Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Kabine değişikliği

Kabine değişikliği

Kabine değişikliği haberleri uzun zamandır kamuoyunu meşgul ediyordu ve herkesi merak içinde bırakacak bir tarzda yayınlanıyordu. İnsanlar haklı olarak kendi kendilerine şunu soruyorlardı;
“Acaba kabine değişikliği olunca ne olacak, yani kim ne bekliyor ki veya Türkiye’de nasıl bir değişiklik vuku bulacak ve kime nasıl bir faydası dokunacak ki, böylesine yoğun bir haber atmosferi içinde boğuluyoruz?”
İnsanların bu ve benzeri sorular sormasına sebep, elbette her kıvılcımı büyük yangınlar gibi sunan kartel medyasıdır. Malum çevrenin televizyonları ve gazeteleri, kabine değişikliğini, hükümetin kendi içinde değil de sanki bir başka siyasi partiye devri gibi bir havaya büründürme gayretleridir.
Hal böyle olunca da vatandaş haklı olarak soruyordu; “Hükümette kabine değişikliği ne anlama gelmeli. Görevi sona eren bakanlar yanlışlıkla mı bakan olmuştu da şimdi yeniler gelince yanlışlık düzeltilmiş mi oldu, böyle mi anlamalıyız”? diye herkes birbirinden bir şeyler öğrenmeye çalışıyordu.
Öyle bir ülke düşünün ki, ilgilenilmesi gereken milyonlarca mesele varken, medyanın fitne ve fesada yakın kısmı veya tamamen içinde bulunan kısmı, her şeyi bir tarafa bırakıp; hükümetteki kabine değişikliğine kafayı takmış ve Türkiye’nin gerçek gündeminden milleti uzak tutmaya çalışmışlardı. Yanlış anlaşılmasın, işleri bu, kınıyor ya da eleştiriyor değilim.
Mesela 1 Mayıs olaylarını es geçtiler, hatta olayların büyümesi için destek bile verdiler. Bütün dünyada biten komünizmin Türkiye’deki artıkları, hâlâ 1 Mayıs adına anarşi tohumları ekerek, bu gayretlerini eyleme dökmek istediler ama kimsenin umurunda olmadı. “Peki, çoğunluk olarak nasıl tipler kargaşa çıkarmak istedi?”
Nerede ailesinden, anasından, babasından, memleketinden, milletinden, kültüründen, inancından kopuk, kendisiyle sürekli çatışan, halkın hiçbir kesimini anlamayan, sadece hırs, kin, öfke, talan, kaos ve kargaşa ruhuyla yetişmiş, karanlık düşünceli kişi ya da kişiler varsa, bütün dünyada bitmiş olan bitkisel hayattaki kirli komünizmin savunucuları.
Bu memlekete ve millete hizmet etmek isteyen dürüst medya, 1 Mayıs’ı bahane ederek, bunları göklere çıkarıp, ülkede kargaşa ve kaosa sebep olmazdı. Normal bir iktidar değişikliğini aylardan beri hükümette kriz varmış gibi gösterip, teröre meyilli kesimleri masum ve sıradan gösterme gayretleri, herhalde bu düşüncemizi doğrulamaktadır.
Gelelim hükümetteki değişikliğe. Gidenleri de gelenleri de tanırım. Bir tek Selma Kavaf hanımefendiyi bugüne kadar hiç tanımadım, bilmiyorum ve tabii ki tanımadığım insan hakkında da bir şey söylemem doğru değil. Ama diğer yeni atanan bütün bakanların en azından geçmişlerini ve bugünlerini bilirim. Mesela Ahmet Davutoğlu’nu kim ne laf edebilir.
Hele hele Bülent Arınç’ın bakan olması, kabinedeki bütün değişikliğin üstündedir. Başbakan çok önemli bir iş yapmıştır ve Bülent Arınç gibi bu milletin sevdalısı, bu ülkenin aşığı, milleti ve devleti ayakta tutan değer yargılarının yegâne savunucusu ve tatbikçisi birine, önemli bir görev vermiştir. Sadece bu bile yeter de artar.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ı kişisel olarak çok severim. Zaten sözlerimden de anlaşılıyor. Geçen ayın ortalarında Ankara’da ziyaret etmek istedim ama ya iletişim kazasına uğradık ya da yoğunluğu sebebiyle bir türlü görüşemedik. Bu iletişim kopukluğu sadece bende oldu sanıyordum fakat sonra “niye ulaşılamıyor” diye Ak Parti genel merkezinde yakınınca, meğer sadece ben değilmişim iletişim kopukluğu yaşayan.
Her neyse, sanki şikâyet gibi oldu ama bu bir şikâyet değildir. Bülent Arınç, toprakla beraber bir insandır ve Mevlana ruhlu, Yunus gönüllüdür. Belki iletişimcilerinde problem vardır, o da zaten her zaman her yerde olan vakadır. Bürokrasinin çalışma şekli böyle çünkü.
Kısacası hükümetteki kabine değişikliği çok yerindedir. Başbakanın böylesine iyi satranç oynaması çok güzel. Usta biri bile 10 hamle sonrasını kolay göremez. Yanılma payımı da bir kenara not ederek, hükümetteki kabine değişikliğinin harika olduğuna inanıyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi