve İslâm coğrafyasının ruh merkezlerinde “Recep Tayyip Erdoğan'a destek” veren coşkulu kalabalıklar...
“Başbakan Erdoğan'ın ruhunu miting alanına taşımak üzere” kürsüye çıkan İHH Başkanı Bülent Yıldırım'ı “emsalsiz sevgi gösterileriyle” bağırlarına basan Gazzeli mücahidler, mücahideler...
Şunu görüyorlar ki;
Müslümanların hiçbir eksiği yoktur!
Aksine; inançlarına sarıldıklarında zaferle müjdelenmiş olmalarından kaynaklanan “gönül rahatlıkları” vardır!..
Genç ve dinamik nüfusları, dünya piyasalarını inhisarlarına almalarını kolaylıkla temin edebilecek azamette enerji ve maden kaynakları vardır.
“Tek engel”, bilhassa Arap dünyasının başındaki “kukla yönetimler”dir!..
Onların yıkılmasıyla Siyonizm de yıkılacaktır!..
Siyonizm’e gelince;
İsrail terörüne yönelik “Yahudi tepkisi”nin büyüklüğü de onu göstermekte ki, o tarafta bir dağılma süreci yaşanmaktadır!..
Doksanına merdiven dayamış bir “Siyonist politika kurdu”nun, Davos'taki “acemi hırçınlığı” da...
Sayın Başbakan'ın ifade ettiği üzere;
“Suçluluk psikolojisi”ni yansıtmaktadır!..
O kadarla sınırlı değil tabii;
“Suçluluk psikolojisi”nin yanı sıra “panik hâli” de gözden kaçacak gibi değildir!..
Türkiye'deki Siyonistlerin, hiçbir haklı dayanakları olmadığı halde, “tehdit alıyoruz, antisemitizm yapıyorlar!” yaygarasına başvurmaları da hiç şüpheniz olmasın; “Malûm âkıbeti” hissetmelerindendir!..
Bakın ne anlamlı;
Türkiye Başbakanı Erdoğan'ın şahsında bütün İslâm Alemi'ne saygısızlık yapan Davos Moderatörü, (panel yöneticisi) Siyonist Yazar David Ignatius, yaklaşık iki hafta evvel kaleme aldığı “Domino Teorisi” başlıklı makalesinin son bölümlerinde bizdeki “kartel” ya da “Siyonist” gazetelerinin “endişelerini” yansıtmış!..
Erdoğan'ın “bazı gazetelere boykot çağrısında” bulunduğuna ilişkin hatırlatmaların yer aldığı yazıda, Türkiye'deki “Siyonist-kartel gazetelerinden” alıntılar yer alıyor.
Bu alıntılarda, “Erdoğan Batı'dan kopuyor!..”,
“Erdoğan, Türkiye'yi ABD'nin istemediği yere götürüyor!” yaklaşımı öne çıkıyor.
Bu bakış açısını sahiplenerek sıralayan “Siyonist moderatör”ün yazısının son cümlesinde yer alan “değerlendirme” de çok ilginç:
“Dünya değişti ama bu insanların (Müslümanların) seçimlerini ABD'nin istediği yönde yapacağının garantisi değil!..”
Evet, o da hissetmiş olacaklarla, bitecekleri!..
Erdoğan'ın Davos'taki çıkışı da, “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” anlamına geliyordu esasında!..
VE NUMAN KURTULMUŞ'UN TAVRI!..
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof.Dr. Numan Kurtulmuş'un açıklaması son derece önemli...
Diyor ki;
“Gazze katliamcısı Peres’in Davos’ta Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a karşı ortaya koyduğu tavrı nezaket dışı ve diplomatik alışkanlıklara aykırı buluyor; bunlara karşılık Sayın Başbakan’a da, milletimizin hissiyatına tercüman olarak gösterdiği tepkiden dolayı teşekkür ediyoruz. Sayın Başbakan’dan bu noktadan hiçbir şekilde geri adım atmamasını bekliyoruz. Mazlum Filistin’le ilgili yapacakları her güzel işte biz arkasındayız, halkımız arkasındadır.”
Evet, Kurtulmuş, “atılması gereken somut adımları” da eklediği açıklamasıyla, Dünya ve Türkiye Müslümanlarının meselesini “her türlü siyasi hesabın üzerinde gördüğünü” bir kez daha göstermiş oldu.
Erdoğan'ın tavrını “alkışlarken”, Kurtulmuş'a da bu “asil” duruşu için tebriklerimizi sunmuş olalım.