Sevgi ve aşk üretim merkezi kalbin keşfi yolculuğu-1
Sevgiyi üreten kalbimizdir. Sevginin kaynama derecesi olan aşkın da… Delicesine aşık olmamız kalp sayesindedir. Ancak, kalbin işlevi yalnızca “sevgi ve aşk” üretmek değildir. Dolayısıyla, bütün yoğunluğu buna yönlendiremeyiz.
Malûm, bir cihaz, bir âlet, bir vasıta niçin icat edilmiş, yapılmışsa, o istikamette kullanmak, istihdam etmek gerekir. Aksi takdirde, mahvolur. Kalbimiz yaratılış istikametinde terbiye edilmezse fonksiyonunu icra edemez… Kalbimizin fizikî özelliklerini, maddî fonksiyonlarını ve çalışma sistemini ayrıntılarıyla biliriz. Ancak, manevî cephesi, içyapısı, işleyişi, duyguların merkezi olması, vs. hakkında yeteri kadar bilgiye sahip olduğumuzu söyleyebilir miyiz?
Eğer, cevap, “Hayır!” veya tereddütlü ise; delicesine sev-seniz, âşık olsanız ve aile yuvası kursanız; kalbin diğer fonksiyonlarını yerine getiremezseniz; bir müddet sonra sevgi ve aşk tükeniverir. O zaman da adına evlilik yaptığınız ne güzellik, ne zenginlik, ne mal-mülk, ne soy-sop kalır…
Kalp, olumlu-olumsuz, pozitif-negatif bütün duyguların üretim merkezidir. Kalbimiz aynı zamanda iman mahallidir. Yani, hiçbir şeye muhtaç olmayıp, her şeyin, herkesin O'na muhtaç olduğu Yaratıcısına ayna olmak için yaratıldığını keşfetmeliyiz.
Kalp nedir, gördüğü fonksiyonlar nelerdir? Ruhumuza irade (istediğini yapabilme serbestisi), zihin (hayal, kuvve-i tasavvur ve tefekkür, akıl, hafıza, zekâ…), his (anlama, sezme, idrak/algı) ile kâinat ağacının toplu bir fihristesi; binler âlemin manevî haritası hükmünde bir de kalp yerleştirilmiştir.1 Kalp;
lDuyguların, hislerin, lâtifelerin ana merkezi,
lKâinattaki bütün enerji boyutlarının santrali;
lGayb/metafizik âlem ve ruhsal güçlerle ilişki ve alış verişi sağlayan;
lManevî cephemizi işlettiren,
lGücümüzü arttıran, yönlendiren,
l İman hakikatleriyle Yaratıcı ve kâinatla bağlantıyı kuran,
lAncak Allah’ı zikretmekle tatmin olan, huzura kavuşan ve ha-yatımızı sağlayan bir mahiyettedir.
Kafamızdaki dimağ; sayısız telsiz, telgraf ve telefonların santralı, kâinatın bir tür manevî merkezi olduğu gibi; kalbimiz de;
lKainat ağacının cihazları,
lSonsuz âleme dair, haşmetli makinenin âlet ve çarklarının çekirdeği,
l İman, aşk ve sevgi üretim merkezidir.2
Küçük, şirin dünyamız, Allah’ın bin bir isminin yansıdığı, mu'cizevî san'atlarının sergilendiği, her an sayısız yaratılışa sahne olduğu kâinatın kalbidir. Çekirdekler de meyvelerin özeti ve kalbidir.3
İnsan kalbi de bitki, meyve, çekirdek, hayvan, sair canlılardaki bütün kalplerin özetidir.
İnsanın çekirdeği olan kalp;4
lHayatın mihveri;5
lİnsaniyet makinesinin merkezi;6
lHislerimizin yoğrulduğu tekne ve duygularımızın kumandanıdır.
Kalp; hakikatin benliğimizdeki karşılığı iken aynı zamanda;
lGerçeğe ulaşma vasıtası,
lHakikatin temsilcisi,
lİtikat/iman, inanç ve duygu merkezidir.
lRabbanî bilgiye, anlayışa ulaşmanın mekânı; hakikat güneşine açılan bir pencere ve büyük bir aynadır.7
lKâinat ve dünyadaki bütün oluşum, değişim ve hareketleri yaşayan, yansıtan;8
lBir nev'î Rabbanî konuşmaları9 telsiz, telefon gibi madde ötesi, yüksek ruhlarla iletişimi sağlayan;10
lMelek ile şeytanın çarpışmalarına11 sahne olan İlâhî bir cihaz;
l Cenâb-ı Haktan gelen feyzin alıcılara aksedilmesine vesiledir.12
(Yarın da kalbin keşif yolculuğuna devam edelim)
Dipnotlar:
1. Hutbe-i Şâmiye, s. 143. 2- Mektubat, s. 428-429. 3-Şuâlar, s. 25. 4- İşârâtü’l-İ’câz, s. 91. 5- Mesnevî-i Nuriye, 100. 6- Mektubat, s. 440. 7- Şuâlar, s. 113. 8- Sözler, s. 166. 9- Şuâlar, s. 117. 10- Lem’alar, s. 281. 11- A.g.e., s. 282. 12- A.g.e., s. 139.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.