Genelkurmay Başkanı'na “Bedelsiz” mektuplar!
Malûm, bedelli tartışmasını gündeme yerleştiren biz olduk.
Seri yazılarımız, Meclis'teki muhalefetin harekete geçmesini sağladı.
Önce bir CHP'li ardından da bir MHP'li vekilin bu konunun üzerine eğilmesi, tıpkı yurtdışında çalışanlar gibi “bedel” ödeyerek “kısa dönem” askerlik yapma imkanından faydalanmak isteyen gençlerimizin umutlarını artırdı.
Lâkin, “emir demiri keser”miş...
Son sözü bu sefer de “Meclis iradesine saygılı” olduğunu öne sürüp duran “Komutan” söyledi!..
E ne yapayım benden bu kadar;
Mecburi “görev”ini bedelsiz tarafından ifa eden bir vatan evlâdı olarak, ben daha ne yapayım!..
Hadi son bir iyilik daha;
“Bedel” bekleyenlere tavsiye:
Askere gidin ve bedel parasını orada yiyin!..
Ne bileyim işte; “kantin”de, “çarşı”da filan!..
•
Efendiiiim;
Bu konuda doğal adres olduk ya;
Genelkurmay Başkanı'nın “bedelli” konusundaki “irade beyanına” dair mektupların (öyle zannediyorum ki) en az yarısı bana gelmiştir!..
Onlardan bazılarına yer vereyim.
Vatansever gençlerimizden, Sayın Başbuğ'a iletilmek üzere...
MEKTUP 1:
Sayın Genelkurmay Başkanım;
Bedelle-terör arasında nasıl da bağlantı kuruyorsunuz!..
Terör belâsını asker sayımız yetersiz olduğu için yok edemiyoruz öyle mi?..
“Bedelli” uygulaması vardı da onun için mi basıldı karakollarımız ve malûm biçimlerde kaçırıldı Mehmetçiklerimiz?!.
“Bedelli” uygulaması vardı da, bundan dolayı mı çuval geçirmeye cür'et edebildi elin Conisi!..
Mesele dediğiniz gibiyse...
Yani;
Avrupa'nın en kalabalık ordusuna sahip olduğumuz halde “asker sayımız” yetersizse...
Terörle mücadelede “asker sayısınca” sonuç alacaksak...
Çıkarttırın Meclis'e bir düzenleme;
Askerlik süresi üçe katlansın...
Asker sayımızı da üçe katlayalım ve bu belâdan bir an önce kurtulalım!..
MEKTUP 2:
Sayın Genelkurmay Başkanım;
Bu ülkede otuz yılı aşan bir süredir terörle mücadele edilmektedir.
Askerimizin mücadelesini takdirle karşıladığımızı ifade ederken; Şehitlerimize bu vesileyle Allah’tan rahmet, yakınlarına da sabır diliyoruz.
Sayın Genelkurmay Başkanım;
“İletişim toplantısı”ndaki konuşmanızda, “terörle mücadele sürdüğü müddetçe bedelli gündeme getirilmeyecektir” dediniz.
Tamam ama; 30 yılı aşkın bir süredir devam eden terörle mücadele sürecinde tam 3 defa bedelli askerlik uygulaması gerçekleştirilmedi mi?..
Sizden önceki Genelkurmay Başkanları terörle mücadeleyi ciddiye almıyor muydu?
Bu mu denilmek isteniyor?
Sayın Genelkurmay Başkanım;
Vatan sevgimizi, vatana hizmet aşkımızı getirip askerlik meselesiyle ölçmeye kalkışmak çok büyük haksızlıktır.
Bu vatana hizmeti sadece askerlikle eş değer görmek; iş üretmeyi, meslek sahibi olup binlerce vatan evlâdına iş imkânı sağlamayı vatana ihanet gibi göstermek çok büyük haksızlıktır.
Bizler, şımarık çocuklar değiliz…
Bizler, bu ülkenin asıl savaşında; ekonomik savaşında görev almış insanlarız...
Sayın Genelkurmay Başkanım;
Bu terör 30 yıldır, hatta 40 yıldır bitirilememişse bunun sorumluları kimlerdir?
Bunun faturasını bedelli bekleyenlere yıkmak çok büyük haksızlıktır.
Sayın Genelkurmay Başkanım;
“Bedelliyi halka izah edemeyiz” ifadeniz çok dikkat çekicidir.
Devlet, IMF’den para alabilmek için öne sürülen şartları kabul ediyor oluşunu halka nasıl izah edebiliyorsa, bedelli askerliği de izah edebilir!..
Halk bunu anlar, siz yeter ki olumlu bir adım atın.
Sayın Genelkurmay Başkanım;
Halkımız, terörün aslında niçin bitmediğini de anlar!..
Halkımız anlar!
Yeter ki devlet de halkını anlasın, vatandaşını anlasın!..
Yeter ki siz anlayın!..