M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

CHP'de din uyuşmazlığı

CHP'de din uyuşmazlığı

Atatürk’ün partisi olarak ortaya çıkmasına rağmen CHP özellikle İsmet İnönü’den sonra din karşıtı politikalarıyla kimlik kazandı. Yıllarca dinden ve dini hayattan uzak durdu. Uzak durmaktan da öte, dine büsbütün yabancılaştı. O kadar yabancılaştı ki, dini öcü gibi görmeye, toplum hayatından kesilip atılması gereken bir kanser gibi algılamaya başladı.

Dini siyasete alet etmemek adına her türlü dini söyleme, dini uygulamaya karşı çıkmayı görev bildi. İyi, güzel ve faydalı olsa da, değil mi ki, temeli dine ve dini değerlere dayalı bir icraat olacak, ona karşı derhal savaş açtı. İmam Hatip, Kur’an Kursu, Din ve Diyanet Hizmetleri söz konusu olunca, ilk cephe alan parti oldu. Cami sayılarının artmasını ve cemaat sayısının çoğalmasını tehlikeli buldu.

Namaz kılan, oruç tutan, dinini yaşamaya çalışan kamu görevlilerine kırmızıçizgiler çekti, görevlerinden etti. Başörtüsü meselesini devlet meselesi haline getirerek aleyhte ne kadar karar varsa aldırmayı başardı…

Velhasıl CHP, yaptığı bu ve benzeri din karşıtı politikaları, söz ve eylemleriyle halk nezdinde “din düşmanı” bir parti olarak tanındı ve anılır oldu...

Şimdi Baykal dahil bazı parti mensuplarının zaman zaman bundan rahatsız oldukları ve bu imajı silmeye çalıştıkları görülüyor. Özellikle mahalli seçimlerin yaklaştığı şu günlerde buna özel bir gayret gösterdikleri belli. Ama halk katında bunlar etkili olur mu? İşte asıl mesele burada!

Bir süre önce Baykal’ın çarşaf açılımına karşı parti içinden nasıl olumsuz tepkiler geldiğini biliyoruz. Şimdi de Kocaeli Belediye Başkan Adayı Safa Sirmen’in, her mahalleye bir Kur’an Kursu açma projesi gündemde. Haber basına düşer düşmez aynı güruh kırmızı bayrak kaldırmakta gecikmedi ve projeye şiddetle karşı çıktı. Öyle anlaşılıyor ki, iliklerine kadar CHP’li olan bu güruh, gerek Baykal’ın gerek Sirmen’in bu açılımlarını hiç de samimi bulmuyorlar.

CHP’nin tarihi çizgisi ve politikaları dikkate alındığında, bu karşıt güruhun yerden göğe kadar haklı oldukları anlaşılır. CHP’nin tek tük de olsa ortaya koyduğu bu dini açılımına karşı çıkanlar, gerçekten samimi CHP’lilerdir. Çünkü din ve laiklik birlikte söz konusu olunca, tercihini tereddütsüz laiklikten yana kullanıp sosyal hayatın içinde dine asla yer vermeyen bir anlayışın temsilcisi oldu CHP bu güne kadar… Ve CHP’liler laikliği hep din karşıtlığı olarak bildiler ve uygulamaya çalıştılar…

Esasen halkın büyük çoğunluğu da CHP’yi böyle gördü ve tanıdı. O yüzden CHP’nin seçim sürecindeki dini vaadleri sırıtıyor ve inandırıcılıktan çok uzak görünüyor. Nitekim, bir süre önce CHP grup toplantısında yakalarına parti rozeti takılan çarşaflı ve başörtülü kadınlar “biz aldatıldık” diyerek rozetleri çıkarıp partiyle ilişkilerini kestiklerini açıkladılar.. Böylece Baykal’ın “dindarlara da, çarşaflılara da partimizde yer var” söylemleri boşa çıkmış oldu.

Şimdi gözler yeni projede. Bakalım Sirmen’in bulduğu ve Baykal’ın da destek verdiği her mahalleye Kur’an Kursu açma projesi, CHP içinde olmasa bile, yöre halkında nasıl bir karşılık bulacak!

Aldığımız bilgiler Sirmen’in ümidini kıracak cinsten. Sarıgül’ün Şişli’de yaptığını, Sirmen Kocaeli’de yapmak istiyor ama orası sosyetenin merkezi Şişli, burası ise Anadolu’nun iş merkezi Kocaeli.

Üstelik Sarıgül, CHP’den değil, DSP’den aday. Arada kan uyuşmazlığı var!

CHP’de ise din uyuşmazlığı...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Parlaktürk Arşivi